16. Hukuk Dairesi 2016/7691 E. , 2019/3424 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında ... İli Merkez ... Köyü çalışma alanında ve tapuda davacı ... adına kayıtlı bulunan eski 1279 parsel sayılı 26.640,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise yeni 169 ada 144 parsel numarasıyla ve 25.106,78 metrekare yüzölçümlü olarak, tapuda davalı ... adına kayıtlı bulunan eski 1280 parsel sayılı 9.619,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise yeni 169 ada 138 parsel numarasıyla ve 10.231,93 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksilmenin davalı parselden kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 169 ada 138 ve 144 (eski 1280 ve 1279) parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastrosu tespitlerinin iptaline, teknik bilirkişilerin 16.03.2016 tarihli raporları ve ekli krokilerde gösterildiği şekilde tapuya tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkindir. ... hakimi; çekişmeli taşınmazlar hakkında denetimi mümkün, infazı kabil, infaz sırasında tereddüte ve duraksamaya yol açmayacak şekilde, sicil oluşturmaya elverişli bir hüküm kurmak zorundadır. Mahkemece, davacı ve davalıya ait taşınmazların uygulama kadastrosu tespitinin iptaline karar verildikten sonra, hangi bölümün hangi parsele ekleneceği hüküm yerinde açıkça gösterilmeden, teknik bilirkişilerin ....03.2016 tarihli raporuna göre tescillerine hükmedilmiştir. Söz konusu raporda, davalıya ait yeni 169 ada 138 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün davacı parseline dahil olması gerektiği belitildiği gibi, davacıya ait yeni 169 ada 144 parsel sayılı taşınmazın bir bölümün karşı davası bulunmayan davalıya ait parsele dahil olması gerektiğinden de bahsedilmektedir. Mahkemece, hüküm yerinde hangi bölümün hangi parsele dahil edilmesi gerektiği açıkça gösterilmeden, sadece söz konusu rapora atıf yapılmak suretiyle hüküm kurulmuş olması, hükmün denetimini ve infazını olanaksız kılmaktadır. Hükmün, denetimi ve infazını engelleyecek şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.