Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Mahkemece  hamil tarafından  yapılan  takiple  ilgili olarak  çek üçüncü kişinin olduğu ve alacaklının taraf olmadığı iptal kararı gerekçe  gösterilerek  takibin  iptaline karar verilmiştir.
Çeklerin kaybolması nedeniyle açılan davada verilmiş  bulunan iptal kararı bir ilam olmayıp tesbit niteliği taşımaktadır. Ayrıca  bu karar hasımsız olarak verilmiş bulunduğundan davada taraf  olmayan  iyiniyetli üçüncü kişileri bağlamaz. Bu husus ticari senetlerin  güvenli  tedavül  etmesinin de tabi sonucudur. Dosyada  alacaklı  cirantanın  çeki devralırken bunun kaybolduğunu bildiği ve bu hususu bile bile borçlunun zararına olarak  devraldığı  yolunda bir iddia ve delile rastlanılmamıştır. Bankanın anılan meşruatı TTK. 708 ve 720 maddelerinde öngürülen ibraz niteliği taşımakla alacaklının takip hakkı vardır. TTK.nun 730/5, 20 maddesi  yollaması ile çeklerdede uygulaması gereken  aynı kanunun 599. ve 676. maddeleri uyarınca borçlu şikayetinin reddine karar vermek gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz  olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.