11. Hukuk Dairesi 2017/663 E. , 2018/6438 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24.11.2016 tarih ve 2012/231-2016/229 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, davalı belediyenin ...-... hattına ilişkin açmış olduğu ihaleyi kazanarak 09.07.2007 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmenin üç yıllık olduğunu, davacının bu duruma güvenerek kredi çektiğini, ihaleye girebilmek için araç satın aldığını, ancak sözleşmenin henüz birinci yılı dolmadan, davalı idarenin ... Büyükşehir Belediyesi ... alt komisyonunun 13.12.2007 tarihli kararını gerekçe göstererek ihalenin fesih edildiğini, anılan kararın sözleşmenin 15.3 maddesinde belirtilen mücbir sebeplerden olduğunun belirtildiğini, oysa ihalenin yapıldığı tarihte feshe konu kararda belirtilen trafik düzenlemesinin geçerli olduğunu ileri sürerek, davacının fesih nedeniyle uğramış olduğu 8.000,00 TL tutarındaki zararının fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslahla dava değerini 27.721,10 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, ... şehir merkezi girişinde sorunlar yaşandığı, ilçe belediyelerine ait otobüslerin ... şehir merkezinde bulunan bağkur il müdürlüğü önüne kadar girebilmeleri konusunda şifahi olarak anlaşmaya varıldığını, sorun çözüldüğünde 09.07.2007 tarihinde sözleşme imzalanarak davacının işe başladığını, yeniden sorunlar yaşanmaya başladığı, ... alt komisyonunun 13.12.2007 tarihli kararı üzerine ...den kalkan otobüslerin ... şehir girişindeki ... Otogarına girilmesi hususunda bilgi verildiği, fakat sözleşmeyi imzalayanların bu durumu kabul etmediği, öngörülemeyen bu durum nedeniyle sözleşmenin fesih edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, davalı belediyenin ...-... hattına ilişkin ihaleyi kazanarak davalı ile taşıma sözleşmesi imzaladığı, davalı tarafından haksız olarak taşıma sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle davacının zarara uğradığı, müspet zarar kapsamındaki kazanç kaybı isteyebileceği,davacı tarafın zararının artmasını önlemek için gerekli tüm önlemleri alması gerektiği, kazanç kaybına ilişkin tazminatın, geçerli bir sözleşme ilişkisinin
haksız olarak feshedildiği tarihten dava tarihine kadar hesaplanması gerektiği, davacının sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle elde edeceği net kazancı, yapabileceği tüm giderler ile davalı tarafça sözleşmenin feshi üzerine benzer nitelikteki bir işi ne kadar sürede temin edebileceği araştırıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 8.000,00 TL"sinin dava tarihi olan 07/01/2009 tarihinden, 278,35 TL"sinin ise ıslah tarihi olan 10/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, taşıma sözleşmesinin feshi sebebiyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde dava değerini 8.000,00 TL olarak göstermiş, 10.04.2014 tarihli dilekçe ile dava değerini 27.721.10 TL"ye yükseltmiştir. Mahkemece, davalı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, harcı yatırılan toplam 27.721.10 TL nazara alınarak red edilen meblağ üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanacak nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değil ise de, sözü edilen eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6 nolu bendinde davalı yararına hükmedilen “1.800,00 TL” vekalet ücretinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “2.333,13 TL” vekalet ücreti yazılması suretiyle kararın davalı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.