11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/12740 Karar No: 2019/8959 Karar Tarihi: 05.12.2019
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12740 Esas 2019/8959 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından açılan kamu davasında, sanıkların iş yerlerinde sahte GSM abonelik sözleşmeleri düzenleyerek özel belgede sahtecilik suçu işledikleri iddiasıyla mahkumiyet hükmü verildi. Ancak sanıkların savunmalarının gerçeği yansıtmaması nedeniyle eksik araştırma ile yapıldığı gerekçesiyle karar bozuldu. Ayrıca kararın yeniden değerlendirilmesi gereken kanun maddeleri şunlardı: 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi. Bu kanun maddeleri, gerçeğe aykırı evrak düzenlemenin ve kişinin bilgi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi yaptırılmasının yaptırıma bağlandığını ve kullanılamayacağını belirtiyor.
11. Ceza Dairesi 2017/12740 E. , 2019/8959 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Sanıkların yetkilisi oldukları iş yerlerinde, katılan adına sahte GSM abonelik sözleşmeleri düzenlemek suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; sanıkların, .... İletişim"in alt bayii olduklarını, iş yerlerinin kaşesinin ... İletişim"in yetkilileri tarafından kullanılarak, suça konu GSM abonelik sözleşmelerinin düzenlediğini savunmaları karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından, ... İletişim"in suç tarihinde yetkilisinin kim olduğu tespit edilip, sanıkların savunmaları doğrultusunda ifadesine başvurulması ve gerektiğinde ... İletişim"in yetkilisi ile ilgili personelin suç tarihinden önceki resmi kurumlardan temin edilecek imza ve yazı örnekleri getirtilip, huzurda alınan yazı ve imza örnekleri ile birlikte GSM abonelik sözleşmesi ve ekindeki belgeler üzerindeki yazı ve imzaların ... İletişim"in yetkilileri ile personeline aidiyeti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması ve abonelik sözleşme kayıtlarının bilgisayar üzerinden kod numarası yazılarak oluşturulduğunun anlaşılmasına göre, dava konusu sözleşmenin hangi iş yerinde düzenlendiğinin suçun işlendiği yeri saptama bakımından önem arz ettiği de, gözetilerek, ... İletişim Hizmetleri A.Ş."den bilgi işlem kayıtlarına göre sözleşmenin hangi bayiye ait bilgisayarda yapılmış olduğunun mevcut log kayıtlarından anlaşılması mümkün ise bunun tespit edilmesi istenerek, yine suç tarihi itibari ile alt bayilerin onay kodu olmadan üst bayice sözleşme yapılıp yapılamayacağınında ... İletişim Hizmetleri A.Ş."den sorularak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması, 2- Kabule göre de; a) Sanıkların suç tarihinde şikayetçiye ait kimlik bilgilerini kullanarak, bilgi ve rızası dışında adına GSM telefon hattı abonelik sözleşmeleri düzenlettirmesi şeklinde gerçekleşen olayda; karar tarihinden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında, özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, sanıklara ön ödeme önerisinde bulunulması suretiyle sonucuna göre hüküm kurulması zorunluluğu, b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş,sanıkların temyiz nedenleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.