13. Hukuk Dairesi 2017/10053 E. , 2020/5426 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla ... Asliye Hukuk Mahkemesince 2012/139 esas 2017/376 karar sayılı davanın reddine yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"nin 2017/799-2017/846 karar sayılı kararının süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, ... ilçesi ... Mahallesi 114 ada 21 parsel sayılı(yeni 313 ada 21 parsel) taşınmazın önceki maliki ... ile taşınmaz üzerine kaba inşaat halinde 21 daire yapımı konusunda inşaat sözleşmesi yaptıklarını, memur olması sebebiyle bu hususta yazılı bir sözleşme düzenlenmediğini, inşaat 9. kata ulaştığında arsa sahibi ..."ün taşınmazı ... ..."ya devrettiğini, daha sonra ..."nın da davalı ..."ya devrettiğini, davalıya yapılan devirden sonra inşaatın 12 kat ve toplam 21 daire olarak kendisi tarafından tamamlandığını, davalının 3. kattaki 5 dairenin tapusunu kendisine verdiği vekaletname ile satıp, parasını aldığı kişilere devrettiğini, kalan 16 dairenin tapusunun ise arsanın en son maliki sıfatı ile davalı tarafından daire bedellerinin tamamı alınmak suretiyle tapuda devredildiğini, ancak davalının daire maliklerinden tahsil ettiği bu bedelden 170.000,00 TL"yi kendisine vermesi gerektiği halde vermediğini beyan ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan olan 170.000,00 TL alacağının ilk aşamada 50.000,00 TL"lik kısmının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının iddialarının doğru olmadığını, davacı ile ilk toprak sahibi arasındaki inşaat sözleşmesi ile bir ilgisinin bulunmadığını, kardeşi ... ..."ya bedelini ödemek kaydı ile dava konusu binanın mülkiyetini satın aldığını, daha sonra kardeşinin talimatı üzerine 5 adet dairenin satımı için davacıya vekaletname verdiğini, davacının 5 daireyi satarak parasını aldığını, daha sonra davacının kalan 16 daireyi haricen başkalarına sattığını öğrendiğini, daire alan kişilerin rica ve tehditleri üzerine söz konusu daireleri, kendi parasını kurtarabilmek için daire alan kişilere devrettiğini, asıl kendisinin davacıdan alacaklı olduğunu, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, alacağın miktarı itibariyle tanıkla ispatın mümkün olmadığını, tanık dinlenmesine muvafakat etmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş; davacı, tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi"nce de; ""davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine," karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davacı tarafça temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
SONUÇ: Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacının yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 23,00 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ... Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, 29/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.