(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2015/30853 E. , 2015/26499 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasındaki işe iade davasının yapılan yargılaması sonunda; hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibariyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği görüşüldü;
Davacı vekili, tıbbi tanıtım mümessili olarak çalışan davacının gerçeğe aykırı raporlama yaptığı gerekçesiyle iş akdininn feshedildiğini, davalı işverenin artan rekabet koşulları nedeniyle işçi çıkartma yolları aradığını raporlama sisteminin yeterli denetimini yapmadığını, tayini çıkan doktor listelerini güncellemediğini, herhangi bir uyarı, ikaz mekanizması tesis etmeyip son zamanlarda sistemi fesih aracı olarak kullandığını ve çok sayıda çalışanın iş akitlerini bu nedeni ileri sürerek feshettiğini, bu raporlamaların iş yoğunluğu nedeniyle bazen hatalı olabileceğini Bölge Müdürünün aylık kontrolü yapması ve hataların düzeltilmesi gerekirken geriye dönük 5 aylık dönemde inceleme yapılarak iş akdini feshin doğru olmadığını, şirketin eşitlik ilkesine de uygun davranmadığını, davacının hiçbir şekilde bilerek ziyaret etmediği bir doktoru ziyaret etmiş gibi beyanda bulunmadığını, gerçekte böyle bir durum olmuş ise hataen olmuş olabileceğini belirterek yapılan fesih işleminin geçersizliğine ve işe iade kararı verilerek işe başlatmama ve boşta geçen süre tazminatlarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının sorumluluğu dahilindeki bölge içerisinde doktorlara görevi icabı tanıtım amaçlı görüşme gerçekleştirmesi gerekirken davacının Adana Biyomed Tıp Merkezinde görevli doktor..."ı 21.05.2013, 28.05.2013, 04.06.2013, 11.06.2013, 18.06.2013, 25.06.2013, 17.07.2013 tarihlerinde ziyaret ettiğini raporunda belirtmiş olmasına rağmen davacının görüşmeleri yapmayıp, görüşme yapılmış gibi gerçeğe aykırı raporlamada bulunduğunu, davacı hataen olduğunu savunmuşsa da 3 ay boyunca ve toplamda 7 kez ziyaret etmiş gibi gösterilmesinin hataen olamayacağını, bu sebeple iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının performansının objektif kriterlere tabi tutulmadığı, bilirkişi raporuna göre de feshe konu belgede geçen doktorların isim, hastane ve tarihlerinin, savunmalardaki beyanlarla örtüşmediği, savunma ile feshin çeliştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İşçinin geçerli bir feshe neden olabilecek davranışları 4857 sayılı İş Yasasının 25. maddesinde öngörülen ve işverene derhal fesih yetkisi tanıyan haklı nedenlerden farklıdır. Yargılama sırasında bu nedenlerin ağırlıkları her olayın özelliğine göre değerlendirilmelidir. İşçinin iyiniyet ve ahlak kurallarına uymayan davranışı sonucunda iş ilişkisine devam etmek işveren açısından çekilmez hale gelmişse, diğer bir anlatımla güven temeli çökmüşse işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı doğar. Buna karşılık işçinin davranışı taraflar arasında bulunması gereken güven temelini çökertecek ağırlıkta bulunmamakla, iş ilişkisine devamı tam anlamıyla çekilmez hale getirmemekle birlikte, işin normal işleyişini bozuyorsa, işyerindeki uyumu olumsuz yönde etkiliyor ve işverenden bu nedenle iş ilişkisini yürütmesi normal olarak beklenemiyorsa İş Yasasının 18/1. maddesi gereği geçerli fesih hakkı doğar.
Somut olayda, tıbbi tanıtım temsilcisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesi işverence, ... Biyomed Tıp Merkezinde görevli doktor A..."ı 21.05.2013, 28.05.2013, 04.06.2013, 11.06.2013, 18.06.2013, 25.06.2013, 17.07.2013 tarihlerinde ziyaret ettiğini raporunda belirtmiş olmasına rağmen aslında ziyaret etmediğinin ortaya çıkması nedeniyle güven temeli sarsıldığından haklı nedenle feshedilmiştir. Dosya içeriğine göre, davacı taraf 02.10.2013 tarihli savunmasında bu doktoru belirtilen tarihlerde ziyaret etmiş gibi raporlamasının kasten olmayıp sehven yapıldığını iddia etmiştir. İşçinin yaptığı işin ilgili doktor ve eczacıları bire bir ziyaret şeklinde gerçekleşmesi gerektiği, işin başarısının işçinin samimiyeti ile doğrudan ilgili olduğu açıktır. Açıklanan bu nedenlerle davacının söz konusu eylemi işveren açısından doğruluk ve dürüstlükle bağdaşmayan hareket olarak değerlendirilip iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık yoktur. Davacının bu eylemleri haklı fesih sebebi oluşturacağından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Alınması gerekli karar ilam harcı olan 27,70 TL den davacı tarafından yatırılan 24,30 TL harcın mahsubu ile kalan 3,40 TL bakiye karar ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine"ye gelir kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yapmış olduğu bilirkişi ücreti, tanık talimat ve posta masrafı toplamı 897,75 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT."ne göre 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
7-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 23/12/2015 gününde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.