19. Hukuk Dairesi 2015/13609 E. , 2016/4197 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : ... Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 10/03/2015
NUMARASI : 2014/548-2015/121
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 02.08.2011 tarihli Genel Factoring Sözleşmesinin imzalandığını, diğer davalıların sözleşmede davalı şirkete müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, faktoring işlemlerinden kaynaklanan borcun vadesinde ödenmemesi üzerine 28.01.2013 tarihinde keşide edilen ihtarname ile kat edilen hesaba ait 186.028,70 TL ana para ve ferilerinin ödenmesinin istendiğini, ancak talep edilen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalıların icra dosyasına sundukları itiraz dilekçesinde 61.983,00 TL borcu kabul ederek fazlaya ilişkin miktar ile kabul edilen bu tutara işleyecek yıllık %35 faiz oranına itiraz ettiklerini, müvekkilinin dava tarihi itibariyle asıl alacak tutarının 57.638,70 TL olduğunu, bu nedenle davalıların borca kısmi itirazlarının yerinde olmadığını, ancak itiraz edilen alacak miktarı yönünden dava açmadıklarını, taraflar arasında imzalanan faktoring sözleşmesinin 67. maddesinde temerrüt halinde yıllık faiz oranının %35 olarak uygulanacağının kararlaştırıldığını, dolayısıyla davalıların faiz oranına ilişkin itirazlarının haksız olduğunu ileri sürerek, davalıların faiz oranına yaptıkları itirazlarının iptaline, icra takibi ile dava tarihi arasında davalıların 20.262,24 TL faiz borcu olduğunun tespitine ve 57.638,70 TL"lik asıl alacağa yıllık %35 faiz işletilmesi yönünde karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, faktoring sözleşmesinin 67. maddesinin bulunduğu sayfada müvekkillerinin imzasının bulunmadığını, faiz oranı ile ilgili bilgi de verilmediğini, dolayısıyla takipteki faiz oranının fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda, dava tarihine kadar işlemiş faiz miktarının tespitine yönelik talep bakımından, icra takibinde, takip tarihine kadar işlemiş faiz talebi bulunmadığı, dolayısıyla bu husustaki tespit isteminin reddi gerektiği, ancak 57.638,70 TL asıl alacağa uygulanması gereken faiz oranının yıllık %35 olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, icra takibine konu alacağın faiz oranına ilişkin yapılan itiraza karşı açılmış itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının takip tarihinden dava tarihine kadar geçen süre için işlemiş faizin tespiti isteminde hukuki yararı bulunmadığı gibi mahkemece, icra takibinde istenilen faiz oranı kabul edilerek takibin yıllık %35 oranındaki faiz miktarı ile devamına karar verildiğinden, davada reddedilen kısım bulunmadığına göre, yapılan yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesi ve davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 08/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.