Esas No: 2006/7967
Karar No: 2007/692
Karar Tarihi: 13.02.2007
Elatmanın Önlenmesi - Hapis Hakkı - Menkul Rehni - Tapusuz Taşınmazın Rehni - Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2006/7967 Esas 2007/692 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2006/7967 E., 2007/692 K.
8. Hukuk Dairesi 2006/7967 E., 2007/692 K.
- ELATMANIN ÖNLENMESİ
- HAPİS HAKKI
- MENKUL REHNİ
- TAPUSUZ TAŞINMAZIN REHNİ
- 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 762 ]
- 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 939 ]
- 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 949 ]
- 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 950 ]
"İçtihat Metni"
Niyazi ile Dursun aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının kabulüne dair (Yığılca Sulh Hukuk Hakimliği)"nden verilen 25.11.2005 gün ve 109/145 sayılı hükmıün Yargıtay"ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dasya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, verilen borç para karşılığında davalı tarafça bir parça tapusuz taşınmazın vekil edenine rehin olarak bırakıldığını, borcun süresinde ödenmemesine karşım taşınmazdan yararlanmasını sürdürdüğünü açıklayarak davalının elatmasının önlenilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Dursun resmi şekilde yapılmayan rehin sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davacının taşınmazın ürünlerini toplamak suretiyle alacağını tahsil ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, rehin sözleşmesi ve taşınmazın teslimi ile zilyetliğin davacıya geçtiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı tarafından temiyiz edilmiştir.
Tapusuz taşınmazlar, satış ve devir bakımından TMK"nın 762 ve devamı maddelerinde düzenlenen taşınır mal hükmündedir. TMK"nın 939/1. maddesi hükmüne göre, taşınır mallar ancak zilyetliğin alacaklıya devri suretiyle rehnedilir, teslim koşulu yerine getirilmedikçe rehin kurulmuş sayılmaz. Yine TMK"nın 949. maddesinde borcun ödenmemesi halinde taşınırın mülkiyetinin alacaklıya geçmesini öngören sözleşme hükmünün geçersiz olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanunun 950. maddesi hükmüne göre ise, alacaklı, borçluya ait olup onun rızasıyla zilyedi bulunduğu taşınırı, borç ödeninceye kadar hapsedebilir, borcun ödenmesine kadar alacaklı nesneyi elinde tutabilir, borçluya onları geri vermekten kaçınabilir.
Somut olayda; davacı vekili 25.05.1995 tarihli "Gayrimenkul Rehin Senedi" başlıklı sözleşme ile 45.000.000 TL alacağı karşılığında dava konusu tapusuz taşınmazın vekil edenine rehin olarak bırakıldığını, senette belirtilen tarihlerde borcun ödenmemesi durumunda mülkiyetin alacaklıya geçeceğinin kararlaştırıldığını, borcun 9 yıl geçmesine rağmen ödenmediğini, ancak davalının taşınmazı geri almak istediğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur.
Davacı vekili, dava dilekçesi ile mülkiyet iddiasında da bulunmuş ise de, az yukarıda açıklandığı gibi taşınır mallarda rehin zilyetliğin teslimi ile kurulur. Borcun ödenmemesi durumunda, alacaklının hapis hakkı vardır. Ancak mülkiyetin geçişine ilişkin anlaşma hükümsüzdür.
Davacı vekili, dava dilekçesinde zilyetlik nedenine de dayanmış olup, gayrimenkul rehin senedine konu borcun da ödenmediği anlaşılmış bulunduğuna göre, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün (ONANMASINA), 13.02.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.