9. Hukuk Dairesi 2015/10151 E. , 2018/4766 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının faiziyle birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının davalı iş yerinde 01.08.2007-21.12.2013 tarihleri arasında kesintisiz olarak sevkıyat ve tahsilat sorumlusu olarak çalıştığını, aylık son net ücretinin 2.000,00 TL olduğunu, ücrete ilaveten günlük 10,00 TL yemek ücreti verildiğini, ücretlerin bir kısmının banka kanalı ile kalan kısmın elden ödendiğini, müvekkilinin işe, davalı iş yerine ait araçla gidip geldiğini, ücretlerin SGK’ya düşük bildirildiğini, davacının çalıştığı süre boyunca hafta içi 08:00-18:00, cumartesi günleri ise 08.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, ayda 15 gün bu çalışmanın saat 20:00’ye kadar uzadığını, resmi tatillerde çalışmanın devam ettiğini buna rağmen bu fazla çalışmalara ilişkin ücretlerin ödenmediğini bu nedenlerle davacının iş akdini haklı nedenle feshettiğini, Beyoğlu 10. Noterliği"nden gönderilen 02.01.2014 tarihli ihtarname ile yasal hakları talep edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını iddia ederek; kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacının işe 01.08.2007 tarihinde başladığını ve aynı gün sigortaya kaydı yaptırıldığını, davacının iş akdini artık iş yerinde çalışmak istemediğini, işlerin ağır geldiğini ve bacanağıyla iş kuracağını söyleyerek feshettiğini, aylık son net ücretinin 1.250,00 TL olduğunu, buna ilişkin imzalı bordrolarının mevcut olduğunu, davalı iş yerinde mesai saatlerinin hafta içi 08.00-18.00, hafta sonu ise 08.00-13.00 saatleri arasında olduğunu, iş yerinde fazla mesai yapılmadığını, davacının yaz aylarında cumartesi çalışmasını ayda 2 kez yaptığını, davacının iş ne zaman biterse o zaman mesaisini sonlandırabildiğini, fazla mesai yapmadığı gibi çoğu zaman mesai saatlerinden az çalıştığını, davacının resmi tatillerde çalıştırılmadığını, resmi tatillerde işe çağrılması durumunda bunun telafisi olarak yaz aylarında cumartesi günleri çalışmasının yarıya düşürüldüğünü, sigorta primlerinin imzalı bordrolarda yer alan ücret olan 1.250,00 TL üzerinden yatırıldığını, primlerin SGK"ya düşük gösterilmesinin söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı dava dilekçesinde, aylık net 2.000,00 TL ücret aldığını iddia etmiş, davalı işveren ise davacının net 1.250,00 TL ücret aldığını savunmuştur.
Dinlenen davacı tanığının birisi davacının son ücretini bilmediğini beyan ederken, diğeri ise, davacının son ücretinin 1.100,00 TL olduğunu belirtmiştir. Ayrıca davacı dava dilekçesinde, ücretlerin bir kısmının banka kanalı ile kalan kısmın elden ödendiğini iddia etmiş ise de, taraf tanıkları elden ödeme olmadığını maaşların tamamının banka aracılığı ile ödendiğini beyan etmişlerdir. Davacı tarafça aylık net 2.000,00 TL ücret iddiasını ispata yarar başkaca bir delil, ileri sürülmemiştir. Bu durumda, davacının son ücretinin davalının da cevap dilekçesinde kabul ettiği gibi, net 1.250,00 TL olduğunun kabul edilmesi gerekirken, davacının en son net 2.000,00 TL ücret aldığının kabulü isabetsizdir. Dosyada mübrez bilirkişi raporunda, bilirkişinin 2 seçenekli hesaplama yaptığı görülmüştür.
Bilirkişinin ücreti 1.250,00 TL kabul ederek hesaplama yaptığı bu rapor, bir değerlendirmeye tabi tutularak, kabul edilen tüm alacaklar buna göre hüküm altına alınmalıdır.
3-Hüküm altına alınan alacakların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK’nun 297/2. maddesine aykırı olduğunun ve infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.