Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7808 Esas 2019/8390 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7808
Karar No: 2019/8390
Karar Tarihi: 23.09.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7808 Esas 2019/8390 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı firma, müvekkilinin yangın sigortasının yapıldığı iş yerinin su baskınına uğradığını ve davalı tarafın sorumlu olduğunu iddia ederek, icra takibi başlatmıştır. Davalı taraf ise, meydana gelen zarar ile idare arasında illiyet bağı bulunmadığını ve ASKİ Tarifeler Yönetmeliği gereğince sorumlu olmadığını savunmuştur. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş ve davalı tarafın itirazının iptal edilip, icra takibinin devamına karar vermiştir. Davalı vekili, sadece vekalet ücreti konusunda temyizde bulunmuştur. Mahkeme, davalı ASKİ vekilinin, dosyada görevli olmadığı halde kendisini vekil ile temsil ettirdiği için, davacılardan 1.500 TL vekalet ücretinin alınarak ASKİ'ye verilmesine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- İİK n.67
- HMK n.331/2
- AAÜT hükümleri
- 1086 sayılı HUMK n.438/7
17. Hukuk Dairesi         2016/7808 E.  ,  2019/8390 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; ...,... adresinde bulunan ve dava dışı ... ın faaliyet gösterdiği iş yerinin yangın sigortasının müvekkil tarafından yapıldığını, 16.09.2012 tarihinde, belirtilen iş yerinin bulunduğu sokaktan geçen ve davalı tarafa ait anahat gider borusunun patladığını, müvekkile sigortalı iş yerini su bastığını, iş yerinde bulunan bir kısım mal ve demirbaşların zarar gördüğünü, müvekkilin, yapılan tespit ve alınan eksper raporuna göre kendi sigortalısına 7.049,80 TL ödeme yaptığını, sigortalı iş yerinde meydana gelen hasar ve zarardan davalı tarafın sorumlu bulunduğunu, belirtilen miktarların tahsili hususunda, davalı borçlu taraf aleyhine Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2013/620 sayılı dosyası üzerinden genel haciz yolu ile icra takibi başlattıklarını, kendilerine usulüne uygun ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlu tarafın süresi içinde takibe ve borca itirazı sonucu icra takibinin durduğunu beyanla davalı borçlu tarafın icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline ve icra takibinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; meydana gelen zarar ile idare arasında illiyet bağı bulunmadığını, davanın idari yargı mercilerinde görülmesi gerektiğini, esasa ilişkin olarak ise, arızanın şube yolunun bina parsel sınırının içinde kalan kısmında meydana geldiğini, bu halde ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 9/h maddesi gereğince müvekkilin sorumlu tutulamayacağını beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; açılan davanın İİK.nun 67. maddesi gereğince kabulü
    ile davalı tarafın Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2013/620 sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, icra takibinin devamına, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-6100 Sayılı HMK"nun 331/2. maddesinde "Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemece hükmedileceği..." düzenlenmiştir.
    Dava başlangıçta Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılmış, davalı vekil marifetiyle temsil edilmiş olup mahkemece görevsizlik kararı verilmesi üzerine, yargılamanın devam ettiği Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davalı ASKİ lehine HMK"nın 331/2. maddesi gereğince vekalet ücreti tayini gerekirken, görevsizlik kararı nedeniyle vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasına son bent olarak “Davalı ASKİ vekili görevsizlik kararı verilen dosyada kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereğince 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ASKİ’ye verilmesine,” şeklinde bendin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 23/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.