Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/12253 Esas 2015/846 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12253
Karar No: 2015/846
Karar Tarihi: 15.01.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/12253 Esas 2015/846 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/12253 E.  ,  2015/846 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : NAZİLLİ 1. AİLE MAHKEMESİ
    TARİHİ : 03/12/2013
    NUMARASI : 2012/577-2013/867

    Taraflar arasında görülen iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde; davacı ve çocuk lehine hükmedilen (en son 2011 tarihinde) yoksulluk ve iştirak nafakalarının ihtiyaçların artması nedeniyle yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının 280 TL"den 600 TL"ye, iştirak nafakasının 170 TL"den 400 TL"ye artırılmasını talep etmiştir.
    Davalı cevabında; gelirinde artış olmadığını, 2. evlilik yaptığını belirterek, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 400 TL"ye, iştirak nafakasının 250 TL"ye artırılmasına ve her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiş, hükmü, davalı temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.

    Ancak, TMK.nun 175.maddesine göre; ""Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.""
    TMK.nun 176/4.maddesine göre de tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
    Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.
    Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir.
    Mahkemece, yüksek oranda yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.
    O halde, mahkemece yapılacak iş; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE 12 aylık ortalama artış oranı nazara alınmak suretiyle, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktara hükmetmekten ibarettir.
    Bundan ayrı olarak, davacı taraf lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, iki ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.