Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/10120 Esas 2017/313 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10120
Karar No: 2017/313
Karar Tarihi: 19.01.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/10120 Esas 2017/313 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, müştekiye sahte çek gönderdiği iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiştir. İddiaya göre sanık, müştekiye mal aldığı karşılığında çek vereceğini söylemiş ancak çek vermemiştir. Sanığın yanındaki kişi, soruşturma aşamasında çek getirmediğini söylese de mahkeme aşamasında sanığın talimatıyla çek getirip götürdüğünü belirtmiştir. Bilirkişi raporunda çekte sanığın imzasına rastlanmamıştır. Mahkeme, sanığın hukuki durumunu tam olarak belirlemek için tanıkların yeniden dinlenmesi gerektiğini belirtmiş ancak eksik araştırma ile karar verildiği için karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 53. maddesi: Kendi suçunu veya başkasının suçunu ihbar etme yükümlülüğü.
- TCK'nın 58/7. maddesi: Tekerrürde ceza artırımı ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanması.
- 5320 sayılı Yasa, Madde 8/1: İstinaf başvuruları.

21. Ceza Dairesi 2016/10120 E. , 2017/313 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

I- Sanık hakkında aldığı mal karşılığı ... aracılığıyla müştekiye sahte çek gönderdiği iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında, sanığın yargılamanın başından beri müştekiden nakit karşılığında mal aldığını, çek vermediğini savunması, sanığın yanında çalışan ...’in soruşturma aşamasında kimseye çek götürmediğini, ...’a da çeki vermediğini beyan etmesine rağmen mahkeme aşamasında getir götür işlerini yaptığını, sanığın talimatıyla çek getirip götürdüğünü ancak hangi çek olduğunu bilmediğini söylemesi, mahkemece alınan bilirkişi raporunda sanığın çekte herhangi bir imza ve yazısına rastlanmadığı, ön yüzündeki yazıların ... elinden çıktığının belirtilmiş olması, sanığın mal karşılığı nakit parayı ... aracılığıyla gönderdiğine dair beyanının olmaması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için, ...’in cezai sorumluluğunun doğması ihtimaline binaen tanıklıktan çekinme hakkı hatırlatılarak çekin ön yüzündeki yazıların kendisine ait çıkması ile soruşturma ve kovuşturma beyanları arasındaki kısmi çelişkinin giderilmesi hususunda yeniden dinlenilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
II- Kabul ve uygulamaya göre de;
1-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasının dikkate alınmaması,
2- Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nun 58/7. maddesi gereğince mükerrirler hakkındaki infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca BOZULMASINA, tekerrür uygulanmasından kaynaklanan kazanılmış hakların saklı tutulmasına, 19.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.