11. Hukuk Dairesi 2016/12992 E. , 2018/6485 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05/05/2016 tarih ve 2014/1143-2016/400 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 16/10/2018 günü hazır bulunan davacı vekili Av ... ile davalı vekili Av. İ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette %49 oranında paya sahip bulunduğunu, davalının 2005 yılı mizanında ve takip eden yılların kayıtlarında görüldüğü üzere davalı şirketin müvekkiline 36.047,47 TL borçlu olduğunu, davacının alacağının tahsili için icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek icra takibine itirazın iptaline, davalının %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş, davalı şirketin borçlar hesabında davacı tarafa ait herhangi bir alacak kaydının bulunmadığını savunarak davanın reddini, davacının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin ticari defterlerindeki kayda göre davacının ortağı olduğu davalı şirketten 2005 ve 2006 yılları ile 2007 yılında ortaklara borçlar hesabında 36.047,47 TL alacaklı olduğu, 23/11/2007 tarihinde davalı şirket tarafından banka aracılığı ile alacak hesap bakiyesi olan 36.047,47 TL"nin borç kaydedilmek suretiyle davacı adına eşi ..."e ödendiği, 331 ortaklara borçlar hesap bakiyesinin sıfırlandığı, her ne kadar davacı, davalı şirketten 2014 yılı ticari defterlerine göre takip ve dava tarihi itibariyle alacaklı durumda görülmemekte ise de davalının davacıya 2005, 2006 ve 2007 yılı kayıtlarına göre borçlu bulunduğu, borcun alacaklı yerine alacaklının eşine ödenmiş olmasının ödemenin davacı alacaklıya yapılmaması
nedeni ile sona ermediği, alacak likit olup takibe haksız itiraz edildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalının icra takibine konu 36.047,47 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %9"u geçemeyecek şekilde yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, kabul edilen asıl alacağın %20"si üzerinden hesaplanan 7.209,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, temyize cevap dilekçesiyle dava konusu edilen alacağın davalı şirket ortağı olan davacı tarafından davalıya ödünç olarak verildiğinin iddia edilmiş olmasına, 05/06/2014 tarihli ihtara kadar davacı tarafından istemde bulunulmadığının, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 392. maddesi gereğince istem tarihinden itibaren altı hafta geçmekle alacağın muaccel olacağının, muacceliyet tarihinden itibaren icra takip tarihine kadar zamanaşımı süresinin geçmediğinin anlaşılmasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1,949,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 18/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.