Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Davanın Reddi

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında açılan davanın reddine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İstanbul II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 09/06/2006 tarih, 368 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli taşınmazda yapılan denetimler sonunda düzenlen 17/07/2012 tarihli yapı tatil tutanağında, yapının çatı örtüsünün kaldırılıp yükseltilerek çatı arası meskenin tam kata dönüştürüldüğünün, 23/07/2012 tarihli yapı tespit tutanağında doğrama takma ve sıva çalışmalarına devam edildiğinin, 26/07/2012 tarihli yapı tespit tutanağında çatının yükseltildiğinin, duvar yapıldığının, çatının tam kata çevrildiğinin ve inşai çalışmalara devam edildiğinin tespit edildiği, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 21/12/2012 tarih ve 2012/68709 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında, “tescilli taşınmazda izinsiz olarak inşaat işleri yapıldığı, bu inşaat faaliyeti kapsamında taşınmazın çatı katının kaldırılarak tam kata dönüştürüldüğü” eylemlerine ilişkin olarak sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığı, anılan mahkemece yapılan yargılama sonunda atılı suçtan sanığın beraatine ilişkin 19/12/2013 tarihli hükmün, Dairemizin 07/03/2016 tarih, 2014/21871 Esas, 2016/3363 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu,
Tescilli taşınmaza ilişkin olarak düzenlenen 02/05/2013 tarihli yapı tespit tutanağında, çatı parapet duvarlarının örüldüğünün, 28/05/2013 tarihli yapı tespit tutanağında ise, bölücü duvar imalatlarının tamamlandığının, pencere doğramalarının takıldığının, iç mekan bölücü duvarlarda sıva işi yapıldığının, ön ve arka cephede bulunan teras perapet duvarları örüldüğünün tespit edildiği, 28/05/2013 tarihli tespite ilişkin olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 08/07/2014 tarih ve 2014/33691 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan incelemeye esas davanın açıldığı, İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, suça konu taşınmazla ilgili İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesine açılmış olan davanın aynı konuda, aynı yere ilişkin ve aynı sanık hakkında olduğu, aynı tespitleri içerdiği, 08/07/2014 tarihli iddianame ile açılan davanın mükerrer olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmakla,
08/07/2014 tarih ve 2014/33691 Esas sayılı iddianamede, 17/07/2012, 23/07/2012 ve 26/07/2012 tarihli tutanaklarda yer almayan, bölücü duvar imalatlarının tamamlanması, pencere doğramalarının takılması, iç mekan bölücü duvarlarda sıva işi yapılması, ön ve arka cephede bulunan teras perapet duvarlarının örülmesi eylemlerinin yer aldığı, bu itibarla İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davaya ilişkin eylemler ile incelemeye esas dosyadaki eylemlerin birbirinden farklı olduğu gözetilerek, sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile davanın reddine dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.