23. Hukuk Dairesi 2016/1253 E. , 2017/3207 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen menfi tespit davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 12.11.2015 gün ve 2015/630 Esas, 2015/7217 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 30.06.2007 tarihinde imzalanan "Sistem Kullanım Anlaşması"nın 30.06.2010 tarihinde revize edildiğini, bunun yanında 23.06.2008 tarihli "Bağlantı Anlaşması"da bulunduğunu, davalı şirketin müvekkiline 27.06.2013 tarihli faturaya konu 2013 Mart dönemi sistem kullanım ceza ücreti açıklaması ile 23.118,83 TL bedelli ceza faturası gönderdiğini, davalıya ihtarname ile fatura aslının iade edildiğini, davalının da cevabi ihtarname ile fatura aslını müvekkiline iade ettiğini, fatura ve muhteviyat çizelgesinde belirtilen ihlâlin aylık periyotlar dikkate alındığında gerçekleşmediğini, ihlâlin ne şekilde tespit edildiğinin belirsiz olduğunu ve bu konuda kendilerine bir belge tebliğ edilmediğini, taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca herhangi bir ihlâl sebebiyle cezai şart uygulanabilmesi için kullanıcıya yazılı bir uyarıda bulunulması ve bu uyarıda ihlâlin ortadan kaldırılması için kullanıcıya makul bir süre tanınmasının zorunlu olduğunu, bu hususun yerine getirilmemesi nedeniyle ceza faturasının esas ve usule aykırı olduğunu, bunun yanında ceza miktarının da fahiş olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, borçlu olduğu kanaatine varılır ise fahiş ceza faturasının tenkisini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 07.06.2012 tarihinde revize edildiğini, sözleşmeye göre oluşan ihlâl nedeniyle yapılan hesaplamanın mevzuata uygun olduğunu, 2010 yılından sonra düzenlenen Sistem Kullanım Anlaşması"nın 9. maddesinde herhangi bir uyarı şartının yer almadığını, sözleşme nedeniyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleşmediğini, savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 12.11.2015 tarih ve 2015/630 E., 2015/7217 K. sayılı ilamıyla bozulmuştur.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 07,80 TL harç ve takdiren 275,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 13.11. 2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.