Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/6506 Esas 2014/4842 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6506
Karar No: 2014/4842
Karar Tarihi: 09.07.2014

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/6506 Esas 2014/4842 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davanın konusu, bir inşaat yapım sözleşmesi ve sözleşmeden kaynaklanan 2.000 TL bakiye iş bedelinin tahsil edilmesidir. Sözleşme, davalı inşaat firması ve davacı ile dava dışı bir kişi arasında imzalanmış olup, adi ortaklık bulunmaktadır. Adi ortaklık tüzel kişiliği bulunmadığı için davacının tek başına dava açma yetkisi yoktur. Diğer adi ortağın dava açmaya muvafakat etmesi ya da davaya katılması gereklidir. Davacıya bu konuda kesin süre verilmeden işin esasına girilerek verilen hüküm bozulmuştur.
4721 sayılı Medeni Kanunun 702. maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanununun 388, 530 ve 534. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) md. 50, 114/1-d ve 115/1, 2. maddeleri uyarınca davacının taraf ehliyeti konusunda yeterli araştırma yapılması, davanın adi ortaklık tarafından açılması gerektiği ve diğer adi ortağın muvafakatı veya katılımı sağlanamazsa davanın usulden reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
15. Hukuk Dairesi         2013/6506 E.  ,  2014/4842 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Fethiye 1. Asliye Hukuk Hakimliği
    Tarihi : 10.05.2012
    Numarası : 1999/281-2012/242

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davada, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 2.000,00 TL bakiye iş bedelinin tahsili istenmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık, 18.08.1997 tarihli “K. İnşaat Yapım Sözleşmesi” başlıklı eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dosyada fotokopisi bulunan sözleşme tarafların kabulünde olup, içeriğine ve sözleşme altındaki imzalara yönelik bir itiraz bulunmamaktadır. Sözleşme incelendiğinde, sözleşmeyi, davalı E.. Y.."ın iş sahibi sıfatıyla, davacı M.. K.. ile dava dışı S. K."ın da yüklenici sıfatıyla imzaladıkları ve yükleniciler arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Adî ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından ve elbirliği mülkiyeti kurallarına tabi olduğundan davanın adî ortaklığı oluşturan tüm ortaklar tarafından birlikte açılması gerekir (4721 sayılı MK.md.702, 818 sayılı BK.md.388, 530, 534). Adi ortaklar davada mecburi dava arkadaşı durumunda olup, tek başlarına taraf ehliyetleri bulunmamaktadır (6100 sayılı HMK. md. 50). Taraf ehliyeti dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında hakim tarafından kendiliğinden araştırılması gerektiği gibi, taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilir. Dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için davacıya kesin süre verilmesi gerekir (6100 sayılı HMK md. 114/1-d, 115/1, 2). Adi ortaklığı oluşturan tüm ortaklarca birlikte dava açılmadığı taktirde, diğer ortakların davaya katılmaları sağlanmak ya da muvafakatları alınmak suretiyle taraf teşkilinin sağlanması ve bu suretle dava şartı noksanlığının giderilmesi gerekir. Davaya muvafakat verilmesi; noterlikte muvafakatname düzenletilmesi, mahkemeye dilekçe verilmesi, hakim huzurunda beyanda bulunulması vs. suretlerle sağlanabilir.
    O halde mahkemece yapılacak iş; davacı adi ortağın tek başına dava açamayacağını dikkate alarak, diğer adi ortak S. K."ın açılan davaya muvafakat ettiğine dair muvafakatname sunması için davacıya kesin süre vermek, verilen sürede muvafakatname sunulursa ya da adı geçen adi ortak mahkemeye dilekçe vererek veya hakim huzurunda beyanda bulunarak davaya muvafakat ettiğini bildirirse dava şartı noksanlığı giderilmiş
    olacağından işin esasını incelemek, tüm delilleri birlikte değerlendirerek ulaşılan sonuca göre davanın esası hakkında hüküm kurmak, diğer adi ortağın davaya katılımı veya muvafakatı sağlanamazsa HMK"nın 114/1.d ve115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle davayı usulden reddetmek olmalıdır. Mahkemece değinilen hususlar üzerinde durulmadan ve dava şartı noksanlığının giderilmesi için davacıya kesin süre verilmeden işin esasının incelenerek yazılı şekilde davanın kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 09.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.