Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13471 Esas 2019/8732 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13471
Karar No: 2019/8732
Karar Tarihi: 04.12.2019

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13471 Esas 2019/8732 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, silahla yaralanma sonucu polis merkezine başvururken sahte isim kullanarak ifadesini vermiştir. Bu nedenle, sanık resmi belgede yalan beyan suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, kararda eksik araştırma ve inceleme yapılarak karar verildiği belirtilerek hüküm bozulmuştur. Kanun maddelerine göre; sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar yoksunluğun süreceği, altsoyu dışında kalanlar yönünden ise hapis cezasının infaz tamamlanana kadar devam edeceği gözetilmediği ve uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak da TCK’nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki \"velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan\" yoksunluğun süresi, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi ile ilgili uygulamanın Anayasa Mahkemesi kararıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiği ve hükmün bozulmasına karar verildiği belirtilmiştir.

11. Ceza Dairesi 2017/13471 E. , 2019/8732 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz nedenlerinin reddine; ancak:
Sanık ..."nın silahla yaralanma sonucu müşteki olarak polis merkezine müracaat ederek ismini ... olarak beyan edip bu isimle ifadesinin alındığı ve sanığın bu şekilde resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu işlediğinin kabul edildiği olayda; sanığın suça konu olay sebebi ile müşteki ..."nın kimlik bilgilerini kullanarak karakola müracatına ilişkin ifade tutanakları, rapor ve diğer belgelerin denetime olanak sağlayacak şekilde asılları veya onaylı örneklerinin dosya arasına alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Kabule göre;
a)TCK’nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemesi, yasaya aykırı,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 04.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.