Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/13986 Esas 2015/1184 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, yönetim kayyımı atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davaya konu taşınmazların tapu kaydında 1/6"şar hisse sahibi olan ... 31.01.1955 tarihinde öldüğü, mirasçılarından ... olma ... TC. No"lu ... veya mirasçılarına ulaşmanın mümkün olmadığı, nüfus kayıtlarının araştırılmasından da bir sonuç elde edilemediği gerekçesiyle 3561 sayılı Yasanının 2. ve Türk Medeni Kanunu"nun 427. maddesine göre taşınmazın yönetimi için kayyım atanmasını talep etmiş, mahkemece tapu kaydının incelenmesinde ... ile ilgili herhangi bir kayda rastlanılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dava 3561 sayılı Yasanının 2. ve Türk Medeni Kanunu"nun 427. maddesine göre yönetim kayyımı atanmasına ilişkindir. Dosyada mevcut 26.12.2006 tarihli İstanbul 6 Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2006/423 E. 2006/1479 K. Sayılı veraset ilamından ... kızı ... 1955 tarihinde vefat ettiği ve yine dosyada mevcut tapu kayıtlarından dava konusu taşınmazların paydaşı olduğu anlaşılmaktadır. Tapu kaydında... olma ... TC. No"lu ... ait taşınmaz payı gözükmese de vefat tarihi itibariyle mirasçılar hak sahibi olup, veraset ilami ile de ... mirasçılığı belirlendiğine göre davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.