Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/4977 Esas 2018/4886 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4977
Karar No: 2018/4886
Karar Tarihi: 03.07.2018

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/4977 Esas 2018/4886 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, eşinin yeğeni olan mağdureyi, babasının izni ve isteğiyle alıp evine götürmekte iken cinsel istismar eylemini gerçekleştirdiği suçlamasıyla yargılanmış ve mahkumiyetle sonuçlanmıştır. Ancak, cinsel istismarın organ veya sair cisim sokulması suretiyle gerçekleştiğine dair kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp eylemin basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu belirtilmiştir. Mağdurenin samimi beyanları ile vücudunda darp izleri olduğuna ilişkin adli rapor dikkate alındığında, eylemin cebirle işlendiği anlaşılan sanık hakkında temel cezada koşulların oluştuğu halde arttırım yapılmadığı ve 103/3. maddesinin uygulanmadığı belirtilmiştir. Bu sebeplerle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 103/1. maddesi (Basit cinsel istismar)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 103/3. maddesi (Korumaya veya gözetim yükümlülüğüne aykırı davranış sonucu çocuğun cinsel istismarı)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 103/4. maddesi (Cebir, tehdit veya hile kullanarak cinsel istismar)
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 8/1. madd
14. Ceza Dairesi         2018/4977 E.  ,  2018/4886 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Adli Tıp ... İhtisas Kurulunun 28.02.2011 günlü raporu ile mağdurenin yapılan cinsel muayenesinde halen bakire olduğu ve ereksiyon halindeki penis ve benzeri cesamette bir cismin duhulü ile kızlık zarının yırtılacağının bildirilmesi karşısında, eylemin organ veya sair cisim sokulması suretiyle gerçekleştiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmayıp mevcut haliyle eylemin çocuğun basit cinsel istismarı suçunu düzenleyen 5237 sayılı TCK"nın 103/1. maddesi kapsamında kaldığı gözetilerek hüküm kurulması yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan hüküm kurulması,
    Eşinin yeğeni olan mağdureyi, babasının izni ve isteğiyle alıp evine götürmekte iken cinsel istismar eylemini gerçekleştiren sanığın mağdure üzerinde koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunduğu halde hakkında TCK"nın 103/3. maddesinin uygulanmaması,
    Mağdurenin soruşturma evresindeki samimi görülen beyanları ile vücudunda darp izlerinin olduğuna ilişkin adli rapor içeriği nazara alındığında eylemi cebirle işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmedilen temel cezada koşulları oluştuğu halde TCK"nın 103/4. maddesi ile arttırım yapılmayarak sonuç cezanın eksik tayini,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 03.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.