Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/3006 Esas 2017/451 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3006
Karar No: 2017/451
Karar Tarihi: 23.01.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/3006 Esas 2017/451 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Olayın öncesinden senet iadesi hususunda husumet bulunan sanık ile katılan arasında bir tartışma yaşanmıştır. Sanığın elinde öldürücü niteliği olan bıçak bulunmasına rağmen eylemine devam etmeyip katılanın yaralanmalarından birinin hayati tehlike arzetmemesi nedeniyle, sanığın eylemi adam öldürmeye teşebbüs suçu kapsamında değildir. Ancak sanık hakkında yapılan ceza tayini ve eksik ceza tayini nedeniyle karar bozulmuştur. Kararın düzeltilmesi ile TCK'nin 86/1, 3-e,87/1-d-son maddeleri ile tayin olunan 5 yıl hapis cezasından TCK'nin 29. maddesi ile 1/4 oranında indirim yapılırken 3 yıl 9 ay yerine 3 yıl 8 ay hapis cezası, TCK'nin 62. maddesi ile 1/6 oranında indirim yapılırken 3 yıl 1 ay 15 gün yerine 3 yıl 20 gün hapis cezası şeklinde olacaktır. Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi ile ilgili bazı hükümlerini iptal ettiği ancak bu hususun infaz aşamasında dikkate alınabileceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nin 53. maddesi
- TCK'nin 86/1, 3-e,87/1-d-son maddeleri
- TCK'nin 29. maddesi
- TCK'nin 62. maddesi
- 5237 sayılı TCK
3. Ceza Dairesi         2016/3006 E.  ,  2017/451 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanık ile katılan arasında olay öncesinden senet iadesi hususunda husumet bulunmakta ise de, olay günü katılanın sanığın bulunduğu yere kendisinin gelmesi ile tartışmanın başlaması, sanığın elinde öldürücü niteliğe sahip bıçak bulunmasına rağmen sanığın eylemine devam etmemesi, katılanın bıçak darbesi ile oluşan iki yaralanmasından birinin kolunda bulunduğu ve hayati tehlike arzetmediği dikkate alındığında, sanığın eyleminin adam öldürmeye teşebbüs suçu kapsamında kalmadığı anlaşılmakla, mahkemenin kabul ve uygulamasında isabetsizlik görülmemekle tebliğnamenin bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır.
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas-2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 3-e,87/1-d-son maddeleri ile tayin olunan 5 yıl hapis cezasından TCK"nin 29. maddesi ile 1/4 oranında indirim yapılırken 3 yıl 9 ay yerine 3 yıl 8 ay hapis cezası bulunması ve TCK"nin 62. maddesi ile 1/6 oranında indirim yapılırken 3 yıl 1 ay 15 gün yerine 3 yıl 20 gün hapis cezası bulunması suretiyle eksik ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılama gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesi gereğince hüküm fıkrasının TCK"nin 29. maddesine ilişkin kısmından "3 yıl 8 ay " ibaresinin çıkartılarak yerine " 3 yıl 9 ay" ibaresinin ve TCK"nin 62. maddesine ilişkin kısımdan " 3 yıl 20 gün " ibaresinin çıkartılarak yerine "3 yıl 1 ay 15 gün" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.