8. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10295 Karar No: 2020/510 Karar Tarihi: 13.01.2020
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/10295 Esas 2020/510 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2019/10295 E. , 2020/510 K.
"İçtihat Metni"
Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama suçundan sanık ..."ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 228/1, 62 ve 52/2 maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis ve 5.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Küçükçekmece 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/05/2018 tarihli ve 2016/353 esas, 2018/43 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesinde, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenlemeler uyarınca, adı geçen sanığın, 24/11/2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanun"un 19. maddesi ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 228/1. maddesinde yer alan ""... bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden aşağı olmamak üzere..."" biçimindeki düzenleme uyarınca cezalandırılması aleyhe olacağından, suçun işlendiği tarih olan 13/02/2016 tarihte yürürlükte bulunan ""..bir yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır."" şeklindeki lehe kanun hükmü gereğince cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmiş bulunulmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 01.03.2019 gün ve 905 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.03.2019 gün ve KYB/2019/29309 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluş ve tüm dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesinde, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenlemeler uyarınca, hükümlü ..."ün 24.11.2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanun"un 19. maddesi ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 228/1. maddesinde yer alan ""... bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden aşağı olmamak üzere..."" biçimindeki düzenleme uyarınca cezalandırılması aleyhe olacağından, suçun işlendiği tarih olan 13.02.2016 tarihte yürürlükte bulunan ""... bir yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır."" şeklindeki lehe kanun hükmü gereğince cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde aleyhe kanunun uygulanması nedeniyle fazla ceza tayini, Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Küçükçekmece 21. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 09.05.2018 gün, 2016/353 esas, 2018/43 sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.