Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6689
Karar No: 2014/4861
Karar Tarihi: 10.07.2014

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/6689 Esas 2014/4861 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, alacağın tahsili için başvurulan icra takibine haksız itiraz etmiş, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsili istenmiştir. Mahkeme, sözleşme konusu işin eksiksiz yapıldığını ve hakedilen işçilik bedelinin ödenmediğini belirlemiş, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme kararında, davacının çekle yapılan ödeme kadar alacağı olduğu ancak çekin başka bir hukuki ilişki nedeniyle verildiğinin ispat yükünün davacıya ait olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, alacağın miktarının bilirkişi raporuyla belirlendiği durumlarda borçlunun takibe itirazında haksız bulunması kabul edilemeyeceği vurgulanmıştır. Bu sebeple, kararın bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. Uyuşmazlık eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmıştır.
Kanun maddeleri:
- Medeni Kanunun 6. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddesi
- İcra İflas Kanununun 67/II. maddesi
15. Hukuk Dairesi         2013/6689 E.  ,  2014/4861 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Çubuk Asliye Hukuk Hakimliği
    Tarihi :26.09.2013
    Numarası :2011/450-2013/372


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, davada sözleşme konusu işin eksiksiz yapılıp, teslim edilmesine rağmen hakedilen işçilik bedelinin ödenmediği, Çubuk Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/38 Değişik iş sayılı delil tespit raporu ile yapılan işin işçilik bedelinin sözleşme birim fiyatlarıyla 10.894,70 TL olarak belirlendiği, bu miktar alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine de haksız itiraz edildiği ileri sürülerek itirazın iptâli, takibin devamı ve %40"dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının tahsili istenmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

    2-Davalı cevabında, iş bedelinin 6.000,00 TL"lik kısmını peyderpey nakit olarak elden, 4.500,00 TL"lik kısmını da Akbank Çubuk Şubesi"ne ait 20.08.2010 keşide tarihli çekle ödediğini savunmuştur. Davacı cevaba cevabında nakit olarak yapıldığı iddia olunan ödemeleri inkâr etmiş, çekle yapılan ödemeyi ise kabul etmiş, ancak bu çekin başka bir hukuki ilişki nedeniyle verildiğini ileri sürmüştür. Çek, 20.08.2010 keşide tarihini taşımakta olup sözleşme tarihinden sonra verildiğinden sözleşme konusu işlere mahsuben verildiğinin kabulü gerekir. Çekin başka bir hukuki ilişki nedeniyle verildiğini ispat yükü, MK"nın 6. ve HMK"nın 190. maddesi uyarınca davacı yükleniciye aittir. Davacı, çekin başka bir hukuki ilişki nedeniyle verildiğine dair yazılı belge ibraz edememiştir. Davacı dava dilekçesinin deliller bölümünde açıkça “yemin” deliline dayandığından davacıya bu hakkını kullanıp kullanmayacağı hatırlatılarak sonucuna göre 4.500,00 TL"lik ödemenin davacı alacağından mahsup edilip edilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerekirken, ispat yükünün ters çevrilerek davalıya yemin hakkının hatırlatılması ve davacının eda ettiği usulsüz ve geçersiz yemine göre davanın sonuçlandırılması yerinde olmamıştır.
    Diğer yandan, İİK"nın 67/II. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına karar verilebilmesi için takibe itiraz eden borçlunun itirazında haksız olması gerekir. Alacağın varlığının ve miktarının bilirkişi raporuyla belirlendiği hallerde alacağın likid olduğu ve borçlunun takibe itirazında haksız bulunduğu kabul edilemez. Somut olayda, alacak miktarı likid olmayıp bilirkişi raporuyla belirlendiğinden koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatının reddi yerine kabulü de doğru olmamıştır.
    Açıklanan nedenlerle kararın bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 10.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi