Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/1041 Esas 2020/6533 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1041
Karar No: 2020/6533
Karar Tarihi: 30.11.2020

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/1041 Esas 2020/6533 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, 466 sayılı Kanun gereğince tazminat istemine ilişkin olup, davacının talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkeme, beraat kararından haberdar olunması gerektiğini belirtmiş ve tazminat davalarının belirli bir sürede açılması gerektiğini vurgulamıştır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 23/03/2010 tarihli ve 2009/256 esas, 2010/57 sayılı kararı da bu konuda önemlidir. Kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği belirtilmiştir. Dava açma süresi açısından Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabul edildiği ve davanın her koşulda 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmiştir. Mahkeme, davacının temyiz itirazlarını reddetmiş ve hükmün onanmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 466 sayılı Kanun
- Borçlar Kanunu'nun 60. maddesi
12. Ceza Dairesi         2020/1041 E.  ,  2020/6533 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
    Hüküm : Davanın reddi

    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Dairemizce verilen 08/04/2014 gün ve 2014/302-2014/8540 sayılı karara Bitlis Ağır Ceza Mahkemesi tarafından direnilmesi üzerine, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderildiği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/05/2019 tarih ve 2017/536 esas ve 2019/423 sayılı kararında direnme kararına konu hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece yapılan yargılamada;
    Dava, 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup; Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas ve 2010/57 sayılı kararında, 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, ancak adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi, Dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.05.2014 tarih, 2014/141 esas, 2014/229 sayılı kararında da belirtildiği üzere beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların Yazı İşleri Yönetmeliğine göre süresinde tebliğ edilip kesinleşme tarihinden itibaren her halükarda 10 yıl, kesinleşmiş kararların tebliğinden itibaren ise 3 ay içinde tazminat davalarının açılması gerektiği ve dava süresi açısından Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulü ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği bu kapsamda, Adam öldürme ve 6136 sayılı Kanun"a muhalefet suçları ile adam öldürme suçuna teşebbüsten sanık konumunda olan davacı ..."ın 23.09.1979 tarihinde tutuklandığı, 12.04.1983 tarihinde tahliye edildiği, Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda 12.11.1992 tarih ve 18-163 sayı ile kendisinin ve müdafisinin yokluğunda delil yetersizliğinden beraatine karar verildiği, kararın davacı ... vekiline 09.01.2012 tarihinde tebliğ edildiği davacı vekilinin 09.01.2012 tarihli dilekçesi ile kararı temyiz etmeyeceklerini bildirerek kararın kesinleştirilmesini talep ettiği, gerekçeli karar üzerinde kararın 09.01.2012 tarihinde kesinleştiği yönünde şerh bulunduğu, davacı vekilince 16.01.2012 havale tarihli dilekçe ile uyuşmazlık konusu davanın açıldığı anlaşılmakla; 12.11.1992 tarihinde davacının ve müdafisinin yokluğunda verilen beraat kararlarının verildiği tarihten itibaren üç ay içinde kesinleştirilememesi nedeniyle söz konusu beraat kararları 466 sayılı Kanun uyarınca açılacak tazminat davaları yönünden 11.02.1993 tarihinde kesinleştirilmiş sayıldığından bu üç aylık sürenin geçmesinden sonra gerçekleşen 09.01.2012 tarihli cezai anlamdaki kesinleştirmenin 466 sayılı Kanun uyarınca açılacak tazminat davaları yönünden hüküm ifade etmeyeceği, temyiz konusu davanın ise beraat hükümlerinin kesinleştirilmiş sayıldığı 11.02.1993 tarihinden itibaren on yıllık süre geçtikten sonra 09.01.2012 tarihinde açılması karşısında, beraat hükümlerinin anılan dava yönünden kesinleştirilmiş sayıldığı tarihten itibaren on yıl içinde açılmayan tazminat davasının süresinde açılmaması nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemekle,
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 30.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.