18. Ceza Dairesi 2017/6602 E. , 2019/12947 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve müşteki ..."ın 12/07/2012 tarihli talimat duruşmasında şikayetçi olduğunu belirttiği, soruşturma beyanını tekrar ettiğini beyan etmesi karşısında, tebliğnamedeki şikayetçi olup olmadığının sorulması yönünde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
1- Sanık ..."a yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Sanıklar ..., ... hakkında hakaret suçundan, sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümlerin temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanıkların müştekiler Durdane Kayalar, ..., ... ve ...’a karşı hakaret eylemlerini kısa zaman dilimi içerisinde ve aynı olayın devamı niteliğindeki sözlerle birden fazla müştekiye karşı gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, hakaret suçundan belirlenecek temel cezanın sadece TCK"nın 43/2. maddesi gereğince artırılması gerekirken, sanıkların ayrı ayrı iki kez cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Sanık ... hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlerde, 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/3. fıkrasında yer alan "etkinlik pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar" ibaresi madde metninden çıkarılmakla suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan ve sanığın adli sicil kaydındaki tekerrüre esas alınan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçunun uzlaştırma kapsamına girdiğinin anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 58/3, 58, 51 ve CMK’nın 231. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
3- 5275 sayılı Kanun"un 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanabilmesi için sonuç olarak hapis cezasına hükmedilmesinin zorunlu bulunması, ancak sanık ... hakkında müşteki ...’a yönelik hakaret suçundan hakkında hükmolunan hapis cezasının, TCK"nın 50/1-f. maddesine göre seçenek yaptırıma çevrilmesi karşısında, tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
4- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.