23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/8620 Karar No: 2017/3229 Karar Tarihi: 14.11.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8620 Esas 2017/3229 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/8620 E. , 2017/3229 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki banka teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ve iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R - Davacı vekili, davacı ile davalı işletme arasında, Milas-Bodrum Havaalanı Başmüdürlüğü ve Küçük Sungurtepe Radar ile Kıyı Kışlacık D.VOR İstasyonuna Özel Güvenlik Hizmeti satın alınması işi için sözleşme akdedildiğini, sözleşme ile belirlenen sürenin 31.12.2012 tarihinde sona erdiğini, teminat olarak Garanti Bankası"nın 17.12.2010 tarih 703012 mektup numaralı 595.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun verildiğini, SGK’dan 11.03.2013 tarihli ilişiksiz belgesi teslim edildiğini, sözleşme kapsamında yükümlülüğün %100 yerine getirildiğini, "sözleşmede borç bulunmadığı takdirde teminat mektubunun iadesi istenir" şeklinde düzenleme olduğunu ileri sürerek, teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ile iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamından; 703012 numaralı 595.000,00 TL tutarındaki 30.06.2013 vadeli teminat mektubunun vadesinin 30.06.2014 tarihine kadar uzatıldığı, ancak bu tarihe kadar tazmin talebinde bulunulmadığından teminat mektubunun hükümsüz olduğu bankanın bu hususu teyit ettiği gerekçesiyle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, banka teminat mektubunun iadesine ilişkindir. Teminat mektuplarının yargılama sırasında konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmiş ve davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Verilen bu karar davacı veya davalının haklılığının belirlenmesi neticesinde verilen bir karar değildir. Ancak davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi davada davalının haksız olduğunun kabul edilmesi sonucunu doğurmuştur. Halbuki davalı taraf işçiler tarafından aleyhine tazminat davası açıldığını ve teminat mektubunun iadesi gerekmediğini savunmuş, ancak bu konu üzerinde mahkemece yeterince durulmamıştır. Bu nedenle yargılamaya devam edilerek davalının iddia ettiği dava dosyalarının getirilip sonuç itibariyle hükümsüz de olsa dava tarihinde geçerli olan teminat mektuplarının iadesinin gerekip gerekmediği belirlenip sonucuna göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanlış değerlendirmeyle davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Bozma sebebine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.