Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1103
Karar No: 2019/8444
Karar Tarihi: 09.12.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/1103 Esas 2019/8444 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2019/1103 E.  ,  2019/8444 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki geçit hakkı tesisi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 06.12.2018 gün ve 2016/2494 Esas- 2018/8714 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 222 ada 6 parsel sayılı taşınmazın anayola bağlantısının olmadığını belirterek davalıya ait 221 ada 23 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, “davalı ... Hazinesi aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, dahili davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile 12/05/2014 tarihli fen bilirkişi raporunda kırmızı renk A harfi ile gösterilen 221 ada 23 nolu parselden 35,54 m2 büyüklüğünde geçit hakkı tesisine” karar verilmiştir.
    Hüküm, dahili davalı ... tarafından temyiz edilerek Dairemizin 06.12.2018 tarihli, 2016/2494 Esas ve 2018/8714 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur.
    Davacı vekili, süresi içerisinde karar düzeltme isteğinde bulunmuştur.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 747/2. maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nın 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
    Somut olaya gelince; dosyadaki 12.05.2014 tarihli fen bilirkişisi ve 09.06.2014 tarihli ziraat bilirkişisi raporlarına göre davacıya ait 222 ada 6 parsel sayılı taşınmazın geçit ihtiyacının varlığı ortada olup, yargılama safhasında dava dışı 221 ada 24 parsel sayılı taşınmazın davacı tarafından 06.09.2013 tarihinde satın alınması sonucu Dairemizin 06.12.2018 tarihli, 2016/2494 Esas ve 2018/8714 Karar sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de, bilirkişi raporlarında 221 ada 24 parsel sayılı taşınmazın anayola bakan güney cephesinin metre cinsinden değeri hesaplanmadığından davacıya ait 222 ada 6 parsel sayılı taşınmazın geçit ihtiyacının karşılanıp karşılanmayacağı tespit edilememiştir.
    O halde mahkemece yapılması gereken iş, mahallinde alanında uzman bilirşilerle yeniden keşif yapılarak 221 ada 24 parsel sayılı taşınmazın anayola bakan güney cephesinin genişliğinin metre cinsinden değeri bilirkişilere hesaplattırılıp sonucunda genişliğin yeterli olduğu anlaşılırsa 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-h. maddesi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmaması sebebiyle davanın reddine; yeterli olmadığı anlaşılırsa öncelikle yeter miktardaki kısmın 221 ada 24 parsel üzerinden, geri kalan kısmın ise daha geniş yüzölçümüne sahip 221 ada 23 parsel üzerinden geçit hakkının tesisine karar vermek olmalıdır. Tüm bu nedenlerle, mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    Dairemizce, hükmün bu gerekçe ile bozulması gerekirken farklı gerekçe ile bozma kararı verilmesi maddi hataya dayalı olduğundan karar düzeltme talebinin kabulüne karar verilerek Dairemiz kararının kaldırılmasına ve hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 06.12.2018 tarihli, 2016/2494 Esas ve 2018/8714 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıdaki gerekçeyle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 09.12.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi