7. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1143 Karar No: 2020/3909 Karar Tarihi: 12.05.2020
5607 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2017/1143 Esas 2020/3909 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Gümrük İdaresi'nin suçtan doğrudan zarar görmediği belirtilerek temyiz isteği reddedilmiş. Malen sorumlu kişi de usulüne uygun katılma talebinde bulunmadığı için temyiz talebi reddedilmiş. Sanık, 5015 sayılı Yasa'nın Ek 5/1. maddesi kapsamında kaldığı ancak sonradan değişen yasal düzenlemelerle cezaların indirimine ilişkin hükümler getirildiği belirtilmiş. Bu nedenle cezaların karşılaştırılması sonucu yerel mahkemenin uygulama yapma görevi olduğu belirtilerek hüküm bozulmuş. 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi ile 7242 sayılı Yasa'nın 63. maddesi ve 5607 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrasının gözetilmesi gerektiği belirtilmiş. Kanun maddelerinin detaylı açıklaması yapılmamış.
7. Ceza Dairesi 2017/1143 E. , 2020/3909 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; I) Müşteki Gümrük İdaresi vekilinin temyiz istemine ilişkin incelemede; Suç tarihine ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresinin hükmü temyize hakkı bulunmadığından, Gümrük İdaresi vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, II) Malen sorumlu ..."nun temyizine göre yapılan incelemede; Talimat duruşmasına gelen malen sorumlunun usulüne uygun katılma talebinde bulunmadığı gibi mahkemece de davaya katılmasına karar verilmediğinden, malen sorumlunun temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, III) Sanık ..."nun temyizine göre yapılan incelemede; Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Kanun ile 5015 sayılı Yasanın Ek 5/1. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/11 ve 3/12. maddeleri kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/11 ve 3/12. maddeleri ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle, Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, Suç tarihinde yürürlükte olan 5015 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması ve yine aynı Yasanın 3/22. ile 5/2. maddelerinin de uygulama şartlarının oluşup oluşmadığının somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 12.05.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.