13. Hukuk Dairesi 2016/4900 E. , 2017/5920 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, kendisi aleyhine, ... Savunma Bakanlığının, ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu 2014/23 esas sayılı dosyasında kendisini vekil olarak temsil etmesi amacı ile davalıyı vekil tayin ettiğini ancak yaptığı araştırmada vekil olan davalının açabileceği bir karşı davanın veya ek davanın olmadığını anlayınca, gerçekleşmesi mümkün olmayan taahhütler karşılığında kendisinden aşırıya kaçan maddi talepleri olduğunu düşündüğü, davalıyı azlettiğini, azlin haklı olduğunu, bu nedenle davalı vekilin vekalet ücretine hak kazanmadığını iddia ederek borçlu olmadığının tespitini ve % 20 oranında davalının inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
Davalı, azlin haksız olduğunu ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın Tüketici Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı, gerçekleşmesi mümkün olmayan taahhütlerde bulunan davalı vekilini haklı azlettiği bu nedenle vekalet ücretini hak kazanmadığı iddia ederek,borçlu olmadığının tespiti amacıyla eldeki davayı açmıştır. Davacı kendisi aleyhine ... Savunma Bakanlığının açtığı alacak davasında davayı takip etmesi için davalı avukata vekalet vermiş olup, işin özü itibariyle mesleki faaliyet kapsamında olduğundan, 6502 sayılı yasada tanımlanan tüketici sıfatını taşımamaktadır. Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı , Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"da tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda genel mahkemeler görevlidir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese bile re"sen gözetilmesi gerekir. Buna göre mahkemece, asliye hukuk mahkemesi görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.