23. Hukuk Dairesi 2015/8935 E. , 2017/3225 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak ve tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili asıl davada; önceki dönemler yönetim ve denetim kurulu üyeliği yapmış olan davalıların kooperatifi zarara uğrattıklarını ileri sürerek, zararları karşılığı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 50.000,00 TL’lik tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, alacağa ticari faiz uygulanmasına, davalıların menkul ve gayrimenkul malları üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini, birleşen davada davacı kooperatif Yenimahalle Belediyesi’nin kooperatif inşaatının mühürlenip açılması sonucu 6.000,00 TL ceza ödendiğini, ödemelerin ortakların bilgi ve onayına sunulmadığını, haksız ve usulsüz harcamalarla kooperatifin 22.900,00 TL zarara uğradığını ileri sürerek, 22.900,00 TL tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar asıl ve birleşen davada, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamından; davalıların asıl davada kooperatifi 13.09.2009 tarihinde ödenmesi gereken vergi borcunu geç ödeme sebebi ile 2.169,81 TL gecikme cezası ödemek zorunda bırakmak suretiyle zarara uğrattıkları, bu olaydan dolayı mahkemece yapılan yargılamada mahkum oldukları ve kararın kesinleştiği, dosyada başkaca zarar verildiğine dair karar vermeye yeterli delil olmadığı gerekçesiyle, asıl davada davanın kısmen kabulü ile 2.169,81 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, birleşen davada yapılan ödemelerin yasa ve kooperatif sözleşmesine uygun ödemeler olduğu, kooperatifi zarara uğratmak kastı ile yapılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
