Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6320
Karar No: 2017/5214
Karar Tarihi: 17.10.2017

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/6320 Esas 2017/5214 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2017/6320 E.  ,  2017/5214 K.

    "İçtihat Metni"

    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan şüpheli ... hakkında yürütülen soruşturma sonucunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"nca verilen 11/05/2015 tarihli ve 2015/55975 soruşturma, 2015/932 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin denetimli serbestlik tedbirine uymaması nedeniyle İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 04/08/2016 tarihli ve 2015/55975 soruşturma, 2016/30976 esas, 2016/25869 sayılı iddianamesi ile kamu davası açılması üzerine yapılan yargılamada, kovuşturma şartının gerçekleşmediğinden bahisle kamu davasının durmasına ve denetimli serbestlik tedbirine kaldığı yerden devam edilmesine dair İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12/01/2017 tarihli ve 2016/476 esas, 2017/22 sayılı kararının, kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 05/05/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    a)Sanık hakkında, 25/03/2015 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 11/05/2015 tarihinde 2015/55975 soruşturma ve 2015/932 karar no ile, 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 191/1-2. maddeleri uyarınca "kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına," karar verildiği ;
    b)Sanık hakkında İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nün 10/07/2015 tarihli İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"na bildirime uymama başlıklı 2015/10504 DS sayılı kararı bildirir yazısı ile, "sanık ... hakkında denetimli serbestlik tedbirine ilişkin kararın infaz edilmek üzere müdürlüklerine gönderildiğini, kararının infazı için adı geçene Müdürlüğe başvurması için gerekli bildirimin 15/06/2015 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen, başvurması gereken 10 günlük yasal sürede herhangi bir başvurusu olmadığından, 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanununun 5. maddesi uyarınca bildirime uymama şerhi ile kayıtların kapatılarak kararın bila infaz ekte sunulduğu" belirtilerek kaydının kapatılarak gönderilmesine karar verilmesi üzerine, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"ca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kaldırılarak, 04/08/2016 tarihli, 2015/55975 soruşturma sayılı iddianame ile TCK"nın 191/4-a maddesi yollaması ile TCK"nın 191/1, 53. maddeleri uyarınca kamu davası açıldığı,
    c)İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12/01/2017 tarihli, 20167476 esas ve 2017/22 karar sayılı kararı ile sanık hakkında," Yargıtay 10. Ceza dairesinin 22/12/2015 tarihli kararında belirtildiği üzere TCK"nun 191.maddesinin 4. fıkrasının a bendinde" kişinin erteleme süre Yargıtay 10. Ceza dairesinin 22/12/2015 tarihli kararında belirtildiği üzere TCK" nun 191 .maddesinin 4. fıkrasının a bendinde" kişinin erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun sanığa 10 gün içinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurması gerektiği uyarısını içeren tebligat yapılmış, sanık öngörülen sürede başvuruda bulunmamıştır. Sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar ettiğine kabul edilebilmesi için sanığa önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine ön görülen süre içerisinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı uyarısı ile yeniden tebligat yapılması ve bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanık hakkında dava açılması gerekir. " denilmekte olduğunu, Somut olayda kovuşturma şartı olan "ısrar" koşulunun gerçekleşmediğini, zira Savcılıkça sms gönderildiğini ancak denetimli serbestlik müdürlüğünce ısrar etmiş sayılacağı uyarısı içeren tebligatın yapılmadığının anlaşıldığını,bu nedenle dava şartları oluşmadığı" gerekçe gösterilerek, "TCK"nın 191/4. maddesi uyarınca kovuşturma şartı yokluğundan kamu davasının durmasına, denetimli serbestlik tedbirinin infazına kaldığı yerden devam edilmesine," karar verildiği, bu kararın temyiz edilmeksizin 07/02/2017 tarihinde kesinleştiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «Şüpheli ... hakkında Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan yapılan soruşturma evresi sonunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine, 1 yıl süre ile gerek görülmesi halinde tedaviye tabi tutulmak suretiyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 11/05/2015 tarih ve 2015/55975 soruşturma,2015/932 sayılı kararını müteakip İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından düzenlenen dosyada, şüphelinin 15/06/2015 tarihli tebligata rağmen 10 günlük yasal sürede başvuru yapmayarak 5402 sayılı denetimli serbestlik hizmetleri kanununun 5/2 maddesi uyarınca yükümlülük ihlali yaptığı, daha sonra Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından şüpheliye gönderilen SMS davetine ve usulüne uygun şekilde tebliğ edilen 29/04/2016 tarihli ısrar davetiyesi tebligatına da uymayarak TCK"nın 191/4-a maddesi anlamında yükümlülük ihlalinde ısrar ettiğinin açıkça anlaşıldığı, bu durum karşısında şüpheli hakkında kamu davası açılması şartının gerçekleşmiş olup, mahkemece esasa girmesinde yasal zorunluluk bulunduğu halde, takdire dayalı gerekçelerle ve gerek denetimli serbestlik dosyası ve gerekse Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma dosyası kapsamı ile uyuşmayan gerekçe ile durma kararı verilmesinin CMK"nın 223/8 maddesine açıkça aykırı olduğu » belirtilerek, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12/01/2017 tarihli, 2016/476 E VE 2017/22 k sayılı kararın bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    Dosya kapsamından; hakkında "kamu davasının açılmasının ertelenmesi ile birlikte denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" karar verilen sanığın; İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce, o tarihteki mernis adresine Tebligat kanunu 21.maddesine göre tebliğ edilen çağrı yazısı üzerine süresinde başvuruda bulunması üzerine denetimli serbestlik dosyasının 10/07/2015 tarihli yazısı ile kapatılarak, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 05/10/2015 tarihinde sanığa ifadeye çağırma yazısı tebliğ edildiği halde başvuruda bulunmadığı, sanık hakkında bir adres araştırması yapılmadan 29/04/2016 tarihinde sanığın değişen mernis adresinde , aynı ikamette birlikte oturan ve tebellüğe ehil olan eşi Hatice Akdağ"a tebligat yapıldıktan sonra İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kaldırılarak, 04/08/2016 tarihli, 2015/55975 soruşturma sayılı iddianame ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kamu davası açıldığı, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ısrar şartı gerçekleşmediği ve dava açma şartı oluşmadığı gerekçesiyle 12.01.2017 tarihinde 2016/476 esas ve 2017/22 sayılı kararla davanın durmasına karar verilmiştir.
    Yapılan incelemede;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesinde; "Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 171. maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir.",
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesinde; "Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır."
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/4-a maddesinde; "Kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, ...hâlinde, hakkında kamu davası açılır." düzenlemeleri yer almaktadır.
    Somut olayda; şüphelinin karakolda bildirdiği ".... mahallesi ...". adresinin aynı zamanda o tarihteki mernis adresi olduğu anlaşılmakla, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı nın 11/05/2015 tarihinde evrak üzerinden verilen davanın açılmasının ertelenmesi kararını belirtilen adrese tebligat çıkardığı ancak "muhatap taşınmış olup muhtar tespiti ile iade" şerhi ile bila tebligat döndüğü halde, İstanbul Anadolu Tedavi ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"ne gönderilen evrak gereği tedbirin infazı için, açık adres araştırması yapılmaksızın, aynı mernis adresine çağrı yazısının Tebligat Kanunu 21.maddeye göre tebliğ edildiği ve şüphelinin geçerli ve gerektiğinde belgelendirilebilen mazereti bildirmeksizin on gün içinde şube müdürlüğüne başvurmadığından bahisle evrakın kapatılarak İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı"na iade edildiği anlaşılmıştır.
    Sanığın kendisine yüklenen yükümlülüklere veya tedavinin gereklerine uygun davranmamakta "ısrar" ettiğinin kabul edilebilmesi için; sanığa tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı için tebligat yapılması, uymaması halinde "önceki tebligat gereğince başvuruda bulunmadığı, bu tebligat üzerine öngörülen süre içinde de başvurmaması halinde yükümlülüklere ve tedavinin gereklerine uymamakta ısrar etmiş sayılacağı" uyarısı ile yeniden tebligat yapılması, bu tebligata rağmen de başvuruda bulunmadığı takdirde sanık hakkında dava açılması gerekir.
    CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrasında, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." hükmü öngörülmüştür.
    Açıklanan nedenlerle, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan TCK"nın 191. maddesinin 1. fıkrası uyarınca sanığın cezalandırılması isteğiyle açılan davada "kovuşturma şartı" olan "ısrar koşulunun" gerçekleşmediğinin anlaşılması karşısında, adı geçen Mahkeme tarafından CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesi gereğince bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere "durma kararının" yerinde olduğu değerlendirilmiştir.
    D) KARAR :
    İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12/01/2017 tarihli, 2016/476 esas ve 2017/22 karar sayılı "durma kararı", usul ve yasaya uygun olduğundan, yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 17/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi