11. Hukuk Dairesi 2017/171 E. , 2018/6484 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 03/10/2016 tarih ve 2016/222-2016/274 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin üyesi Türk Tarih Kurumu Başkanlığının "Yurtdışındaki Tarihi Türk Eserlerinin Tespiti Projesi" kapsamında meydana gelen eserlerinin temsil hakkını İlesam"a devrettiğini, anılan proje kapsamında davalı başkanlığında görevlendirilen bir ekibin 2000 ila 2005 yılları arasında Balkanlarda envanter çalışması yaptığını, bu projede ... tarafından görevlendirilip, her türlü ihtiyaçları ve giderleri proje kapsamında kurum tarafından karşılanarak Balkanlar"da envanter çalışması yapan davalının bu çalışmalar sırasında meydana getirdiği eserlerin mali haklarının Türk Tarih Kurumu"na ait olduğunu, davalının akde ve yasaya aykırı davranıp proje kapsamındaki çalışmalara ait bazı fotoğraf ve slaytları Kültür Bakanlığına satarak gelir elde ettiğini ileri sürerek FSEK 68. maddesi kapsamında şimdilik 3.000 TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Kültür Bakanlığına satılan slaytların fikri haklarının davacıya ve ..."na ait olmadığını, müvekkilinin çektiği her fotoğraf veya slaytı kuruma teslim etmek yükümünün bulunmadığını, ancak yabancı ülkelerdeki Türk eserlerini derleyip bir kitap halinde yayınlanmak üzere ..."na teslim etmeyi yüklendiğini, bu edimin de ifa edildiğini, ..."ya teslim edilen fotoğrafların başka kimseye verilmediğini, Kültür Bakanlığına verilenlerin mimari plan, tercüme, rapor vs. vasıflarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, Dairemizin 17.10.2012 gün, 2011/7869-2012/16445 sayılı ilamıyla bozulmuş, mahkemece bozmaya konu kararda direnilmesi üzerine dosya, inceleme için Hukuk Genel Kurulu’na gönderilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/11-2205 E - 2015/1257 K sayılı ilamıyla; "Mahkemece bozmaya eylemli olarak uyulduğu, BK"nın 385. maddesi kapsamında dava konusu uyuşmazlığı değerlendirip yeni bir gerekçeye dayalı yeni hüküm niteliğinde karar verildiği" gerekçesiyle temyiz incelemesinin yapılmasını teminen dosya Dairemize gönderilmiş, Dairemizin, 29.02.2016 gün, 2016/1207-2016/2135 sayılı ilamıyla hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 385. maddesiyle, “Bir veya müteaddit müellifin, naşirin tayin eylediği plan dairesinde bir eser telif eylemeği taahhüt ettiği takdirde ancak mukavele edilen bedele hak kazanacağının ve bu takdirde telif hakkının naşire ait olacağının düzenlendiği, davalı ile Türk Tarih Kurumu arasındaki sözleşme içeriğinden de anlaşılacağı üzere; yayıncı (naşir) tarafından planlanan ve yürütülen proje kapsamında oluşturulan bilimsel araştırma ekibinde ekip başı olan davalı ve diğer müelliflerce “Balkan Ülkelerindeki Türk Eserlerinin Envanteri” konulu çalışmalar yapılarak birden fazla ilim ve edebiyat eserinin meydana getirilmesi işinin üstlenildiği, sözleşmenin bu haliyle 818 sayılı BK"nın 385. maddesi kapsamındaki neşir sözleşmesi olduğu, buna göre, sözleşmeye dayanılarak neşredilecek eserin telif haklarının Türk Tarih Kurumuna ait olduğu, söz konusu eserler üzerindeki mali hakları kullanma yetkisinin BK"nın 385. maddesi uyarınca naşir olan Türk Tarih Kurumuna ait olacağından, davalının söz konusu proje kapsamından üretilen fotoğrafları satmasının dava dışı kurumun mali haklarını ihlal eder nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 3.000,00 TL"nin 09.09.2004 tarihinden itibaren işleyecek ticari (avans) faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 152,93 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.