11. Hukuk Dairesi 2018/3658 E. , 2018/6412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/02/2015 tarih ve 2014/55-2015/8 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını, kredi bedelini ödeyememesi üzerine davalı banka tarafından müvekkil hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkilin icra dosyası borcunu ödemek üzere davalı bankaya başvurduğunu, davalı banka tarafından müvekkiline bildirilen toplam 20.148,92 TL"yi ödediğini ve davalı bankanın müvekkiline icra dosyasına gerekli bilginin verileceğini ancak ayrıca icra dosyasına tahsil harcını yatırmasını tahsil harcının ödenmesinin ardından icra dosyasının resmen kapatılacağının bildirdiğini, müvekkilinin ... İcra Müdürlüğü"nün bildirmiş olduğu haricen tahsil harcını 22.07.2014 tarihinde ödenmesi üzerine aynı gün 22.07.2014 tarihinde dosyanın kapatılarak işlemden kaldırıldığını, müvekkilinin 10/09/2014 tarihinde davalı bankaya davalı bankada bulunan hesabına 29.08.2014 tarihinde yatan 130.438,00 TL"yi çekmek üzere gittiğinde 09.09.2014 tarihinde hesabında bulunan paradan 8.729,10 TL"nin davalı banka tarafından çekilerek icra takibine mahsuben haksız ve hukuka aykırı olarak çekildiğini öğrendiğini, müvekkilinin davalı bankaya 20.148,92 TL"yi ödediğini, davalı bankanın da 22.07.2014 tarihinde alacağını haricen tahsil ettiğini beyan ederek icra dosyasının resmen kapatılmış olmasına rağmen 09.09.2014 tarihinde icra takibine mahsuben 8.729,10 TL tahsil ederek mükerrer tahsilat yaptığını ve sebepsiz zenginleştiğini, davalı bankaya 8.729,10 TL"nin müvekkiline iade edilmesi hususunda çekilen ihtara da cevap vermediğini ileri sürerek 8.729,10 TL"nin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı yanın taraflarına gönderdiği ihtarname içeriğinde taraflarına tanınan 7 gün içinde davacının hesabına iadeyi yaptıklarını, savunarak husumet yokluğu nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın davalı tarafa göndermiş olduğu ihtarname ile verilen yedi günlük sürenin son günü olan 22.09.2014 tarihinde dava açılmış olmakla dava tarihi itibariyle davalı tarafın davaya konu alacağın faizi bakımından temerrüde düşmediği, davacı vekilinin 02.12.2014 havale tarihli dilekçesi ile asıl alacak iade edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini isteyerek dosyadaki alacağın faizinden feragat etmiş olduğu, davanın açıldığı tarih itibariyle sebepsiz zenginleşen davalı taraf karşısında davacı tarafın davasında haklı olduğu gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17/10/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Açılan dava bankacılık işlemlerinden kaynaklanan davalı bankanın davacıdan fazladan tahsil ettiği iddia edilen alacağını iadesine ilişkindir.
Davalının, davacıdan fazla para tahsil ettiği hususu taraflarca da kabul edilmekte olup tartışmasızdır. Fazladan tahsil edilen paranın iadesi için davacının, davalı bankaya ... Noterliği aracılığıyla 12/09/2014 tarih ve 00002167 yevmiye no"lu ihtarname çekerek paranın 7 gün içinde iadesini istemiş, davalı bankada 7. günde parayı davacıya iade etmiştir. Davacı vekili vekaletnamesindeki yetkiye dayanarak faiz talebinden feragat ettiğini, asıl alacağın da ödendiğini davanın konusuz kaldığını bildirmiştir.
Davacı taraf muaccel olan alacağını tahsil etmek için ihtar çekmeden dava açma hakkına sahip olmakla beraber yukarıda belirtildiği gibi alacağın tahsili için davalı bankaya ihtar çekerek 7 gün süre verdiği ve bu süre dolmadan dava açmakla, TMK 2. maddesi gereğince hakkın kötüye kullanımı niteliğine uygun düşecek şekilde davrandığını, 7 günlük süre içinde davalı bankanın da parayı iade ettiği anlaşılmakla; davalı banka aleyhine hükmedilen vekalet ücreti de yargılama giderleri yönünden hükmün bozulması gerektiği düşüncesinde olmakla, hükmün onanması yönünde görüş belirten sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım.