18. Ceza Dairesi 2019/6280 E. , 2019/12868 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan sanıklar ... ve ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/1-4, 119/1-c ve 62/1. maddeleri gereğince ayrı ayrı 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına dair Batman 5. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 23/01/2018 tarihli ve 2017/122 esas, 2018/64 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın, 03/05/2019 gün ve 43986 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Dosya aslının, sanıklar ile birlikte mahkumiyetine karar verilen diğer sanık ... yönünden temyiz incelemesi nedeniyle Yargıtayda olduğu bildirildiğinden onaylı suret üzerinden yapılan incelemede;
Sanıkların olay günü saat 10:00 sıralarında müştekinin ahırına girerek ona ait bir adet ineği almaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinde, sanıklar hakkında konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan mahkumiyetlerine karar verilmiş ise de, suça konu ineğin çalındığı yerin müştekiye ait ikametin müştemilatı niteliğinde olmadığı anlaşıldığından unsurları itibariyle oluşmayan atılı suçtan sanıklar hakkında beraat kararı yerine yazılı şekilde mahkûmiyetlerine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı CMK"nın 280. maddesinde; "(1) Bölge Adliye Mahkemesi, dosyayı ve dosyayla birlikte sunulmuş olan delilleri inceledikten sonra;
a) İlk derece mahkemesinin kararında usule veya esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delillerde veya işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğunu saptadığında istinaf başvurusunun esastan reddine, 303. maddenin birinci fıkrasının a, c, d, e, f, g ve h bentlerinde yer alan ihlallerin varlığı hâlinde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine,
b) (Ek: 20/7/2017-7035/15 md.) Cumhuriyet Savcısı"nın istinaf yoluna başvurma nedenine uygun olarak mahkumiyete konu suç için kanunda yazılı cezanın en alt derecesinin uygulanmasını uygun görmesi hâlinde, hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine,
c) (Ek: 20/7/2017-7035/15 md.) Olayın daha fazla araştırılmasına ihtiyaç duyulmadan davanın reddine karar verilmesi veya güvenlik tedbirlerine ilişkin hatalı kararın düzeltilmesi gereken hâllerde hukuka aykırılığın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine,
d) İlk derece mahkemesinin kararında 289. maddenin birinci fıkrasının g ve h bentleri hariç diğer bentlerinde belirtilen bir hukuka aykırılık nedeninin bulunması hâlinde hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere hükmü bozulan ilk derece mahkemesine veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği diğer bir ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
e) Diğer hâllerde, gerekli tedbirleri aldıktan sonra davanın yeniden görülmesine ve duruşma hazırlığı işlemlerine başlanmasına,
Karar verir.
(2) (Ek: 18/6/2014-6545/77 md.) Duruşma sonunda bölge adliye mahkemesi istinaf başvurusunu esastan reddeder veya ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurar.
(3) (Ek: 20/7/2017-7035/15 md.) Birinci ve ikinci fıkra uyarınca verilen kararların sanık lehine olması hâlinde, bu hususların istinaf isteminde bulunmamış olan diğer sanıklara da uygulanma olanağı varsa bu sanıklar da istinaf isteminde bulunmuşçasına verilen kararlardan yararlanırlar." hükümlerine yer verilmiştir.
Maddenin uygulanabilmesi için
- Birden fazla sanığın aynı suçu işlemiş olması,
- Aynı mahkemede yargılanıp aynı ilamla mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
- Hükmün temyiz edilebilir nitelikte olması,
- Kanuna muhalefet edilmesi nedenine dayalı bozma kararının, sanıkların lehine olması, gerekir.
Bozma kararının, hükmü temyiz etmeyen sanığa sirayet ettirilmesi için bu hususun açıkça bozma kararında belirtilmesine ya da sanığın talep etmesine gerek yoktur. Mahkemenin kendiliğinden anılan düzenlemenin gereğini yerine getirmesi mümkündür.
İnceleme konusu somut olayda; konut dokunulmazlığını ihlal suçundan sanıklar ..., ... ve ... hakkında kamu davası açıldığı, sanıkların aynı mahkemede yargılanıp birlikte TCK"nın 116/4. maddesi uyarınca mahkum oldukları, hükümlerin istinaf kanun yoluna tabi olduğu, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6.Ceza Dairesi"nin 28/11/2018 tarih 2018/657 esas ve 2018/2371 sayılı kararı ile sanık ... hakkında kurulan hükmün, “Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçu nedeniyle ilk derece mahkemesince mahkumiyet hükmü kurulmuş ise de; tensip kararı ile müştekinin ahırının evinin müştemilatı niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi için yazılan müzekkereye verilen cevapta, müştemilat niteliğinde olmadığının anlaşıldığı” gerekçesiyle istinaf talebinde bulunan sanık ... yönünden beraat kararı verildiği, diğer sanıklar ... ve ... hakkında ise süresinde istinaf talebinde bulunulmaması nedeniyle verilen hükümlerin kesinleştirildiği anlaşılmaktadır.
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6.Ceza Dairesi"nin 28/11/2018 tarih 2018/657 esas ve 2018/2371 sayılı kararı ile suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat kararının, aynı suçu sanık ... ile birlikte işleyen sanıklar ... ve ..."in hukuki durumlarını da etkilemesi nedeniyle, süresinde istinaf talebinde bulunmayan sanıkların yasal şartları oluştuğundan 5271 sayılı CMK"nın 280/3. maddesi gereğince, sanık ... hakkında verilen beraat kararının sirayet ettirilmesi suretiyle mahallinde yargılamaya devam edilebilecektir.
İncelenen dosyada, yasaya aykırılığı, hükmün kesinleşmesini ve infazını engelleyen usule ilişkin yasal düzenleme mevcut iken, bu yolun kullanımına başvurulmaksızın, olağanüstü yasa yolu olan kanun yararına bozma yoluna gidilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın düzenlediği tebliğnamedeki düşünce farklı gerekçeyle yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi koşullarını taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE, 24/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.