Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/41 Esas 2020/9315 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/41
Karar No: 2020/9315
Karar Tarihi: 05.10.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/41 Esas 2020/9315 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçu işlediği gerekçesiyle mahkum edilmiştir. Mahkemeye göre, sanık telefonla arayarak tanışmadığı bir kişiye bozdurmak üzere 430.000 Alman markını satabileceğini söyleyerek katılanı kandırmıştır. Sanık, karşılığında 70.000 Euro almış ve söz verdiği Alman marklarını getirmeyerek kayıplara karışmıştır. Mahkeme katılanın ve müştekinin sanığı doğru şekilde teşhis ettiğine dair teşhis tutanağı ve yüzleştirme sonrası alınan beyanları dikkate alarak sanığın mahkumiyetine karar vermiştir. Sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması için uyarlama yargılaması yapılabileceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 157/1, 62, 52, 53, 58.maddeleri (Dolandırıcılık suçu)
- 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesi (Uyarlama yargılaması)

15. Ceza Dairesi 2019/41 E. , 2020/9315 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 62, 52,53, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, daha önceden tanışmadığı katılanı arayarak ... isminde bir şahısı sorduğu ve bu telefonla görüşmeleri sırasında 430.000 Alman markının olduğunu, bunu bozdurmak istediğini ve eğer isterse kendisine bu markları satabileceğini söyleyerek almaya karar vermesi durumunda kendisini araması için cep telefonu numarası verdiği, katılanın da eski bankacı arkadaşı müşteki ...."in yanına giderek olayı anlattığı, müştekinin Almanya Merkez Bankasından markları bozdurabileceklerini öğrenmeleri üzerine sanığı arayarak satmak istediğini beyan ettiği markları alabileceklerini söylediği, bunun üzerine buluştuklarını, katılanın 430.000 Alman markı karşılığı, 70.000 Euro"yu sanığa verdiği, sanığın evde bulunan Alman markını alıp geleceğini söyleyerek olay yerinden ayrılıp bir daha geri dönmediği, bu suretle sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, katılan ve müşteki beyanları, katılan ve müştekinin sanığı kesin olarak teşhis ettiklerine dair teşhis tutanağı ve yüzleştirme sonrası alınan beyanları, uzlaştırma raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanığın mahkumiyetine ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanığın, tekerrüre esas alınan "Denizli 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15/05/2012 tarih, 2011/510 Esas, 2012/758 Karar" sayılı ilamına konu TCK"nın 141/1 maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; tekerrüre esas alınan ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanığın kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçelerine dayanan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 05/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.