Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değilse de,
Borçlu şirketler vekili takibe konu çeke mahsuben ödeme yaptıklarını, borçlu olmadıklarını ileri sürerek, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe itiraz etmişlerdir. Alacaklı vekili ise belirtilen ödemelerin takip dışı çek ve kıymetli senetlerle ilgili olduğunu takibe konu senetle de ilgili olduğunu takibe konu çeke ilişkin bir ödeme yapılmadığını bildirmiştir.
Borçlu vekillerince ileri sürülen 5.10.2006 tarihli 0441 nolu tahsilat mektubunun fotokopisinin üst kısmında el yazımı ile "35725,00 YTL bedelli çeke mahsuben ödenen çek no: 0545235" cümleciği yazılı olup, mahkemece bu husus alacaklıya sorulup açıklattırıldıktan ve gerektiğinde bilirkişiye de başvurulmak suretiyle anılan ödemenin takibe konu çeke mahsuben yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, çeke açık atıf olmadığından bahisle borca itirazın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22/05/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.