Esas No: 2016/12170
Karar No: 2017/2040
Karar Tarihi: 14.03.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/12170 Esas 2017/2040 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, 06.04.2006 tarihli iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemenin 19.12.2014 tarihli maddi tazminatın kabulüne, manevi tazminatın kısmen kabulüne dair kararı taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 10.09.2015 Gün 2015/3441 Esas 2015/16121 Karar sayılı ilamı ile davacının yaptığı işin niteliğinin tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturularak gerektiğinde yeniden davacının sürekli iş göremezlik derecesinin tespit ettirilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulması ile bozam sonrası yapılan ıslaha değer verilmek suretiyle maddi tazminatın kabulüne, manevi tazminatın kısmen kabulüne kararverilmiştir.
1- Davacı temyizi bakımından; Uyuşmazlık davacı sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin tespiti noktasındadır. Her ne kadar bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ise de bozma gereği yerine getirilmemiştir.
5510 sayılı Yasa’nın 95. maddesine göre "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usûl ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usûlüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir. Usûlüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usûlüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum ... Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
./..
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, ... ile Kurumun birlikte çıkaracağı yönetmelikle düzenlenir.
Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşleri Yönetmeliğinin Geçici 1. maddesinde; Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışma gücü kaybı, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malullüğü, harp malullüğü sonucu meslekte kazanma gücü kaybı ile erken yaşlanma durumlarının tespiti talebinde bulunan sigortalılar ve hak sahipleri için, yürürlükten kaldırılan ilgili ... ... mevzuatının 5510 sayılı Yasa’ya aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı, 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a) ... eğitim ve araştırma hastaneleri, b) Devlet Üniversitesi, c) Türk Silahli Kuvvetlerine bağlı asker hastaneleri, ç) sigortalıların ikamet ettikleri illerde (a), (b), (c) bentlerinde belirtilen hastanelerin bulunmaması durumunda ... tam teşekküllü hastanelerin yetkili olduğu, bildirilmiş, ... Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 56. maddesinde ise Kurum Sağlık Kurulunca verilen karara karşı yapılan itirazların Yüksek Sağlık Kululunca inceleneceği bildirilmiştir.
Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar ... ... Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme öncelikle ... Kurumu ihtisas ve giderek ... Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.
Somut olayda, zararlandırıcı olayın iş kazası olduğu tartışma konusu değildir. İhtilaf ise davacının yargılama konusu iş kazası nedeniyle oluşan sürekli iş göremezlik oranının tespiti(belirlenmesi) usulüne ilişkindir. Mahkeme yukarıda açıklanan silsile gözetilmeden ... uzmanının tespiti olan % 11,8"lik sürekli iş göremezlik oranını dikkate alınarak karar vermiştir. Oysa iş kazasına maruz kalan sigortalının sürekli iş göremezlik oranı öncelikle Kurum tarafından tespit edilmelidir. Zira; iş kazasından kaynaklanan maddi tazminat davaları nitelikçe Kurumca karşılanmayan zararların tazmini davaları olup Kurum sigortalısının %10 ve üzerinde maluliyetini tespit ederse ona iş kazası sigorta kolundan gelir bağlayacak ve bağladığı bu geliri olayda(iş kazasında) kusuru olan ilgililerinden rücuen tahsil edecektir. İş kazasından kaynaklanan maddi tazminat davalarında ise rücuen tahsile konu bu Kurum ödemesinin tenzili gerekecektir. Bunun aksinin kabulü davalı yada davalılardan mükerrer tahsil neticesini doğurur ki bu kabul edilebilir bir durum değildir. Bu nedenle iş kazasına maruz kalan sigortalının sürekli işgöremezlik derecesinin Kurumca tespiti önemli olup iş bu davada Kurum taraf değildir. Yine manevi tazminat davaları bakımında da sigortalının sürekli iş göremezlik oranının tartışmasız olarak ortaya konulması gerektiği hususu izahtan varestedir.
Mahkemenin, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılması gereken iş; davacı sigortalıya sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi noktasında meslek grup numarasının yanlış belirlenlenmesi sonucu maluliyetinin yanlış tespit edildiği konusunda Kuruma müracaatı için önel vermek, Kurumca tespit olunan maluliyete yine itirazı olursa gerektiğinde ..."nın ve işverenin hasım gösterildiği “kazalının maluliyet oranının tespiti davası” açması için ayrıca önel vermek, çıkacak sonuca göre tüm delilleri bir arada değerlendirerek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
2- Davalının temyizi bakımından;
Islah kurumu gerek HUMK"nın 83. vd. gerekse de HMK"nın 176. vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK"nın 176. maddesinde ( HUMK m. 85) ıslahın kapsam ve sayısı düzenlenmiştir. Maddeye göre “( 1 ) Taraflardan herbiri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. ( 2 ) Aynı davada taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir” şeklindedir.
Öte yandan, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu" nun 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı kararı ile “ Her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair 04.02.1948 tarih ve 1944/10 E. 1948/3 K. sayılı YİBK. nın değiştirilmesine gerek olmadığına” karar vermiştir.
Yargıtay Kanunu" nun 45/5. maddesi “ İçtihadı birleştirme kararlarının benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, Dairelerini ve Adliye Mahkemelerini bağlayacağı “ hükmünü içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davacı vekilinin bozmadan önce 15.12.2014 tarihinde talebini artırdığı, bozmadan sonra da 20.04.2016 tarihli dilekçesi ıslah harcını da yatırmak suretiyle bozmadan önce ıslah ettiklerini de belirterek bu kez yine talebi artırdıklarına dair dilekçeye değer verilerek karar verilmesi ...nun 177/1. maddesinin “Islah tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir” hükmü ile “ Her ne sebeple verilirse verilsin bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına dair 04.02.1948 tarih ve 1944/10 E. 1948/3 K. sayılı YİBK. nın değiştirilmesine gerek olmadığına ilişkin 06.05.2016 tarih ve 2015/1 E. 2016/1 K. sayılı YİBK” karşısında ve aynı davada tarafların ancak bir kez ıslah yoluna başvurabileceği hükmü karşısında isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebeplerine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 14/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.