Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/27964
Karar No: 2020/3822
Karar Tarihi: 16.03.2020

4733 ve 5607 sayılı Kanunlara Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2015/27964 Esas 2020/3822 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2015/27964 E.  ,  2020/3822 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 4733 ve 5607 sayılı Kanunlara Muhalefet
    HÜKÜM : İddianamenin A başlıklı fezleke evrakında 6 olay isimli eyleme ilişkin
    - Yakalanan sigaralara ilişkin olarak sanık ... hakkında beraat; Sanıklar ..., ... ve ... haklarında hükümlülük, Sanık ... hakkında erteleme;
    - Yakalanan haplara ilişkin olarak sanıklar ... ve ... haklarında beraat, sanıklar ..., ... ve birleşen dosya sanığı ... haklarında hükümlülük, sanık ... hakkında erteleme;
    İddianamenin B başlıklı fezleke evrakında 10 olay isimli eyleme ilişkin olarak Sanıklar ... ve ... haklarında hükümlülük, müsadere;
    İddianamenin C başlıklı fezleke evrakında 11 olay isimli eyleme ilişkin olarak Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... haklarında hükümlülük, sanık ... hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, müsadere;
    İddianamenin D başlıklı fezleke evrakında 13 olay isimli eyleme ilişkin olarak
    - Ele geçirilen sigaralara ilişkin sanıklar ... ve ... haklarında hükümlülük, sanık ... hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına

    - Ele geçirilen haplara ilişkin sanıklar ... ve ... haklarında hükümlülük, müsadere;
    İddianamenin E başlıklı fezleke evrakında 14 olay isimli eyleme ilişkin olarak Sanık ... hakkında kamu davasının ölüm nedeni ile düşürülmesine, sanıklar ..., ... ve ... haklarında hükümlülük, sanık ... hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına, aracın müsaderesine yer olmadığına;
    İddianamenin F başlıklı fezleke evrakında 15 olay isimli eyleme ilişkin olarak Sanıklar ..., ..., ..., ... haklarında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, sanık ... hakkında beraat, sanıklar ..., ... ve ... haklarında hükümlülük, müsadere;
    İddianamenin G başlıklı fezleke evrakında 17 olay isimli eyleme ilişkin olarak Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... haklarında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, sanıklar ... ve ... haklarında hükümlülük, müsadere;
    İddianamenin H başlıklı eylemine ilişkin olarak sanık ... hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, müsadere


    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    I) Katılan... İdaresi vekilinin sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ...,..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında ele geçen kaçak sigaralar yönünden kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen... İdaresi’nin davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığı gibi katılmasına karar verilmesi de hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden,... İdaresi adına Hazine vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    II) Malen Sorumlu... vekilinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
    Gerekçeli kararın malen sorumluya 20/01/2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına göre, malen sorumlu ... vekilinin CMUK"nun 310/1.maddesinde öngörülen bir haftalık temyiz süresi geçtikten sonra 04/05/2015 tarihinde hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından CMUK"nun 317.maddesi uyarınca temyiz isteminin REDDİNE,
    III) Katılan... İdaresi adına Hazine vekilinin sanıklar ... ve ... hakkında "kaçak cinsel uyarıcı haplarla" ilgili kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    IV) Sanıklar ..., ... ve ..."in "4733 sayılı Yasaya muhalefet" suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Anayasa Mahkemesinin TCK"nun 53. Maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanıklar ..., ... ve ..."in yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    V) Sanıklar ... ve ... ile katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin "5607 sayılı Yasaya muhalefet" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanıklar ... ve ... ile katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    VI) Katılan ... İdaresi adına Hazine vekili ile Sanıklar ... ve ..."nın "5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanıklar ... ve ..."nın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    VII) Sanıklar ... ve ..."nın "4733 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    1. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kısa süreli hapis cezası ertelenmeyen sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanıkların kendi alt soyları üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmelerine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2. Sanık ... hakkında hem hapis hem de adli para cezasına hükmedilmesi karşısında, TCK"nun 58. maddesinin uygulanmasında adli para cezalarında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde hiç bir ayrım yapılmaksızın sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanıklar ... ve ..."nın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi gereğince,
    1. Hükümden TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi,
    2. Sanık ... hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin fıkrada yer alan "cezanın" ifadesi çıkartılarak yerine "hapis cezasının" ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    VIII) Sanık ... müdafiinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
    24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kısa süreli hapis cezası ertelenmeyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi gereğince,
    Hükümden TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    IX- Sanıklar ..., ... ve ..."nun temyiz istemlerine yönelik yapılan incelemede;
    1. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kısa süreli hapis cezası ertelenmeyen sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanıkların kendi alt soyları üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmelerine, altsoyları dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2. Sanık ... hakkında hem hapis hem de adli para cezasına hükmedilmesi karşısında, TCK"nun 58. maddesinin uygulanmasında adli para cezalarında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde hiç bir ayrım yapılmaksızın sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanıklar ..., ... ve ..."nun temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi gereğince,
    1. Hükümden TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi,
    2. Sanık ... hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin fıkrada yer alan "cezanın" ifadesi çıkartılarak yerine "hapis cezasının" ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    X- Sanık ... müdafiinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
    24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kısa süreli hapis cezası ertelenmeyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi gereğince, hükümden TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    XI- Sanık ... müdafiinin temyizine göre yapılan incelemede;
    1.Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK"nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
    Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 30.06.2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 30.01.2012 olduğu,
    Dairemizin 24/06/2015 tarihli (2014/26114 Esas, 2015/17674 Karar) düzeltilerek onama kararı ile kesinleşen, Adana 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/64 E. - 2013/185 K. sayılı dosyasında suç tarihinin 15/11/2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 20/12/2011 olduğu,
    Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK"nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, kesinleşen dosya yönünden mahsubun düşünülmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2. Dava konusu kaçak sigaraların 5607 sayılı Yasa"nın 13/1. maddesinin yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nun 54/4. Maddesi uyarınca müsaderesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA,
    XII- Sanıklar ... ve ... müdafiileri ile malen sorumlu ..."nın "4733 sayılı Yasaya muhalefet" suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    1. Ele geçen kaçak eşya miktarı ve yasada öngörülen cezanın üst sınırı gözetilerek, daha yüksek miktardaki bandrolsüz sigaraları ticari maksatla bulunduran kişilere verilebilecek cezaya göre hakça artırım yapılması gerekirken yetersiz gerekçe ile orantılılık, adalet ve nesafet kurallarıyla bağdaşmayacak şekilde cezanın üst sınıra yakın olacak biçimde tayini,
    2. Sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sırasında TCK"nun 43. maddesi uyarınca cezada arttırım yapılırken yetersiz gerekçe ile teşdiden 3/4 oranında artırım yapılmasına karar verilerek fazla ceza tayini,
    3. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Yasaya aykırı, sanıklar ... ve İsmail İnce müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    XIII-İddianamede (C, F ve G başlıklı fezleke evrakında) 11, 15 ve 17. olay olarak nitelendirilen eylemlere ilişkin sanıklar ... ve ... müdafiilerinin "4733 sayılı Yasaya muhalefet" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    03.07.2011 tarihinde ... plakalı araç ile yüklü miktarda kaçak sigara getirileceği bilgisi alınması üzerine yapılan araştırmada bahse konu aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu Cumhuriyet savcılığından alınan arama kararı ile araçta yapılan aramada 3100 karton kaçak sigara ele geçirilmesi;
    28.07.2011 tarihinde ... plakalı araç ile yüklü miktarda kaçak sigara getirileceği bilgisi alınması üzerine yapılan araştırmada bahse konu aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu araçta yapılan aramada 3250 karton kaçak sigara ele geçirilmesi;
    13.08.2011 tarihinde ... plakalı aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu araçta yapılan usulüne uygun aramada 2800 karton kaçak sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olaylarda, sanıklar ... ve ... hakkında Tarsus Sulh Ceza Mahkemelerince ""Gümrük (Sigara) kaçakçılığı yapmak"" nedeniyle verilen iletişimin tespiti kararlarının bulunduğu, dinleme kayıtları doğrultusunda sanıklar hakkında 4733 sayılı Yasaya muhalefet eylemine iştirak ettiklerinden bahisle kamu davası açıldığı, sanıklar ... ve ..."ün aşamalarda üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmedikleri ve sigaralarla ilgilerinin bulunmadığını beyan ettikleri, mahkeme tarafından da adı geçen sanıklara dinleme kayıtları doğrultusunda 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçundan hüküm kurulduğu görülmüştür.
    İletişimin tespiti, kayda alınması, dinlenmesi ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesiyle ilgili 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 135.maddesindeki iletişim tespiti karar tarihinde yürürlükte olan düzenleme;
    "Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Cumhuriyet Savcısı kararını derhâl hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılır."
    Şeklinde olup, yine aynı maddenin 6. fıkrası da,
    "Bu madde kapsamında dinleme, kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin hükümlerin ancak aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak uygulanabilir,
    a)Türk Ceza Kanununda yer alan;
    1.Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (Madde 79, 80),
    2.Kasten öldürme (Madde 81, 82, 83),
    3.İşkence (Madde 94, 95),
    4.Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, Madde 102),
    5.Çocukların cinsel istismarı (Madde 103),
    6.Uyuşturucu veya uyarıcı Madde imal ve ticareti (Madde 188),
    7.Parada sahtecilik (Madde 197),
    8.Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, Madde 220)
    9.Fuhuş (Madde 227, fıkra 3),
    10.İhaleye fesat karıştırma (Madde 235),
    11.Rüşvet (Madde 252),
    12.Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama (Madde 282),
    13.Silahlı örgüt (Madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (Madde 315),
    14.Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk (Madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337) suçları,
    b) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (Madde 12 ) suçları,
    c) Bankalar kanunun 22 nci Maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu,
    d) Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar
    e) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu"nun 68 ve 74 üncü Maddelerinde tanımlanan suçlar.
    Bu maddede belirlenen esas ve usuller dışında hiç kimse, bir başkasının telekomünikasyon yoluyla iletişimini dinleyemez ve kayda alamaz." biçimindedir.
    Anılan yasal düzenlemeler ışığında bir suç soruşturması nedeni ile dinleme kararı alınabilmesi için suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmamasının gerekli olduğu gibi, aynı zamanda soruşturması yapılan suçların da 6. fıkrada düzenlenen suçlardan olması gerekmektedir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2013/10-283 esas 2013/599 karar ve 10.12.2013 tarihli kararında da, "İfade alma ve sorgunun 5271 sayılı CMK"nun 148. maddesinde sayılan şekillerde yapılması, tanıklıktan çekinme hakkı olan kişiye bu hakkının hatırlatılmaması delil elde etme yasaklarına; duruşmada tanıklıktan çekinen tanığın önceki ifadesinin okunamaması, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında elde edilen delillerin aynı kanunun 135. maddesinin altıncı fıkrasında sayılanlar dışında bir suçun soruşturma ve kovuşturulmasında kullanılmaması ise delil değerlendirilmesi yasaklarına örnek olarak gösterilebilir." şeklinde belirtilen yasak delil niteliğinde olan kanıtların hükme esas alınamayacağı ifade edilmiştir.
    Bu itibarla,
    Sanıklar ... ve ..."e atılı eylemin suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesine aykırılık suçunu oluşturduğu ve CMK"nun 135/6. maddesinde 4733 sayılı Yasa kapsamında kalan suçlar ile ilgili olarak dinleme yapılabileceğine ilişkin düzenleme bulunmaması karşısında, adı geçen sanıklar yönüyle iletişimin tespiti tutanaklarının tek başına delil olarak kabul edilemeyeceği nazara alınarak, dava konusu kaçak sigaralar ile yakalanmayan ve aşamalardaki savunmalarında atılı suçu işlemediklerini beyan eden, müsnet suçu işlediklerine dair cezalandırılmalarına yeterli başka bir delil de bulunmayan sanıklar ... ve ... hakkında beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kabule göre ise;
    1.Ele geçen kaçak eşya miktarı ve yasada öngörülen cezanın üst sınırı gözetilerek, daha yüksek miktardaki bandrolsüz sigaraları ticari maksatla bulunduran kişilere verilebilecek cezaya göre hakça artırım yapılması gerekirken yetersiz gerekçe ile orantılılık, adalet ve nesafet kurallarıyla bağdaşmayacak şekilde cezanın üst sınıra yakın olacak biçimde teşdit uygulamak suretiyle ceza tayini,
    2. Sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sırasında TCK"nun 43. maddesi uyarınca cezada arttırım yapılırken yetersiz gerekçe ile teşdiden 3/4 oranında artırım yapılmasına karar verilerek fazla ceza tayini,
    Yasaya aykırı olup, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    XIV-Sanık ... müdafiinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede ise;
    1. İddianamede (C, F ve H başlıklı fezleke evrakında) 11 ve 15. olay olarak nitelendirilen eylemler ile 01.11.2011 tarihli eyleme ilişkin sanık ... müdafiinin "4733 sayılı Yasaya muhalefet" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    03.07.2011 tarihinde... plakalı araç ile yüklü miktarda kaçak sigara getirileceği bilgisi alınması üzerine yapılan araştırmada bahse konu aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu Cumhuriyet savcılığından alınan arama kararı ile araçta yapılan aramada 3100 karton kaçak sigara ele geçirilmesi;
    28.07.2011 tarihinde ... plakalı araç ile yüklü miktarda kaçak sigara getirileceği bilgisi alınması üzerine yapılan araştırmada bahse konu aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu araçta yapılan aramada 3250 karton kaçak sigara ele geçirilmesi ve sanığın ikametinde 01.11.2011 tarihinde yapılan usulüne uygun aramada 50 karton kaçak sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olaylarda, sanık ... hakkında Tarsus Sulh Ceza Mahkemelerince ""Gümrük (Sigara) kaçakçılığı yapmak"" nedeniyle verilen iletişimin tespiti kararlarının bulunduğu, dinleme kayıtları doğrultusunda sanık hakkında 4733 sayılı Yasaya muhalefet eylemine iştirak ettiğinden bahisle kamu davası açıldığı, sanığın aşamalarda üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği ve sigaralarla ilgisinin bulunmadığını beyan ettiği, mahkeme tarafından da adı geçen sanık hakkında dinleme kayıtları doğrultusunda 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçundan hüküm kurulduğu görülmüştür.
    İletişimin tespiti, kayda alınması, dinlenmesi ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesiyle ilgili 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 135.maddesindeki iletişim tespiti karar tarihinde yürürlükte olan düzenleme;
    "Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir. Cumhuriyet Savcısı kararını derhâl hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılır."
    Şeklinde olup, yine aynı maddenin 6. fıkrası da,
    "Bu madde kapsamında dinleme, kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin hükümlerin ancak aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak uygulanabilir,
    a)Türk Ceza Kanununda yer alan;
    1.Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (Madde 79, 80),
    2.Kasten öldürme (Madde 81, 82, 83),
    3.İşkence (Madde 94, 95),
    4.Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, Madde 102),
    5.Çocukların cinsel istismarı (Madde 103),
    6.Uyuşturucu veya uyarıcı Madde imal ve ticareti (Madde 188),
    7.Parada sahtecilik (Madde 197),
    8.Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, Madde 220)
    9.Fuhuş (Madde 227, fıkra 3),
    10.İhaleye fesat karıştırma (Madde 235),
    11.Rüşvet (Madde 252),
    12.Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama (Madde 282),
    13.Silahlı örgüt (Madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (Madde 315),
    14.Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk (Madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337) suçları,
    b) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (Madde 12 ) suçları,
    c) Bankalar kanunun 22 nci Maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu,
    d) Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar,
    e) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu"nun 68 ve 74 üncü Maddelerinde tanımlanan suçlar.
    Bu maddede belirlenen esas ve usuller dışında hiç kimse, bir başkasının telekomünikasyon yoluyla iletişimini dinleyemez ve kayda alamaz." biçimindedir.
    Anılan yasal düzenlemeler ışığında bir suç soruşturması nedeni ile dinleme kararı alınabilmesi için suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmamasının gerekli olduğu gibi, aynı zamanda soruşturması yapılan suçların da 6. fıkrada düzenlenen suçlardan olması gerekmektedir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2013/10-283 esas 2013/599 karar ve 10.12.2013 tarihli kararında da, "İfade alma ve sorgunun 5271 sayılı CMK"nun 148. maddesinde sayılan şekillerde yapılması, tanıklıktan çekinme hakkı olan kişiye bu hakkının hatırlatılmaması delil elde etme yasaklarına; duruşmada tanıklıktan çekinen tanığın önceki ifadesinin okunamaması, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında elde edilen delillerin aynı kanunun 135. maddesinin altıncı fıkrasında sayılanlar dışında bir suçun soruşturma ve kovuşturulmasında kullanılmaması ise delil değerlendirilmesi yasaklarına örnek olarak gösterilebilir." şeklinde belirtilen yasak delil niteliğinde olan kanıtların hükme esas alınamayacağı ifade edilmiştir.
    Bu itibarla,
    Sanık ..."a atılı eylemin suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasanın 8/4. maddesine aykırılık suçunu oluşturduğu ve CMK"nun 135/6. maddesinde 4733 sayılı Yasa kapsamında kalan suçlar ile ilgili olarak dinleme yapılabileceğine ilişkin düzenleme bulunmaması karşısında, adı geçen sanık yönüyle iletişimin tespiti tutanaklarının tek başına delil olarak kabul edilemeyeceği nazara alınarak, dava konusu kaçak sigaralar ile yakalanmayan ve aşamalardaki savunmalarında atılı suçu işlemediklerini beyan eden, müsnet suçu işlediklerine dair cezalandırılmalarına yeterli başka bir delil de bulunmayan sanık ... hakkında iddianamede 11. ve 15. olay olarak nitelendirilen eylemlere ilişkin beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    2.Sanık hakkında (İddianamede H başlıklı eylem) 01.11.2011 tarihinde ikametinde yapılan usulüne uygun aramada ele geçen 50 karton kaçak sigarayı ticari amaçla bulundurma eylemine ilişkin üzerine atılı 4733 sayılı Yasa"nın 8/4. maddesi uyarınca mahkumiyet kararı verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3. Ele geçen kaçak eşya miktarı ve yasada öngörülen cezanın üst sınırı gözetilerek, daha yüksek miktardaki bandrolsüz sigaraları ticari maksatla bulunduran kişilere verilebilecek cezaya göre hakça artırım yapılması gerekirken yetersiz gerekçe ile orantılılık, adalet ve nesafet kurallarıyla bağdaşmayacak şekilde cezanın üst sınıra yakın olacak biçimde teşdit uygulamak suretiyle ceza tayini,
    4. Sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması sırasında TCK"nun 43. maddesi uyarınca cezada arttırım yapılırken yetersiz gerekçe ile teşdiden 3/4 oranında artırım yapılmasına karar verilerek fazla ceza tayini,
    Yasaya aykırı olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    XV- Sanıklar ..., ... ile ... müdafiilerinin (sanık ... açısından iddianamede 15 ve 17. olay olarak nitelendirilen eylemlere ilişkin olarak) "4733 sayılı Yasaya muhalefet suçundan" kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    28.07.2011 tarihinde ...plakalı araç ile yüklü miktarda kaçak sigara getirileceği bilgisi alınması üzerine yapılan araştırmada bahse konu aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu sanık ..."nin sevk ve idaresindeki araçta yapılan usulüne uygun aramada 3250 karton kaçak sigara ele geçirilmesi ve yine 13.08.2011 tarihinde... plakalı aracın uygulama noktasında durdurulması sonucu araçta yapılan usulüne uygun aramada 2800 karton kaçak sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olaylarda, dosya sanıkları ... ve ... hakkında Tarsus Sulh Ceza Mahkemelerince ""Gümrük (Sigara) kaçakçılığı yapmak"" nedeniyle verilen iletişimin tespiti kararlarının bulunduğu, dinleme kayıtları doğrultusunda sanıklar hakkında 4733 sayılı Yasaya muhalefet eylemine iştirak ettiğinden bahisle kamu davası açıldığı, sanıklar ..., ... ve ..."nun aşamalarda üzerlerine atılı suçlamayı kabul etmedikleri ve sigaralarla ilgilerinin bulunmadığını beyan ettikleri, mahkeme tarafından da adı geçen sanıklar hakkında dinleme kayıtları doğrultusunda 4733 sayılı Yasaya muhalefet suçundan hüküm kurulduğu görülmüştür.
    İletişimin tespiti, kayda alınması, dinlenmesi ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesiyle ilgili 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 135.maddesindeki iletişim tespiti karar tarihinde yürürlükte olan düzenleme;
    "Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir.
    Cumhuriyet Savcısı kararını derhâl hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Sürenin dolması veya hâkim tarafından aksine karar verilmesi halinde tedbir Cumhuriyet savcısı tarafından derhâl kaldırılır."
    Şeklinde olup, yine aynı maddenin 6. fıkrası da,
    "Bu madde kapsamında dinleme, kayda alma ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin hükümlerin ancak aşağıda sayılan suçlarla ilgili olarak uygulanabilir,
    a)Türk Ceza Kanununda yer alan;
    1.Göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti (Madde 79, 80),
    2.Kasten öldürme (Madde 81, 82, 83),
    3.İşkence (Madde 94, 95),
    4.Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, Madde 102),
    5.Çocukların cinsel istismarı (Madde 103),
    6.Uyuşturucu veya uyarıcı Madde imal ve ticareti (Madde 188),
    7.Parada sahtecilik (Madde 197),
    8.Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, Madde 220)
    9.Fuhuş (Madde 227, fıkra 3),
    10.İhaleye fesat karıştırma (Madde 235),
    11.Rüşvet (Madde 252),
    12.Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama (Madde 282),
    13.Silahlı örgüt (Madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (Madde 315),
    14.Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk (Madde 328, 329, 330, 331, 333, 334, 335, 336, 337) suçları,
    b) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (Madde 12 ) suçları,
    c) Bankalar kanunun 22 nci Maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu,
    d) Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar,
    e) Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu"nun 68 ve 74 üncü Maddelerinde tanımlanan suçlar.
    Bu maddede belirlenen esas ve usuller dışında hiç kimse, bir başkasının telekomünikasyon yoluyla iletişimini dinleyemez ve kayda alamaz." biçimindedir.
    Anılan yasal düzenlemeler ışığında bir suç soruşturması nedeni ile dinleme kararı alınabilmesi için suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmamasının gerekli olduğu gibi, aynı zamanda soruşturması yapılan suçların da 6. fıkrada düzenlenen suçlardan olması gerekmektedir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2013/10-283 esas 2013/599 karar ve 10.12.2013 tarihli kararında da, "İfade alma ve sorgunun 5271 sayılı CMK"nun 148. maddesinde sayılan şekillerde yapılması, tanıklıktan çekinme hakkı olan kişiye bu hakkının hatırlatılmaması delil elde etme yasaklarına; duruşmada tanıklıktan çekinen tanığın önceki ifadesinin okunamaması, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında elde edilen delillerin aynı kanunun 135. maddesinin altıncı fıkrasında sayılanlar dışında bir suçun soruşturma ve kovuşturulmasında kullanılmaması ise delil değerlendirilmesi yasaklarına örnek olarak gösterilebilir." şeklinde belirtilen yasak delil niteliğinde olan kanıtların hükme esas alınamayacağı ifade edilmiştir.
    Bu itibarla,
    Sanıklar ..., ... ve ..."ya atılı eylemlerin suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre, 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasanın 8/4.
    maddesine aykırılık suçunu oluşturduğu ve CMK"nun 135/6. maddesinde 4733 sayılı Yasa kapsamında kalan suçlar ile ilgili olarak dinleme yapılabileceğine ilişkin düzenleme bulunmaması karşısında, adı geçen sanıklar yönüyle iletişimin tespiti tutanaklarının tek başına delil olarak kabul edilemeyeceği nazara alınarak, dava konusu kaçak sigaralar ile yakalanmayan ve aşamalardaki savunmalarında atılı suçu işlemediklerini beyan eden, müsnet suçu işlediklerine dair cezalandırılmalarına yeterli başka bir delil de bulunmayan sanıklar ..., ... ve sanık ... hakkında (sanık ... açısından iddianamede 15 ve 17. olay olarak nitelendirilen eylemlere ilişkin) beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Yasaya aykırı olup, sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi