19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5476 Karar No: 2020/9321 Karar Tarihi: 01.07.2020
5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/5476 Esas 2020/9321 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararda, sanığın 5607 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyetine karar verildiği belirtilmiştir. Temyiz incelemesinde, temyiz isteğinin reddi nedeni bulunmadığından işin esasına geçildiği ifade edilmiştir. Ancak, hükümden sonra yayımlanan 7242 sayılı Kanun'un 5607 sayılı Yasa'ya eklediği düzenlemeler dolayısıyla sanıklar lehine hükümler içerdiği belirtilerek yerel mahkemede görevli bilirkişi tarafından eşyanın gümrüklenmiş değerinin tespit edilmesi gerektiği ve koşulların oluşup oluşmadığının saptanması sonrasında uygulama yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Bu nedenle kararın bozulması ve yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılması istenmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen \"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.\", 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ve 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12
19. Ceza Dairesi 2019/5476 E. , 2020/9321 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanık ... hakkındaki hükme dair temyiz kanun yoluna başvurma süresinin son gününün resmi tatile rastlaması nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 39/4. maddesi uyarınca tatilin ertesi günü temyiz talebinde bulunan sanık ... YOĞUN"un temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edildiğinden tebliğnademedeki red düşüncesine iştirak edilmemiştir. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanıkların temyizinin haklarında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu anlaşılarak yapılan incelemede; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasa"nın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasa’nın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa"nın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, suça konu eşyanın suç tarihindeki gümrüklenmiş değeri tarafsız ve bağımsız bilirkişi vasıtasıyla tespit edilmek suretiyle; 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasa’nın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasa"ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 01/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.