12. Hukuk Dairesi 2018/3674 E. , 2018/8080 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine İlamlı icra yoluyla takip başlatıldığı, borçlu vekilinin; asıl alacağa 1.065.618,80 USD faiz işletilmesi gerekirken, işlemiş faizin 1.466.291,47-USD olarak icra emrinde yer aldığını, icra emrinde işlemiş faiz hesabı yapılırken esas alınan faiz oranlarının Devlet Bankalarının değil, “Bankaların” ABD doları ile açılmış bir yıllık vadeli mevduata uyguladığı en yüksek faiz oranları olduğunu, bu nedenle mahkeme ilamına göre hesaplanması gereken faiz ile icra emrinde hesaplanan faiz arasında 400.672,67-USD fark ortaya çıktığını belirtilerek işlemiş faizin ilamda belirlenen esaslara uygun şekilde hesaplanmak suretiyle icra emrinin düzeltilmesi talebiyle şikayet yoluna başvurduğu, mahkeme tarafından alınan bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin kabulü ile işlemiş faizin 624.495,28 USD olarak düzeltilmesine, takibin 3.332.595,28 USD üzerinden devamına karar verildiği görülmektedir.
Takip dayanağı ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/8 Esas ve 2014/99 Karar sayılı ilamında, "Davanın kısmen kabulü ile; 2.708.100 ABD dolarının 07/12/2008 tarihinden itibaren uygulanacak Devlet Bankalarının ABD doları ile açılmış bir yıllık vadeli mevduaata uyguladığı en yüksek faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki kur karşılığı Türk Lirasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,..." şeklinde hüküm kurulmuştur.
3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun"un, 3678 sayılı Yasa ile değişik 4/a maddesinde; sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde, Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanacağı belirtilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Tebliğleri gereğince, bankalar uygulayacakları azami faiz oranlarını serbestçe tespit ederek, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası"na bildirmek zorundadırlar. Bildirilen bu oranlar bankaların mevduat kabulünde uygulayabilecekleri azami oranlar olup, fiilen uyguladıkları oranlar ile farklılık gösterebilmektedir.
Somut olayda, anılan yasal düzenleme kapsamında, kamu bankalarından ABD doları ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiilen ödedikleri en yüksek faiz oranlarının sorulmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; bilirkişinin kendisinin temin ettiği Devlet Bankalarının bir başka mahkeme dosyasına gönderdiği yazı ekinde yer alan faiz oranları nazara alınarak istenebilecek faizin hesap edildiği, bazı bankalardan bildirilen oranların şikayete konu faizin hesaplanacağı tüm dönemleri kapsamadığı dolayısıyla hükme esas alınamayacağı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte şikayetçinin faize yönelik itirazında asıl alacağa 1.065.618,80-USD faiz işletilmesi gerekirken, işlemiş faizin 1.466.291,47-USD olarak icra emrinde yer aldığı belirtilmesine rağmen mahkemece bahsi geçen rapor doğrultusunda talebi aşar şekilde işlemiş faizin 624.495,28 USD olarak düzeltilmesine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
O halde, mahkemece, ilam ve Yasa maddesi nazara alınarak, Devlet Bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarının, ilgili Bankaların Genel Müdürlükleri"nden sorularak tespiti ile bu oranlar esas alınarak faiz hesabı yapılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, bu gereklilik yerine getirilmeksizin ve talep aşılarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.