
Esas No: 2016/1292
Karar No: 2017/6169
Karar Tarihi: 23.05.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/1292 Esas 2017/6169 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... vekili avukat ... ile davacı vekili avukat Nezihe Hıdıroğlu"nun gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, müşterek hesapta bulunan paranın mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak davalı tarafından 24.03.2010 tarihinde başka bir hesaba aktarıldığını ileri sürerek 90.000 USD nin hesabın kapatılma tarihi olan 24.03.2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile; 88.344,85 USD nin 24/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek, davacıya verilmesine, fazla istenen miktarın reddine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı dava dilekçesi ile müşterek hesapta bulunan paranın davalı tarafça başka bir hesaba aktarılması nedeniyle davalının payından fazla devrettiği paranın yasal faziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, 88.344,85 USD nin 24.03.2010 tarihinden itibaren, 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi uyarınca işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne varki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle davalının temyiz isteğinin kabulüne, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “88.344,85 USD nin 24/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek, davacıya verilmesine,” cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine “88.344,85 USD nin 24/03/2010 tarihinden itibaren hesaplanacak Devlet Bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine” söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.