Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/5186 Esas 2019/5096 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5186
Karar No: 2019/5096
Karar Tarihi: 11.07.2019

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/5186 Esas 2019/5096 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararında, sanığın 25.11.2014 tarihli uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyeti hakkında karar verilmiştir. Ancak, sanığa 06.11.2014 tarihinde soruşturma aşamasında kollukça alınan ifadesinin belirtilen adrese değil adres kayıt sisteminde bulunan yere tebligat yapıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, sanığın suçu, ertelenen başka bir kamu davası nedeniyle hala açılmamıştı ve sanık hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durdurulması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, karar BOZULMUŞTUR.
Kanun maddeleri şunlardır:
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi: Tebligatın bilinen en son adrese yapılması gerektiğini belirtir.
- Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi: Tebligatın yapılamaması durumunda adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen en son adres olarak kabul edilmesini öngörür.

10. Ceza Dairesi 2017/5186 E. , 2019/5096 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
7201 sayılı Tebligat Kanununun 10. maddesine göre, tebligatın bilinen en son adrese yapılması gerekir. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır. Buna göre, 12.03.2014 tarihli eylem nedeniyle verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa 06.11.2014 tarihinde soruşturma aşamasında kollukça alınan ifadesinde belirttiği adresine tebliğe çıkarılması yerine sanığın adres kayıt sisteminde bulunan adresine 06.11.2014 tarihinde tebliğ imkansızlığı nedeniyle Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğe çıkarıldığı anlaşıldığından; 06.11.2014 tarihindeki tebligatın usulsüz olması karşısında, bu tarihten sonra sanığın 25.11.2014 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemini, 09.10.2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla sanık hakkında, kovuşturma şartı gerçekleşmemesi nedeniyle kamu davasının durmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 11/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.