Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10236
Karar No: 2018/6853
Karar Tarihi: 13.09.2018

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10236 Esas 2018/6853 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2016/10236 E.  ,  2018/6853 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 E., 2014/202 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nin “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği ve bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olduğu da gözetilerek açıklanan ilkeler doğrultusunda somut olayda; sanığın iş ilişkisi nedeniyle tanıdığı katılan ..."den paraya ihtiyacı olması sebebiyle hatır çeki talep ettiği, katılan ..."in 10.04.2011 tarih ve 0001422 seri nolu, 10.05.2011 tarih ve 0001423 seri nolu, 30.05.2011 tarih ve 0001424 seri nolu, 15.06.2011 tarih ve 0001425 seri nolu olmak üzere toplam dört adet çeki hazırladığı, ancak katılanın

    firmasına ait aracın kaza yaptığı haberinin gelmesi üzerine çekleri imzalamadan iş yerinden acilen ayrıldığı ve sanığın bu çekleri katılanın rızası olmaksızın aldığı, sanığın bu çeklerden 10.05.2011 tarih ve 0001423 seri nolu çeki Kadir Çetiner"e verdiği, çekin bankaya ibrazı ile çekteki imzanın keşideciye ait olmadığının tespit edildiği ve bu nedenle sanık hakkında Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 28.10.2011 tarih, 2011/11292 Esas sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı, Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2011/739 Esas sayılı dava dosyasında yargılanan sanık hakkında Mahkemenin 20.11.2012 tarih, 2012/1118 Karar sayılı kararı ile resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve bu kararın 11.12.2012 tarihinde kesinleştiği, temyiz incelememize konu 30.05.2011 tarih ve 0001424 seri nolu, 15.06.2011 tarih ve 0001425 seri nolu çeklerin ise 20.06.2011 tarihinde katılan ... tarafından bankaya ibrazında imzanın keşideciye ait olmadığının belirlendiği, her iki çekin de kesinleşen mahkumiyete konu davaya ilişkin iddianame tarihinden önce sahte olarak düzenlenerek katılanlara verildiği ve her iki davaya ilişkin suç tarihleri arasındaki zaman aralığı göz önünde bulundurulduğunda atılı suçun zincirleme olarak işlendiğinin anlaşılması karşısında; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.03.2016 gün ve 2014/847 Esas, 2016/123 Karar ilamında belirtildiği üzere, zincirleme suça dâhil olan bir suçtan bu durum gözetilmeksizin mahkûmiyet kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise, zincirleme suça konu ikinci suçla ilgili olarak mahkemece; kesinleşen hükme konu eylem de gözönüne alınarak zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle yeni bir hüküm kurulup, kesinleşen hükümdeki sonuç cezanın mahsubu suretiyle karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi