Abaküs Yazılım
Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2015/1036
Karar No: 2021/1055
Karar Tarihi: 04.11.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1036 Esas 2021/1055 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1036 Esas
KARAR NO : 2021/1055

DAVA : Yönetici Azli, Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/11/2015
BİRLEŞEN DAVA

(BİRLEŞEN BAKIRKÖY 6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2017/236 ESAS, 2017/408 KARAR SAYILI DOSYASI)

BİRLEŞEN DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 09/03/2017

BİRLEŞEN DAVA

(BİRLEŞEN BAKIRKÖY 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2021/642 ESAS, 2021/1035 KARAR SAYILI DOSYASI)

BİRLEŞEN DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 06/08/2021
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan asıl ve birleşen davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalının 2006 yılında % 50'şer hisse sahibi ve münferit imza yetkili müdür olarak ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şirketini kurduklarını, şirket ortağı ve yetkili müdürü müvekkilinin Fethiye/MUĞLA'da, diğer ortak ve yetkili müdür davalının ise Bayburt'ta yerleşik olduğunu, şirketin Bayburt'taki işletmesinde yaklaşık 950 ila 1.000 civarında büyükbaş hayvan mevcut olarak faaliyete başladığını, işletmede hayvanlardan elde edilen et ve süt ürünlerinin işletildiğini, Bayburt'taki işletmeyi Bayburt'ta yerleşik olması nedeniyle davalı ...'ın fiili olarak idare ettiğini müvekkilinin, davalının 1000 civarındaki büyükbaş hayvanı şirket ortaklar kurulu kararı olmaksızın sattığı, işletmeyi de üçüncü kişilere kiraya verdiği gibi duyumlar alması nedeniyle yerinde inceleme yapmak isteyen müvekkilinin davalı tarafından engellendiğini, işletmedeki hayvan sayısı, gelir gider durumu hakkında müvekkiline hiçbir bilgi de verilmediğini, şirket merkezi olan ... Cd. ... İş Merkezi No:... Kat: ... D... Zeytinburnu/İSTANBUL adresinin ise aynı zamanda davalının kardeşi ...'ın ofisi olup, şirket defterlerinin bu adresinde bulunduğunu, ... mali müşavir olduğundan şirketin resmi ortağı olmasa da davalı üzerinden şirket hesap ve defterlerini kontrol ederek şirketle ilgili kararlara etki ettiğini, şirketin ticari faaiyeti, kar ve zararı , demirbaşları hakkında müvekkiline bilgi verilmediğini, müvekkilinin şirket ortağı ve müdürü olmasına karşın hiçbir şekilde şirket faaliyetlerine katılamadığını ve şirket hakkında bilgilendirilmediğini, şirketin ana sermayesinin azaltıldığını, malvarlığının ortaklar kurulu kararı olmaksızın devredildiğini, şirket adına ödeme alınmadığı veya şirketin malvarlığının azaltıldığı ve davacı müvekkili ile şirketin zarara uğratıldığını, davalı ... şirkete karşı özen ve bağlılık yükümlülüklerini ihlal etmiş olup, şirketin ana malvarlığını kardeşinin sahip olduğu ... firmasına devrettiğini, devir bedeli şirketin kasasına girmediği gibi şirket devredilen malvarlığının rayiç karşılığının da alınmadığını ileri sürerek şirketin malvarlığının korunması için dava sonuçlanıncaya kadar davalının şirketi temsil ve ilzam yetkisinin tedbiren kaldırılmasına ve sınırlanmasına, şirketin .... Köyü Bayburt'taki işletmesinde bulunan hayvan sayısı, işletmenin mevcut durumu, faaliyetine devam edip etmediği, üçüncü kişiye kiraya verilip verilmediği, kar ya da zarar durumu gibi hususların bilirkişi marifetiyle tespitine, yine şirketin ... Cd. ... İş Merkezi No: ... Kat: .. D... Zeytinburnu/İSTANBUL adresindeki merkezinde şirket defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak rapor alınmasına, her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davalı ... 'ın müdürlükten azline, temsil ve yönetim yetkisinin kaldırılmasına, davalı tarafından verilen zarara karşılık şimdilik 10.000,- TL nin ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili birleşen davada dava dilekçesinde; davacı ile davalı ...'ın 2006 yılında % 50'şer hisse sahibi ve her ikisi de münferiden temsil yetkisine sahip müdür olarak ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şirketini kurduklarını, şirket ortağı ve yetkili müdürü müvekkilinin Fethiye/MUĞLA'da, diğer ortak ve yetkili müdür davalı ...'nin ise Bayburt'ta yerleşik olduğunu, şirketin Bayburt'taki işletmesinde yaklaşık 950 ila 1.000 civarında büyükbaş hayvan mevcut olarak faaliyete başladığını, işletmede hayvanlardan elde edilen et ve süt ürünlerinin işletildiğini, Bayburt'taki işletmeyi Bayburt'ta yerleşik olması nedeniyle davalı ...'ın idare ettiğini, ancak davalının usulsüz işlemleri nedeniyle şirketi zarara uğratması sebebiyle Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası ile ...'a karşı tedbir talepli olarak yönetici sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davası ve yönetici azli davası açtıklarını, işbu dosyada davalı ...'ın yanında müdahale talebinde bulunan davalı ...'ın müdahale dilekçesinde ...'a ait olan hisselerin gerçekte kendisine ait olduğunu, ... şirketinin bankalardaki borcuna kefil olduğunu, yönetim ve kâr payı konusunda yetkililerin kendisine ait olduğunu, ortağı olduğu ... şirketinin banka kredilerine de kefil olduğunu, şirketin yem ihtiyacının davalı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Hay. Tar. Ür. Paz. San Tic. Ltd. Şirketi tarafından karşılandığını, söz konusu şirketin ... şirketine takip yapması üzerine hayvanların piyasa fiyatı üzerinden ... şirketine satıldığını ve hayvanların bakımı için işletmenin diğer davalı şirkete kiraya verildiğini, şirket defterlerinin ve kayıtlarının kendisine ait ... şirketinde bulunduğunu, resmi olarak yetkili olan ...'ın aslında hiçbir yetkisinin olmadığını, ... şirketine ait tüm yetkilerin kendisi tarafından kullanıldığını ikrar ettiğini ve Türk Ticaret Kanunu ile Türk Borçlar Kanunu uyarınca şirketi zarara uğrattığını kabul etmiş olduğunu, şirketin halen borçlu durumda olduğunu, davalı ... şirketinin davalı ... tarafından Bayburt ili merkezinde ablasının eşi olan ... ve ...'a 2011 yılında kurdurulduğunu, gerçekte şirket sahibinin ise ... olduğunu, ... şirketinin tüm malvarlığının hileli işlemler ile bu şirkete aktarıldıktan sonra önce ... şirketinin merkezinin davalının işyerinin bulunduğu adrese taşındığını ve sonrasında şirketin tüm hisselerinin ...'a devredildiğini, ... şirketinin malvarlığını ve işletmesini haksız şekilde satan ve paraya çeviren şirketi borçlandıran ve davalı ... üzerinden şirketi yönettiğini kabul eden davalı ...'ın tüzel kişilik perdesinin aralanması yoluyla Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu ile Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde sorumlu olduğunu, huzurdaki davanın sebep ve konusunun Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası ile bağlantılı olduğunu ileri sürerek dosyanın Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Paz. San.ve Tic.Ltd.Şti.'nin ana sermayesinin azaltıldığı, amacın gerçekleşmesi için sahip olduğu mal varlığının ortaklar kurulu kararı olmaksızın devredildiği, şirket adına ödeme alınmadığı veya şirketin mal varlığının azaltıldığı, işlemi yapan davalı ... ile birlikte müdürlük yetkisini kullandığını, şirketin gerçek yöneticisi olduğunu ve tüzel kişilik perdesinin arkasına saklandığını kabul ve ikrar eden davalı ...'dan ve haksız rekabette bulunan ...'dan ayrıca davalıların birlikte kurduğu ve ... şirketinin mal varlığının, binden fazla büyükbaş hayvanı ve işletmesini devraldığı, ... şirketiyle haksız rekabet eden davalı ... şirketinden davacıya ve şirkete verilen zarara karşılık bilirkişilerce yapılacak inceleme sonrası artırılmak üzere şimdilik 5.000,00- TL'nin ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı müvekkiline ödenmesine, yine davalı ...'ın haksız rekabette bulunması nedeniyle şirkete verdiği zarardan dolayı şimdilik 5.000,00 TL'nin ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacı iddialarının tamamiyle yersiz ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili ile davacının ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd Şirketinin eşit oranda (yüzde elli) ortak ve münferiden yetkili müdürleri olduğunu, ancak davacı ...’a ait hisselerin gerçekte oğlu ...’ a ait olduğunu, davacı tarafın ısrarla ...’un ... şirketindeki ortaklığını gizleme çabasında olduğunu, ... şirketinin batma noktasına gelmesinin tamamen ...’un kötü niyetli eylem ve kararlarından kaynaklandığını, amacının ise şirketi çalışamaz duruma getirerek, şirket hisselerini yok pahasına ele geçirmek olduğunu, müvekkilinin şirket müdürlüğü yapmış olduğu süre boyunca, görevini sadakatle ve şirketin menfaatlerini gözeterek yerine getirdiğini, şirkete ait hayvanların satışının şirket borçlarından dolayı icra takibi ve haciz işlemleri sonucunda gerçekleştiğini, ... Şirketinin banka kredileri ve ... ile ...’ın sağladığı borçla kurulduğunu, ... ve ... ve ortağı oldukları ... Ltd. Şti.'nin kredi veren bankalar nezdinde kefil olduğunu, 2013 yılı Haziran ayından itibaren ...'un şirketin borçlarını ödemeye yanaşmadığını, bu nedenle kredi temin edilemediğini, bu dönemde şirkete ot ve yem temin eden ... firmasının da yem vermeyi kesmesinden sonra müvekkilinin akrabalarına ait ot ve yem üretimi yapan diğer davalı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Hay. Tarım Ür. Paz. San. Tic. Ltd. Şti.’nden ot ve yem alınmaya başlandığını, ... şirketinin alacaklarının tahsili amacıyla İstanbul .... İcra Müdürlüğünün ... Esas nolu dosyası üzerinden 1.244.140,97 TL alacak için icra takibi başlatıldığını, çiftlikteki hayvanların haczedildiğini, satış aşamasına gelindiğinde ise tarafların anlaşmaları üzerine piyasa fiyatları üzerinden hayvanların müvekkili şirket tarafından satın alındığını, bu satış işleminde müvekkiline yüklenebilecek herhangi bir kusur, hukuka aykırılık yada zarar söz konusu olmadığını, ... şirketinin tesisi bulunmadığından ... şirketine ait tesislerin aylık 10.000,00- TL bedel karşılığı personeliyle birlikte bu firmaya kiralandığını, böylece elde edilen kira geliriyle şirketin borçlarının bir kısmının daha ödendiğini, müvekkilinin ... şirketini devir alması suretiyle ortağı olduğu ... şirketine karşı haksız rekabete giriştiğine ilişkin davacı iddialarının asılsız olduğunu, 2011 yılında kurulmuş olan ... şirketinin kurulduğundan beri ... şirketi ile cari hesap ilişkisi içinde olduğunu, esas faaliyet olarak et ve yem üretimi ticareti yaptığını, ... şirketinin 2014 yılı Temmuz ayında hayvanlarını sattığını ve bu tarih itibariyle fiilen ticari faaliyetini sonlandırdığını, müvekkilinin ... şirketinin hisselerini ise Ekim 2015 tarihinde devraldığını, dolayısı ile davacının ortağı olduğu ... şirketinin faaliyet konusuyla iştigal etmeyen müvekkili hakkında haksız rekabet yaptığından bahsedilemeyeceğini, ... şirketine ait olan gayrimenkullerin, davacı ... ve ... hakkındaki yağma eyleminden kaynaklanan hukuka aykırılığı ve cezai sorumluluğu bertaraf edebilmek için ... şirketi hisselerinin bir kısmını mafyaya devrettiğini, bilahare davacı ve mafyanın şirket tesislerini üçüncü şahıslara satmak için harekete geçtiklerini, bu durum karşısında ... şirketi yetkilisinin gayrimenkulleri koruyabilmek amacıyla düzenlenen bir protokolle, hisseleri müvekkili ... A.Ş.'ne devretmek suretiyle güvence altına aldığını, bu devir işleminden sonra ... şirketinin hisselerinin ... şirketinin de ortağı olan ... tarafından devralındığını, davacının gerek Bakırköy .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... Esas sayılı dosyasında gerekse birleşen dosyada ileri sürdüğü iddiaları ve isnat ettiği hukuka aykırılıkların tamamının davacı tarafından yapılan şikayetle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı .... Soruşturma dosyasına konu edildiğini, Savcılık soruşturmasında .... Karar nosu ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Hay. Tar. Ürün. Paz. San. Tic. A.Ş vekili cevap dilekçesinde; müvekkil şirketin 2011 yılında ... ve ... tarafından kurulduğunu, şirketin sadece ot ve yem üretimi, alım- satımı yapmakta olduğunu, fiilen et ve süt üretimi yapmadığını, müvekkili şirketin 2011 tarihinden beri ... Et ve Süt Ürünleri Ltd. Şti. ile ticari ilişkisi bulunduğunu, ... şirketinin ortakları arasındaki ihtilaftan ve karşılıklı ihtarlardan dolayı bankalar nezdinde kredi kullanma imkanı kalmadığından, şirketin daha önce ... Yem’ den temin edilen yem ihtiyacının 2013- 2014 yılları arasında müvekkili ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Hay. Tarım Ür. Paz. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından temin edildiğini, aynı dönemde taraflar arasında oluşan cari hesaptan dolayı alacaklarının tahsili amacıyla İstanbul .... İcra Müdürlüğünün .... Esas sayılı dosyasıyla 1.244.140,97-TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, yapılan haciz işlemi sonucunda, çiftlikteki hayvanların müvekkili şirket tarafından haczedilerek satış aşamasında müvekkili ile borçlu ... şirketinin anlaşmaları sonucu piyasa fiyatı üzerinden harici şekilde müvekkili şirkete satıldığını, satış işleminden sonra müvekkilinin kendine ait tesisi bulunmadığından ... şirketine ait tesisin aylık 10.000,00-TL bedel karşılığı kiralandığını, davacı ... ile oğlu ... hakkında Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığıının .... sayılı soruşturma dosyasıyla devam eden yağma eylemi nedeniyle cezai sorumluluğu bertaraf edebilmek için, ... şirketi hisselerinin bir kısmının devredildiğini, davacı ile şirketin bir kısım hisselerini devralan mafya grubunun şirket tesislerini üçüncü şahıslara satmak için harekete geçtiklerini, bu durum karşısında ... şirketi yetkilisinin gayrimenkulleri koruyabilmek amacıyla düzenlenen bir protokolle, hisseleri müvekkili şirkete devretmek suretiyle hisseleri güvence altına aldığını, bu devir işleminden sonra, müvekkili şirketin ortaklık yapısının değiştiğini ve hisselerin ... şirketinin de ortağı olan ... tarafından devralındığını, buradan da anlaşıldığı üzere gayrimenkullerin devrindeki amacın şirketin malvarlığını eksiltmek ya da mal kaçırmak olmadığını, müvekkili şirketin halen ... firmasından, 175.527,65-TL alacaklı olduğunu, dolayısıyla davacının (dava dilekçesinde açıkca ileri sürmemiş olsa bile) müvekkili şirket ile ortağı oldukları ... şirketinin cari hesap ilişkisine yönelik itiraz ve iddialarının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin davacının ortağı olduğu ... şirketi ile haksız rekabet içinde bulunduğu iddiasının tamamen uydurma olduğunu, ... şirketinin süt inekçiliği yapmak üzere kurulduğunu, aktif olduğu dönem boyunca sadece bu faaliyette bulunduğunu, müvekkili şirketin ise sahip olduğu kiraladığı tarım arazilerinde ot ve yem üretimi ve ticareti yaptığını, faaliyet süresi boyunca sadece icra alacağına karşılık ... şirketinin hayvanlarını satın aldığını, Temmuz 2014 tarihinde bir yıl süreyle bu hayvanların bakımını yaparak bilahare sattığını, müvekkili şirketin hisselerinin aynı zamanda ... şirketi ortağı olan ... tarafından 14 Ekim 2015 tarihinde devralındığını, dolayısıyla, davacının haksız rekabete ilişkin iddialarının asılsız olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı ...'a dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi ibraz etmediğinden davayı inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Asıl ve birleşen dava; yönetici azli, Yönetici sorumluluğu haksız rekabetten kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/05/2017 tarihli ... Esas, ... Karar sayılı kararı ile mahkememiz dosyasının birleştirilmesine karar verildiği, dosyasının gönderildiği ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görülmüştür.
Sicil kayıtlarının incelenmesinde; .... sicil nolu ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Hayvancılık Tarım Ürünleri Pazarlama Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin ... Cad. ... Sokak No:... ... İş Merkezi K:... D:... Merter-Güngören/İstanbul adresinde sicilde kain olduğu, 27/07/2015 tarihinde kurulduğu, şirket yetkilisinin ... olduğu, ... sicil nolu ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin .. Cad. ... İş Merkezi No:.. K: ... D:.. Zeytinburnu/İstanbul adresinde sicilde kain olduğu, 02/06/2006 tarihinde kurulduğ anlaşılmıştır.
Asıl davada; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalının haklı sebeple yöneticilikten azli koşullarının oluşup oluşmadığı, şirketi ve diğer ortak olan davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı, zarar var ise miktarının tespitinden kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Birleşen davada; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalıların şirketi ve diğer ortak olan davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı, zarar var ise miktarının tespiti, ayrıca haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise haksız rekabetten kaynaklanan zarar miktarının tespiti hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Asıl davada; dava dilekçesinin ... Mevkii Merkez/BAYBURT adresine bizzat davalının imzasına tebliğ edildiği, davalının .... Cad. ... İş Merkezi No: ... Kat: ... D... Zeytinburnu/İSTANBUL adresine ise dava dilekçesiyle ön incelemeye hazırlık tutanağının 01/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin mahkememize hitaben verdiği 16/12/2015 tarihli dilekçesi ile süre uzatım talebinde bulunduğu, mahkememizin 16/12/2015 tarihli heyet ara kararı ile talep yasal süresinde olmadığından cevap süresinin uzatılması talebinin reddine karar verildiği, dava dilekçesinin davalıya tebliğine ilişkin her iki tebligatın tebliğ tarihleri dikkate alındığında süre uzatım talebinin süresinde olmadığı gibi davalı vekilince cevap dilekçesi ibraz edilmediği, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, kayıtların CD içinde gönderildiği dökümlerinin alınarak dosyaya konulmuş olduğu, davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin mahkememiz heyetince değerlendirilerek tensip zaptının (13). bendinde açıklanan nedenlerle talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
Zeytinburnu, Beşiktaş, Bayrampaşa, Yalova, Bayburt Trafik Tescil Şube Müdürlüklerine yazılan müzekkerelere cevap geldiği, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının ... soruşturma sayılı dosyasında ... karar numarası ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına yazılan müzekkereye cevap verildiği, ... Soruşturma sayılı dosyanın soruşturmasının devam ettiğinin bildirildiği, Bayburt Tapu Müdürlüğünden istenen taşınmazların tedavüllü tapu kayıtlarının gönderilmiş olduğu, davalı ...'dan birleşen dava yönünden vekaletname ibraz edilmediği, davacı vekilinin davalı şirkete ait taşınmazlar üzerine tedbir konulmasına ilişkin 21/08/2017 tarihli dilekçe ile ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu görülmüştür.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının ... soruşturma sayılı dosyası Uyap üzerinden celp edilmiştir.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının ... sayılı soruşturma dosyasının incelenmesinde; müştekisi ..., şüphelileri ..., ..., suç tarihi ve yerinin 2015 İstanbul/Bakırköy olduğu, 15/05/2017 tarihli ... sayılı karar ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Bayburt Asliye Ticaret Hukuk Mahkemesinin ... Talimat Dosyası ile, ... E. Sayılı dosyasına sunulmak üzere 13.05.2016 tarihinde düzenlenen Bilirkişi Heyeti Raporunda; bilirkişiden işletmede hayvan bulunup bulunmadığı, var ise hayvan sayısının tespiti istenmiş olup, yapılan keşif sonucunda Sağmal Ahır olarak belirtilen 240 başlıklı hayvanlar için kullanılan alanlar olduğu, fakat içerisinde hiçbir canlı hayvan bulunmadığının tespit edildiği, istenen diğer bir konu; işletmenin mevcut durumu, ... SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ ŞTİ.’nin burada faaliyetine devam edip etmediği, işletmenin 3. Kişiye kiraya verilip verilmediği hususu olup, 110 dönüm, 110.000-metrekare arsa üzerine kurulu şirketin mevcut durumun tespiti için bu alan dahilinde bulunan işletmeye ait bütün bölümlerin gezilip fotoğraflandığı, işletmenin hazır bulunduğu, ancak ticari herhangi bir faaliyette bulunmadığı, ... Süt Ürünleri Tic. Ltd. Şti çalışanı ...’a sorulduğu, Şirket Ana merkezi: 2 katlı bir bina olduğu, Şirketin 1. Katı Yönetim Birimi, 2. Katı ise misafirhaneden oluşmakta olduğu, şirket ana merkezi olarak belirtilen yerin 1.Katı Ofis-Büro şeklinde dizayn edilmiş olup içerisinde: demirbaş niteliğinde büro tesis makine ve cihazları bulunmakta olduğu, bunların; 2 ad büro masası, 1 konuk masası, 2 ad bilgisayar, 2 ad kamera, 1 ad kapalı kasa,fax-fotokopi makinası. Evrak dolabı -evrak dosyaları (yazışmalar, muhasebe, resmi evraklarla ilgi olmayan irtibat evraları), büro dışında mutfak olarak ayrılan bölmede 1 ad mutfak dolabı, 1 ad buzdolabı ve ufak tefek mutfak araç ve gereçleri bulunmakta olduğu, diğer bir hususun şirket bünyesinde bulunan demirbaşların tespitinin olduğu, demirbaşların tespiti hususunda bütün bölümlerin ayrı ayrı gezilip buradaki demirbaşların tespitinin yapıldığı ve tespiti yapıaln demirbaşlara raporun ... Şirket bünyesinde bulunan demirbaşların tespiti kısmında ayrıntılı olaral yer verildiği, keşif sırasında şirket merkez binasında yetkili kişi olduğunu ifade eden ...’ın beyanına göre: işletmenin 2014 yılında ... Süt Tic. Ltd. Şti.’ne kiraya verildiğini, 2015 Haziran tarihine kadar ... Süt Tic. Ltd. Şti. tarafından faaliyetine devam ettiği, fakat Haziran ayından itibaren ... Süt Tic. Ltd. Şti.’nin faaliyetini durdurduğu ve hayvanların buradan çıkartıldığı, Ayrıca ... Süt ve Süt Ürünleri Tic. Ltd. Şti. firmasına ait ticari defter ve belgelerin İstanbul’da bulunduğu, tesiste defter kayıt ve belgelerin bulunmadığı, tesis bünyesinde yukarıda belirtilen demirbaş, tesis makine ve cihazların varolduğu ... isimli çalışana da sorularak tespit edildiği hususları ifade edilmiştir.
17.02.2020 tarihli raporda; Dava dışı “... Süt ve Et Ürünleri Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.” tüzel kişisi unvan değişikliği yapmış “... Süt ve Et Ürünleri Gıda Hayvancılık Tarım Ürünleri Pazar Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi” unvanını aldığı, dava dışı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait Hayvan İşletmesinden 2013-2014-2015 yıllarında çıkan 2.279 adet büyükbaş hayvanın piyasa rayiç fiyatının 2015 yılı itibariye 13.144.480,000 TL olduğu, dava dışı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Pazarlama Ltd. Şti.’nin 2013 yılına ait Mizan’da kayıtlı Makine ve teçhizatların toplam bedeli 2.325.085,08 TL olduğu ve Temmuz 2015 (Yİ-ÜFE) ile güncellenerek 2.688.101,89 TL olduğu, 20.12.2019 tarihinde hazirun önünde yapılan incelemeler neticesinde; bahse konu tesisteki yapılan keşif sonucunda; ... Melezi-Dişi 457 adet, ... Melezi-Erkek 145 adet, ... Melezi-Dişi 85 adet ve ... Melezi-Erkek 18 adet olmak üzere toplam 705 adet büyükbaş hayvanın piyasa raviç fiyatının Aralık-2019 tarihi itibariyle 6.412.750,00 TL olduğu, dava konusu ... Köyü/BAYBURT adresinde bulunan işletmede 705 büyükbaş hayvanın Bayburt İl Tarım ve Orman Müdürlüğü kayıtlarından dava dışı ... Motorlu Araçlar Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne kayıtlı olduğu, yapılan inceleme ve tespitler sonucunda 87 adet makine, alet ve teçhizat tespit edilmiş olup, toplam piyasa riyaç değerinin 2.879.600,00 TL olduğu, işletmede bulunan hayvan yemleri ve diğer zirai ürünlerin piyasa rayiç değerinin 205.000,00 TL(ikiyüzbeşbintürklirası) olduğu, dava konusu işletme mahalinde yapılan tespitlerde toplam (a+c+d) piyasa rayiç değerinin 9.427.350 TL (dokuzmilyondörtyüzyirmiyedibinüçyüzellitürklirası) olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Dosyanın yeniden bilirkişiye tevddi ile bilirkişi heyetine şirketler konusunda uzman ve bir mali müşavir bilirkişinin eklenmesine, tarafların rapora olan itirazlarının değerlendirilmesi yanında mevcut rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığından uyuşmazlık konularına değinmediğinden talimat mahkemesince alınan raporlar, bu dosyada alınan değerleme raporları, dosyadaki bütün belge ve kayıtlar bilirkişilerce incelenerek davalının haklı sebeple yöneticilikten azli koşullarının oluşup oluşmadığı, şirketi ve diğer ortak olan davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı, zarar var ise miktarının tespiti ve birleşen dava ... ATM dosyası yönünden de davalıların şirketi ve diğer ortak olan davacıyı zarara uğratıp uğratmadığı, zarar var ise miktarının tespiti, ayrıca haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise haksız rekabetten kaynaklanan zarar miktarının tespiti hususlarında denetime elverişli, gerekçeli rapor düzenlenmesine karar verilmiştir.
Dava dosyasında bulunan asıl dava ve birleşen davaya ilişkin belge ve evraklar, taraflar arasında imzalanan protokol ve sözleşme ile Cumhuriyet Savcılığı dosyası ve dava dışı ... şirketine ait ticari defterler üzerinden yapılan incelemeler ve değerlendirmeler sonucunda; a) Dava dışı ... şirketinin ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu, ancak, şirkete ait yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırılmadığı, b) İşletmedeki süt gelirlerinin, giderlerinin %70-75’ini oluşturan yemin ve %25-30'ini oluşturan elektrik, su, işçilik-sigorta, amortisman, veteriner, makine teçhizat, büro, akar-yakıt vb. gibi maliyet unsurlarını karşıladığı, c) Ortaklara Borçlar hesabının bakiyesinde 2013 ve 2014 yıllarında büyük tutarda azalmanın olduğu, hesabın bakiyesi 2012 yıl sonu itibariyle 5.076.138,65 TL iken 2013 yılı sonu itibariyle 3.294.974,23 TL’ye düştüğü, bu düşüşün nedeninin, 2013 yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesi için 04.02.2016 tarihinde düzeltme beyannamesi verilerek BİLANÇO DEĞERLERİNİN DEĞİŞMESİNDEN DOLAYI DÜZELTME GEREĞİ DUYULMUŞTUR şeklindeki açıklama ile düzeltme beyanname verilmesi ve bu düzeltme beyannamesi ile 4.522.882,25 TL olan Ortaklara Borçlar hesabının bakiyesinin 3.294.974,23 TL’ye düşürülmesi olduğu, 2013 yılı kurumlar vergisi beyannamesine ilişkin olarak verilen düzeltme beyannamesi sonucunda kurumlar vergisi matrahında ve 31.12.2013 bilançosunda diğer kalemlerde herhangi bir değişiklik yapılmadığı, sadece ortaklara borçlar hesabı ile stoklar hesabının 1.227.908,02 TL azaltıldığı, buna bağlı olarak da şirket aktif toplamının 1.227.908,02 TL azaltıldığı, d) Ortaklara Borçlar hesabının bakiyesi 3.157.405,24 TL iken 2015 yılı sonu itibariyle 1.957.405,24 TL’ye düştüğü, ortak ...’a olan borç tutarının 1.200.000,00 TL azaldığı, bu azalışın sebebinin ise 08.05.2015 tarihinde ... ile ... arasında imzalanan ALACAĞIN TEMLİKİ SÖZLEŞMESİ uyarınca temlik eden ...’ın, Muhatap ... şirketi nezdinde doğmuş alacaklarının 1.200.000,00 TL miktarını, fer’ileri ve teminatları ile birlikte karşılıksız olarak temellük eden ...’a gayrikabili rücu olarak devir ve temlik ettiğini kabul beyan ve taahhüt etmesi olduğu, e) ... şirketinin ticari defterlerine göre 30.09.2020 tarihi itibariyle ... şirketinin davalı ...’a olan toplam 14.050.074,37 TL tutarındaki borcunun, 5.902.347.19 TL’sinin ilgili yıllarda TL cinsinden yapılan ödemeler ve TL muhasebe kayıtlarından, 8.147.727,18 TL’lik kısmının ise kur değerlemesinden kaynaklandığı, dolayısıyla ... şirketinin davalı ...’a olan borcunun yarısından fazlasını (yaklaşık % 58’lik kısmını) USD değerleme farkları oluşturduğu, f) ... ile ... şirketi arasında 09.09.2014 tarihinde imzalanan BORÇ SÖZLEŞMESİ, Borç Veren (...) tarafından Borçlu’ya (... şirketi) Amerikan Dolarına (USD) endeksli olarak verilecek borç paralara ilişkin olmasına ve özellikle de bu sözleşmede Borç Verenin banka yoluyla yapacağı ödemeler için TL olarak ödenecek tutarların ödeme tarihi itibariyle TC Merkez Bankası döviz alış kuru ile ABD Dolarına çevrileceği belirtilmesine rağmen, Borç Veren tarafından banka yoluyla yapılan bir ödeme olmayıp temlikname yoluyla edinilen alacak ile danışmanlık ücretleri için de TC Merkez Bankası kurları dikkate alınarak kur değerlemesi yapıldığı, g) Dava dışı ... şirketinin; Aktif toplamının ve özkaynak tutarının 2014 yılından itibaren azalmaya başladığı, yıllar itibariyle yüksek tutarlarda azalma gösterdiği, 2014 yılından itibaren şirket faaliyetleri sonucunda zarar oluştuğu ve sonraki yıllar da bu zarar tutarının süreklilik gösterecek şekilde arttığı, şirketin gelir tablosundaki gelir ve gider kalemleri dikkate alındığında şirketin gayri faal olduğu, gayri faal olan şirketin büyük tutarda zarar etmesinin sebebinin, davalı ... tarafından şirkete USD endeksli olarak verilen TL borçların yıl sonları itibariyle kur değerlemesine tabi tutulması nedeniyle ortaya çıkan kur farkı değerlemesinin olduğu, • Ödenmiş sermayesi 6.000.000,00 TL olan şirketin 2016 yılı sonundan itibaren borca batık durumda olduğu ve 30.09.2020 tarihi itibariyle - 14.429.939,65 TL tutarında borca batıklığının bulunduğu, h) ... şirketininin 2016 ve sonrası dönemlerine ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerindeki tüm bilgilerin 1 TL olarak girildiği, ilgili dönemlere ait bilanço ve gelir tablosu verilerine yer verilmediği, ancak bu yılların kurumlar vergisi beyannamelerine ilişkin olarak herhangi bir düzeltme beyannamesinin verilmediği ve dolayısıyla da şirketin ticari defter, kayıt ve belgeleri ile şirket tarafından ilgili vergi dairesine sunulan beyannamelerin birbirleri ile uyumlu olmadığı, i) ... şirketinden ... şirketine satışı yapılan hayvanlarla ilgili olarak ... şirketi tarafından ... şirketi adına düzenlenen faturalardaki hayvan satışı bedeli toplamı (2.237.310,00 TL+74.942,00 TL) 2.312.252,00 TL ile bilirkişilerce tespit edilen hayvanların satış bedeli 2.733.950,00 TL arasındaki fark olan 421.698,00 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı, j) ... şirketinden ... şirketine yapılan demirbaş ve araç satışları ile 11 adet makina ekipman satışının KDV dahil 456.980,00 TL olarak faturalandırıldığı, ancak ... şirketinden ... şirketine satışı yapılan demirbaş, araç ve makine ekipmanının piyasa rayiç değeri bilirkişilerce 531.000,00 TL olarak tespit edildiğinden fatura bedeli ile piyasa rariç değeri arasındaki fark olan 74.020,00 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı, k) Dava konusu taşınmazlara ilişkin dava dosyası ve keşif mahallinde yapılan incelemeler neticesinde maliki ... ve ... şirketi olan taşınmazların dava tarihi itibariyle takribi serbest piyasa rayiç değerleri toplamı heyetimizdeki teknik bilirkişi tarafından 7.724.260,49 TL olarak tespit edilmiş olup, bilirkişice tespit edilen 7.724.260,49 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı, l) ...’a olan borcun takip edildiği cari hesaba kaydedilen 1.200.000,00 TL’lik alacağın temliki yoluyla edinilen alacak tutarı, 120.000,00 TL’lik danışmanlık gideri alacağı ve 60.000,00 TL’lik ücret gideri alacağı olmak üzere toplam 1.380.000,00 TL’nin USD karşılığı olarak hesaplanan 509.751,13 USD’nin 30.06.2020 tarihindeki USD kuru ile değerlemesi sonucu ortaya çıkan (509.751,13 USD * 6.8422 = 3.487.819,18 TL, 3.487.819,18 TL – 1.380.000,00 TL = 2.107.819,18 TL) 2.107.819,18 TL’lik kur farkı değerlemesi kadar ...’ın alacağının artırıldığı, başka bir ifade ile yapılan bu işlem ile 2.107.819,18 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı, m) Öte yandan, ... şirketinin ticari defterlerine göre 30.09.2020 tarihi itibariyle ... şirketinin davalı ...’a olan toplam 14.050.074,37 TL tutarındaki borcunun, 5.902.347.19 TL’si ilgili yıllarda TL cinsinden yapılan ödemeler ve TL muhasebe kayıtlarından kaynaklandığı, kalan 8.147.727,18 TL’lik kısmı ise kur değerlemesinden kaynaklandığı, bu kapsamda; ... tarafından yapılan ödemelerin TL cinsinden olması hususu dikkate alındığında; yapılan kur değerlemesi nedeniyle şirket giderlerinin toplamda 8.147.727,18 TL kadar artırılmış olduğu ve bu işlem ile 8.147.727,18 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı, n) Yukarıda belirtilen her bir maddeki zararlara göre ... şirketinin uğramış olduğu toplam zararın; ... tarafından yapılan ödemelerin TL cinsinden olması ve yapılan kur değerlemesi nedeniyle şirket giderlerinin toplamda 8.147.727,18 TL kadar artırılmış olması hususu dikkate alındığında toplam 16.367.705,67 TL , ...’a olan borcun takip edildiği cari hesaba kaydedilen 1.200.000,00 TL’lik alacağın temliki yoluyla edinilen alacak tutarı, 120.000,00 TL’lik danışmanlık gideri alacağı ve 60.000,00 TL’lik ücret gideri alacağı olmak üzere toplam 1.380.000,00 TL’nin USD karşılığı olarak hesaplanan 509.751,13 USD’nin 30.06.2020 tarihindeki USD kuru ile değerlemesi sonucu ortaya çıkan 2.107.819,18 TL’lik kur farkı değerlemesinin dikkate alınması durumunda ise toplam 10.327.797,67 TL, olarak hesaplandığı, o) Davalı ...’ın ... şirketinden olan toplamda 14.050.074,37 TL tutarındaki alacağı takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere eğer ... şirketinin uğratılmış olduğu toplam zarar tutarından indirecekse davalının dosya kapsamında sunulan bilgi belge kapsamındaki alacakları düşüldükten sonraki ... şirketinin zararının 2.317.631,30 TL olduğu, ancak, davalının alacağı olan 14.050.074,37 TL düşülmeden hesaplanan şirket zararının ise 16.367.705,67 TL olduğu, davalının takas mahsup taleplerini teşkil eden miktarın usul hukuku yönünden indirilip indirilemeyeceğinin takdirinin mahkemeye ait olduğu; p) 8 Haziran 2006 tarihli, 6573 sayılı TTSG’de yayınlanan ortaklık sözleşmesinde ise ortaklardan ek ödeme talep edilebilmesine dayanak bir düzenlemeye rastlanmadığı, bu bakımdan davalının, davacının şirketin borçlarını kapatmamasından sorumlu olduğu yönündeki iddialarında isabet bulunmadığı; bankalarla girişilen yazışmaların hukuki neticesinin ise davcıya karşı açılabilecek ayrı bir davanın konusunu oluşturacağı hususundaki takdir tamamen mahkemeye ait olduğu; q) ...’un Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na hayvanların tüberküloz olduğu yönündeki şikayetleri, karantina talepleri ve bu şikayetin Tarım İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen 09/06/2014 tarihli belge ile asılsız çıkması olguları kusurlu davranış olarak nitelendirilebilecek ise de, bilirkişi raporuna konu dosyalarda bu yönde açılmış bir karşı dava bulunmaması ve heyetimizde yer alan Sayın mali uzman tarafından “İşletmedeki süt gelirlerinin, giderlerinin %70-75’ini oluşturan yemin ve %25-30'ini oluşturan elektrik, su, işçilik-sigorta, amortisman, veteriner, makine teçhizat, büro, akar-yakıt vb. gibi maliyet unsurlarını karşıladığı” tespiti karşısında ve; hayvan satışı bedeli toplamı 2.312.252,00 TL ile bilirkişilerce tespit edilen hayvanların satış bedeli 2.733.950,00 TL arasındaki 421.698,00 TL’lik farkın oluşması ile ...’un davranışının arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı hususunda takdirin Sayın Mahkeme’ye ait olduğu; Heyetin 26.02.2021 tarihli raporunda haksız rekabet iddiası sebebiyle açılan birleştirilen dava bakımından değerlendirmeler hakkında davacı ve davalı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi neticesinde; bahse konu raporda değiştirilmesi ya da düzeltilmesi gereken bir hususun bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı ... vekili Av. ... 08/09/2021 tarihli dilekçesi ile, belirsiz alacak davası için 16.357.705,67 TL dava değeri artırımı yaptıklarını bildirerek eksik harcı tamamlamıştır.
Mahkememizin ... Esas sayılı dava dosyasındaki 04/11/2021 tarihli duruşma tutanağının (5-b) nolu ara kararı çerçevesinde Birleşen Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/642 Esas sayılı dosyasının bu dosyadan tefrikine, davanın yeni esas numarasında değerlendirilmesine karar verilmiş, yapılan tefrik sonucu mahkememizin ... Esasına kaydı yapılan dava dosyasında duruşmanın 24/02/2022 tarihine talik edildiği anlaşılmıştır.

Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, bilirkişi heyeti kök ve ek raporları, talimat raporu, sicil kaydı, uyuşmazlık konusu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Müdürlerin Sorumluluğu Sebebiyle Tazminat Talebi Bakımından;
Somut olayda Mahkememizde açılan davada taleplerden birincisi limited ortaklık müdürünün sorumluluğuna ilişkin olup, bu konuda, TTK m. 644’te yapılan atıf gereği, anonim ortaklık yöneticilerinin sorumluluğuna ilişkin hükümler uygulanma alanı bulacaktır. TTK m. 644’ün atfı ile limited şirkette de uygulanacak TTK m. 553’te, yöneticilerin kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal etmeleri durumunda doğacak zarardan sorumlulukları düzenlenmiştir.
Limited ortaklıkta –anonim ortaklıktaki yönetim kuruluna karşılık gelen- müdürlere ilişkin yasal düzenlemeler TTK 623-632 arasında yer almakta, pek çok hususta da anonim şirkete ilişkin hükümlere gönderme yapıldığından anonim ortaklığa ilişkin hükümler uygulanmaktadır. Limited ortaklık müdürlerinin kanundan doğan yükümlülüklerinin başında özen ve bağlılık/sadakat yükümlülüğü (TTK 613) yer almaktadır. Bunun yanında müdürlerin tabi olduğu yasaklar kapsamında şirketle işlem yapma yasağı, şirkete borçlanma yasağı ve şirketle rekabet etme yasağı (TTK 613 ve 626) da bulunmaktadır. Müdürlerin yükümlülüklerini yerine getirmemesi veya yasaklara uymaması halinde TTK m. 553 kapsamında sorumlulukları doğar. Yine, limited ortaklık müdürlerinin görev ve yetkileri arasında, ortaklığın üst düzeyde yönetilmesi ve yönetimi; bunlar için gerekli talimatların verilmesi; ortaklık yönetiminin bazı bölümleri kendilerine devredilmiş bulunan kişilerin, kanunlara, ortaklık sözleşmesine, iç tüzüklere (yönergelere) ve talimatlara uygun hareket edip etmediklerinin gözetimi ve ortaklığın borca batık olması halinde durumun mahkemeye bildirilmesi de yer almaktadır (TTK 625/Ia, d ve h).
Kanun koyucu limited ortaklıklarda ortaklıkla müdürün işlem yapma yasağma ilişkin özel bir hüküm getirmemiştir. Durum böyle olmakla birlikte, öğretide TTK 395'teki yönetim kurulu üyelerinin ortaklıkla işlem yapma yasağma ilişkin kural, limited ortaklıklarda da kıyasen uygulanabileceği, aynı sonuca TTK 629/1 ile de varılabileceği kabul edilmektedir. Diğer taraftan TTK 395’in temsile ilişkin bir kural olması ve Kanun koyucu TTK 629/I'de müdürlerin temsil yetkisi bakımından, anonim ortaklık kurallarının uygulanacağını belirtmiş olmasından, bu atfın TTK 395'i de kapsadığı sonucuna varılabileceği kabul edilmektedir. Dolayısıyla hem kıyasen uygulanma hem de TTK 629/I’e göre yapılan atfın TTK 395'i kapsadığı görüşü, limited ortak müdürlerinin de genel kuruldan izin almadan ortaklıkla kendisi veya başkası adına herhangi bir işlem yapamayacağı sonucunu doğurmaktadır (... ...). Aksi halde ortaklık yapılan işlemin batıl olduğunu ileri sürebilir. Buna karşılık diğer taraf böyle bir iddiayı ileri süremez. Bu düzenleme limited ortaklığın zarara uğramasının engellenmesi amacıyla getirilmiştir. Çünkü müdürler, bizzat ortaklıkla işlem yaparak ve örneğin ederinden daha fazlaya mal satarak limited ortaklığı zarara uğratabilirler. Aynca bu açıklamaların sonucu olarak müdürler, bu tür yasak işlemleri kendi hesabına bir üçüncü kişiye de yaptıramaz (...).
Hem şirketle işlem yapma yasağı hem de özen ve sadakat yükümü kapsamında mali uzman bilirkişinin de tespit ettiği, 01.07.2014 tarihli kira sözleşmesi ile 86400 m2 yüzölçümlü taşınmaz üzerinde kurulu 2 adet Sağmal Ahır, 1 adet Sağımhane ve Süt Odası, 2 adet Revir, 1 adet Yönetim Binası, 2 adet Sosyal Tesis, 3 adet Ot ve Yem Odası, 1 Adet Doğumhane, 1 adet kuru dönem ve 3-8 aylık barınağı ve ahırı 1 adet besi ahırı ve 1 adet düve ahırının aylık kira bedelinin 10.000 TL olarak tespit edilmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu bakımdan değerleme uzmanı tarafından hesaplanacak aylık ortalama bedel ile 10.000 TL fark kadar ay bazında şirketin (...) zarara uğratıldığı ve bu zarardan sorumluluğun söz konusu olduğu kanaatine varılmıştır.
Yine bilirkişi heyetinde yer alan mali uzman tarafından, ... tarafından yapılan TL cinsinden ödemelerin muhasebe kayıtlarına TL olarak kaydedilmesine rağmen, kaydedilen TL tutarların USD cinsinden karşılığının ve o tarihteki USD kurunun belirtilmesine bağlı olarak 2015 yılından itibaren yılın son gününde “Kur Değerleme İşlemi” yapılarak, muhasebe fişi açıklamalarında belirtilen USD tutarları yıl sonu USD kuru ile değerlendirilmek suretiyle ortaya çıkan değerleme farklarının bu hesaba alacak kaydı atıldığı, ... şirketinin ticari defterlerine göre 30.09.2020 tarihi itibariyle ... şirketinin davalı ...’a olan toplam 14.050.074,37 TL tutarındaki borcunun, 5.902.347.19 TL’sinin ilgili yıllarda TL cinsinden yapılan ödemeler ve TL muhasebe kayıtlarından, 8.147.727,18 TL’lik kısmının ise kur değerlemesinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Şirketin yönetimi tarafından özen ve sadakat yükümüne ve ayrıca şirketle işlem yapma yasağına aykırı biçimde TL borcuna karşılık döviz borçlandırılması sonucu ticari teamüllere göre yapılacak faizlendirme dışındaki miktarın da şirketin zararını teşkil ettiği ve sorumluluğun doğduğu kanaatine varılmıştır.
Bir diğer zarar kalemi de fiili ortak ve müdürler ... ve ... arasında yaratılan eşit işlem ilkesine aykırı uygulamadan kaynaklanmaktadır. Mali uzman tarafından tespit edildiği üzere, fiili ortak ve yetkili ...’ın kardeşi ortak ve inançlı müdür ...’dan alacağın temliki yoluyla almış olduğu 1.200.000,00 TL tutarındaki cari alacağı için yıl sonları itibariyle kur değerlemesi yapılırken, diğer fiili ortak ...’un cari alacağı için herhangi bir kur değerlemesi yapılmamakta, alacak ticari defter kayıtlarında kayıtlı bedeli ile takip edilmektedir. Bu kapsamda yapılan bu uygulama ile şirketin iki gerçek ortağı arasında şirketten olan cari alacaklarının tespiti ve kaydında farklılıklar yapıldığı, kur değerlemesi farkı kadar ...’ın alacağının diğer ortak alacağına göre fazla hesaplandığı ve kayıtlara alındığı tespit edildiğinden bu miktar bakımından da şirketin zararının ve bu zarardan ötürü sorumluluğun doğduğu, kanaatine varılmıştır.
... ile ... şirketini temsilen ... arasında 09.09.2014 tarihinde imzalanan BORÇ SÖZLEŞMESİ’nin konusu, borç veren (...) tarafından Borçlu’ya (... şirketi) Amerikan Doları (USD) endeksli olarak borç para vermek ve verilen borç paranın verilme şartları ile borç paranın kullanımından dolayı tarafların hak ve yükümlülüklerini tespit etmek olduğu halde, Sayın mali bilirkişi tarafından tespit edildiği üzere, ...’a olan borcun takip edildiği cari hesaba kaydedilen 1.200.000,00 TL’lik alacağın temliki yoluyla edinilen alacak tutarı, 120.000,00 TL’lik danışmanlık gideri alacağı ve 60.000,00 TL’lik ücret gideri alacağı olmak üzere toplam 1.380.000,00 TL’nin USD karşılığı olarak hesaplanan 509.751,13 USD’nin 30.06.2020 tarihindeki USD kuru ile değerlemesi sonucu ortaya çıkan (509.751,13 USD * 6.8422 = 3.487.819,18 TL, 3.487.819,18 TL – 1.380.000,00 TL = 2.107.819,18 TL) 2.107.819,18 TL’lik kur farkı değerlemesi kadar ...’ın alacağının artırıldığı, başka bir ifade ile yapılan bu işlem ile ... şirketinin 2.107.819,18 TL zararının ortaya çıktığı tespit edildiği üzere, bu zarardan ötürü sorumluluğun doğduğu kanaatine varılmıştır.
Bir diğer taraftan, TTK 553’te düzenlenen yöneticilerin sorumlu olduğu zarar bakımından doğrudan ve dolaylı zarar olmak üzere ikili bir ayrım söz konusudur. Doğrudan zarar şirketin, pay sahiplerinin ya da şirket alacaklılarının doğrudan doğruya uğradığı zararı ifade etmekte iken dolaylı zarar şirketin uğradığı zarar sebebiyle ortakların ve alacaklıların zararını ifade etmektedir. Bu bakımdan sermaye artırımında ortağın rüçhan hakkının kullanımının engellenmesi, ortağa payına uygun temettü ödenmemesi, ortağın genel kurul toplantısına katılmasına veya toplantıda oy kullanmasına haksız yere engel olunması, hazırlanan yanlış bilançoya istinaden ortağın hisselerini satması veya yeni hisse senedi alarak zarara uğraması, alacaklının yanlış bilgiye dayanarak şirkete kredi açması gibi haller ortakların ve alacaklıların doğrudan zararına ilişkin verilen başlıca örneklerdendir.
Yöneticilerin ortaklığın mal varlığının azaltan veya kötüleştiren yasa ve ana sözleşme hükümlerine aykırı davranışları, ortaklar ve alacaklıların dolaylı zarar görmesine yol açar. Zira, bu tür tasarruflar payları oranında ortakları da etkiler. Başka bir anlatımla, ortaklığın doğrudan doğruya zarar görmesi, ortakların dolaylı zararı olarak sonuç doğurur. Yukarıda açıklanan zarar kalemleri de ... şirketinin doğrudan uğradığı ve diğer ortak davacının dolayısıyla uğradığı zarar kalemlerini teşkil etmektedir. ...’in malvarlığında azalmaya yol açan eylem ve işlemler nedeniyle davacının dolayısıyla uğradığı zararlar söz konusudur. Dolayısıyla uğranılan zarar açısından ikame edilen davalarda ise tazminatın şirkete ödenmesinin talep edilmesi gerekmektedir. TTK'nın 644/1-(a) bendi yollamasıyla TTK 555/1’e göre, şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebileceği, pay sahiplerinin tazminatın ancak şirkete ödenmesini isteyebilecekleri düzenlenmiştir.
Nitekim Yargıtay, sorumluluk davalarından doğan dolaylı zararın tazminine yönelik, tazminatın davacılara ödenmesi talepli açılan davaların reddedilmesi gerektiğine hükmetmektedir.
Somut uyuşmazlıkta da, 09.11.2015 tarihli dava dilekçesinde, zararın davalı ...’dan tahsili ile davacı ...’a ödenmesinin talep edilmesi sonrası 2017 yılında verdiği dilekçe ile zararın dava dışı şirkete ödenmesi haksız rekabetten kaynaklana zararın ise davacıya ödenmesi yönünde talep sonucunu değiştirerek açıklamıştır
Davalının Haklı Sebeple Yöneticilikten Azli Talebi Bakımından;
Limited ortaklıklar bakımından TTK 630/2’de ortaklara bireysel bir hak tanınmış ve her ortağın, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebileceği düzenlenmiştir. Hükmün 3. Fıkrasında ise sınırlı olmayan haklı sebep hallerine yer verilmiştir. TTK 630/3 uyarınca yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul edilmiştir.
Ortakların TTK 630/2’den kaynaklanan müdürün azli davasını açabilmeleri için, öncelikle ortaklar kurulundan talepte bulunmaları da gerekli değildir. Aksine TTK 630/2’deki şartlar varsa, ortak genel kurula başvurmaksızın doğrudan mahkemeye başvurabilir. Dava açma hakkı yalnızca ortaklara tanınmış, somut olay bakımından da, davacının %50 ortak olması bakımından ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, davacı sıfatını haiz olduğu tespit edilmiştir. Davalı sıfatının azli istenen müdüre mi yoksa ortaklık tüzel kişiliğine mi ait olduğu yönünde öğretide tartışma bulunsa da, davalı sıfatının ortaklığa ait olduğuna ilişkin görüşü savunan yazarlar dahi iki kişilik limited ortaklıkta bir ortağın diğer ortak müdürün azli için dava açması durumunda, davalı sıfatının azli istenen müdürlere ait olduğunu kabul etmektedir. Yargıtay uygulaması da azli istenen müdürün davalı olarak gösterilmesinin yeterli olduğu yönündedir (Y. 11. HD. 29.4.2019, E. 2018/1597 K. 2019/3235).
TTK 630/2 uyarınca mahkemenin azil ya da yetki sınırlandırması kararını vermesinin temel şartı haklı sebebin varlığıdır. Müdürlerin, ortaklığın değil de, çoğunluğun veya bazı pay sahipleri gruplarının menfaatlerini korumaları da haklı sebep olarak kabul edilmektedir.
TTSG kayıtları ve dosyaya sunulu diğer bilgi belgeler incelendiğinde, dava açıldıktan sonra ve fakat hüküm kurulmadan önce müdürlerin görev süresinin sona erdiği görülse de bu durumda da usul hukuku bakımından davanın açıldığı tarihteki hukuki duruma göre azil kararı verilmesi yöneticinin eylerinin sonucunun karşılanması bakımından konusuz kalması verilmesi uygun olmadığından azil yönünde karar vermek dava teorisinin bir sonucudur.
Somut olay bakımından heyette yer alan uzmanlar tarafından tespit edildiği üzere, taşınmaz, taşınır ve hayvanların ederinin altına satılması, ...’in dosya kapsamından hem fiili müdürü olduğu hem de azli istenen müdürün birinci derece yakını olduğu anlaşılan ...’dan TL borç alındığı halde dolar kuruna endeksli faizlendirilerek anaparanın çok üstünde faiz oluşması durumuna sebebiyet verilmesi, ...’e ait faaliyet konusuna konu hayvanların ve bazı menkul işletme tesisatının yine ...’ın hâkimiyetinde olan ...’ya satılması, ...’ya ...’in 86400 m2 yüzölçümlü taşınmaz üzerinde kurulu 2 adet Sağmal Ahır, 1 adet Sağımhane ve Süt Odası, 2 adet Revir, 1 adet Yönetim Binası, 2 adet Sosyal Tesis, 3 adet Ot ve Yem Odası, 1 Adet Doğumhane, 1 adet kuru dönem ve 3-8 aylık barınağı ve ahırı 1 adet besi ahırı ve 1 adet düve ahırının aylık 10.000 TL’ye kiraya verilerek şirketin zarara uğratılması halleri başta olmak üzere olay örgüsü göz önüne alındığında haklı sebebin ve azil için anılan diğer şartların oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Haksız rekabet iddiası sebebiyle açılan birleştirilen dava yönünden;
08.03.2017 tarihli dava dilekçesi incelendiğinde, genel olarak sorumluluk ve azil dava dilekçesinde yer alan olay örgüsü aktarılmış, davalılar arasına ... ve ... AŞ’de eklenmiş; “… Şirketin gerçek yöneticisi olduğunu ve tüzel kişilik perdesinin arkasına saklandığını kabul ve ikrar eden davalı ...’dan ve haksız rekabette bulunan ...’dan, ayrıca davalıların birlikte kurduğu ve ... şirketinin malvarlığının, 1000’den fazla büyükbaş hayvanı ve işletmesini devraldığı, ... şirketiyle haksız rekabet eden davalı ... şirketinden davacıya ve şirkete verilen zarara karşılık bilirkişilerce yapılacak inceleme sonrası artırılmak üzere şimdilik 5.000,00-TL’nin ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı müvekkile ödenmesine karar verilmesini, Yine davalı ...’ın haksız rekabette bulunması nedeniyle şirkete verdiği zarardan dolayı şimdilik 5.000,00 TL’nin ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini …” talep ve dava ettiği görülmüştür.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, davacı vekili dilekçelerinde davasını ‘haksız rekabete’ dayandırmış, ancak hangi haksız rekabet halinin mevcut olduğuna ilişkin bir açıklamada bulunmamıştır. Aşağıda “Haksız rekabet” iddiası TTK 54 vd. maddeleri kapsamında incelenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) haksız rekabet müessesesi, ticari nitelik taşısın taşımasın tüm haksız rekabet hallerini kapsayacak şekilde ve son derece ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. TTK’da önce haksız rekabetin amacı gösterilmiş ve tanım niteliğindeki temel ilkeye yer verilmiş (m. 54), sonra haksız rekabet teşkil eden örnek davranış ve fiiller tek bir maddede, altı bent ve her bir bendin altında da toplamda 21 alt bent olacak şekilde sayılmıştır.
Somut davranış veya uygulama TTK 55’te sayılan haksız rekabet hallerine tam olarak uymuyorsa veya bu hallerin kapsamına ömekseme yolu ile dolaylı olarak da dâhil edilemiyorsa, ancak bu takdirde genel hüküm niteliğindeki TTK 54/2’nin uygulanması mümkündür.
Böylece bir davranış veya uygulamanın haksız rekabet olarak nitelendirilebilmesi için, ya TTK 55’te sayılan hallerden birine dâhil olması, ya TTK 55’te sayılan haller ile benzerlik göstermesi ya da genel ilke (TTK 54/2) uyarınca haksız rekabet teşkil etmesi gerekmektedir (Nomer Ertan, Füsun, Haksız Rekabet Hukuku, İstanbul 2016, s. 97-98). TTK 58/1d uyarınca da, haksız rekabet halinde bulunan failin kusurunun varlığında, meydana gelen zarar ve ziyanın tazmini istenebilir. Haksız rekabet, kusur, zarar ve illiyet bağının ispatı gerekmektedir.
Ancak somut olay bakımından bir şirketin fiili müdürünün diğer şirketin müdürü olması karşısında, haksız rekabetten değil TTK 626/2 kapsamında rekabet yasağının ihlalinden ve sorumluluğundan bahsedilebileceği söylenebilir. Diğer davalı ortak müdür ... bakımından iddia olunan eylemler de sorumluluk davası kapsamında değerlendirilmesi gerekmiştir.
Haksız rekabete ilişkin dava açma hakkı ekonomik çıkarları yönünden zarara uğrayan ya da zarar görme tehlikesine maruz bulunan kimseye tanınmış olduğuna göre, tüzel kişilerde doğrudan zarara uğraması söz konusu olmayan ortaklar veya yönetim kurulu üyelerinin/müdürlerin ya da işletmede çalışan işçilerin şahsen dava açma hakları bulunmamaktadır ( ....). Aynı zamanda dava dilekçesinde haksız rekabet sebebiyle zarara uğradığı iddia olunan ... şirketi olduğu halde, tazminatın davacı ...’a ödenmesinin talep etmiştir.. Davacıların, söz konusu şirkette salt ortaklık sıfatının olması, böyle bir davayı kendi adına açması için yeterli değildir. (Yargıtay 11. HD'nin 2014/1233 E., 2014/19833 K. ; 2013/12642 E., 2014/2716 K.; 2017/762 E., 2018/5689 K. kararları da bu yöndedir.) Haksız rekabeti düzenleyen TTK 396/4maddesi kapsamında değerledirildiğinde ise bu zararın dolaylı olarak şirketin zararı olduğu dikkate alındığında davacıların kendilerine tahsil yönünde tazminat talep edemeyecekleri dikkate alınmış bu yönüyle de talebin reddine karar vermek gerekmitşir.
Birleşen dosyada davalı karşı dava açarak davacı yönünden tazminat talebinde bulunmuş ise de bu davanın geldiği aşamada ve iddia edilen fiillerin ayrıca incelenmesi gerektiğinden tefrikine karar verilmiş ayrıca yönetici sorumluluğu dışında da alacak talepleri bulunduğundan takasa mahsup talebi dışındaki talepler bakımından tefrikine karar vermek gerekmiştir.
Davalı hem bu davada hem de birleşen davada dava yoluyla elen rapora göre alacak hakkının bulunduğu iddiasıyla takas mahsup talebinde bulunmuş olup Bir yenilik doğuran işlem olarak takas beyanı karşı tarafın kendi alacağı için açtığı davayı reddettirmek üzere mahkemede de ileri sürülebilir. Ancak daha önce mahkeme dışında yapılmış takasın sonradan açılan davada ileri sürülmesi ile daha önce takas yapılmış olmayıp da bir kimsenin aleyhine açılan davaya karşı takas bildiriminde bulunmasının birbirinden farklı olduğu; ilk halde takasla borcun sona ermiş olduğu yolunda bir itirazın söz konusu olduğu, ikinci halde ise dava sırasında takas bildiriminin usul hukuku kurallarına tabi ve niteliği tartışmalı bir işlem olduğu öğretide ifade edilmektedir (....).
Davalının takas mahsup taleplerini teşkil eden miktarın usul hukuku yönünden indirilip indirilemeyeceği takdiri mahkemeye ait olmak üzere eğer indirecekse davalının dosya kapsamında sunulan bilgi belge kapsamındaki alacakları düşüldükten sonraki şirketin zararı mali uzman tarafından 2.317.631,30 TL olarak; bu miktar düşülmeden hesaplanan tutar ise 16.367.705,67 TL olarak hesaplanmıştır.

Bunun dışında 26.02.2021 tarihli raporunda müdürlerin sorumluluğu sebebiyle tazminat talebi bakımından değerlendirmeler hakkında davacı ve davalı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi neticesinde; yeni rapor alınması gereken bir hususun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Yönetici sorumluluğuna yol açan zarar kalemleri bakımından sonuç olarak kalem kalem özetlemek gerekirse,
Dava dosyasında bulunan asıl dava ve birleşen davaya ilişkin belge ve evraklar, taraflar arasında imzalanan protokol ve sözleşme ile Cumhuriyet Savcılığı dosyası ve dava dışı ... şirketine ait ticari defterler üzerinden yapılan incelemeler ve değerlendirmeler sonucunda;
-... şirketinden ... şirketine satışı yapılan hayvanlarla ilgili olarak ... şirketi tarafından ... şirketi adına düzenlenen faturalardaki hayvan bedeli toplamı (2.237.310,00 TL4-74.942,00 TL) 2.312.252,00 TL ile bilirkişilerce tespit edilen hayvanların satış bedeli 2.733.950,00 TL arasındaki fark olan 421.698, TL kadar ,
- ... şirketinden ... şirketine yapılan demirbaş ve araç satışları ile 11 makina ekipman satışının KDV dahil 456.980,00 TL olarak faturalandırıldığı, anlak ... şirketinden ... şirketine satışı yapılan demirbaş, araç ve makina ekipmanının piyasa rayiç değeri bilirkişilerce 531.000,00 TL olarak tespit edildiği fatura bedeli ile piyasa rariç değeri arasındaki fark olan 74.020,00 TL
-Dava konusu taşınmazlara ilişkin dava dosyası ve keşif mahallinde yapıları incelemeler neticesinde maliki ... ve ... şirketi olan taşınmazların dava l itibariyle takribi serbest piyasa rayiç değerleri toplamı heyetimizdeki teknik bilirkişi tarafından 7.724,260,49 TL olarak tespit edilmiş olup, bilirkişice tespitleri 7.724.260,49 TL
-Alacağın temliki yoluyla edinilen alacak tutarı, 120.000,00 TL'lik danışman| gideri alacağı ve 60.000,00 TL'lik ücret gideri alacağı olmak üzere 1.380.000,00 TL'nin USD karşılığı olarak hesaplanan 509.751,13 USD'nin 30.06.2090 tarihindeki USD kuru ile değerlemesi sonucu ortaya çıkan (509.751,13 USD * 6.8482 < 3.487.819,18 TL, 3.487.819,18 TL — 1.380.000,00 TL - 2.107.819,18 Tİ) 2.107.819,18 TL'lik kur farkı değerlemesi kadar ...'ın alacağının artırıldığı, başka bir ifade ile yapılan bu işlem ile 2.107.619,18 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı,
Öte yandan, ... şirketinin ticari defterlerine göre 30.09.2020 tarihi itibarie ... şirketinin davalı ...'a olan toplam 14.050.074,37 tutarındaki borcumun, 5.902.347.19 TL'si ilgili yıllarda TL cinsinden yapılan USD ve TL muhasebe kayıtlarından kaynaklandığı kalan 8.147.727,18 TLTIk kısmı ise kur değerlemesinden kaynaklandığı, bu kapsamda; ... tarafından yapılan ödemelerin TL cinsinden olması hususu dikkate alındığında; yapılan kur değerlemesi nedeniyle şirket giderlerinin toplamda 8.147.727,18 TL kadar artırılmış olduğu ve işlem ile 8.147.727,18 TL kadar ... şirketinin zarara uğratıldığı Yukarıda belirtilen her bir maddeki zararlara göre ... şirketinin uğramış olduğu toplam zararın; ... tarafından yapılan ödemelerin TL cinsinden ve yapılar kur değerlemesi nedeniyle şirket giderlerinin toplar 8.147.727,18 TL kadar artınimış olması hususu dikkate alındığında toplam 16.302.705.07 TL dava dışı ... şirketinin zararının oluştuğu alınan usulüne uygun raporlarla tespit edilmiş ve yukarıda anılan gerekçelerle davalı yöneticinin işlemleri sonucu oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Zararın tespiti bu olmakla birlikte davalı hatalı şekilde TL cinsinden alacağına kur değerlemesi yaparak geri ödeme yönünde kayıt düşmüş ise de bu şekilde tek taraflı bir kayıt dava dışı şirketi bağlamayacağından bu miktar bakımından oluşan 8.147.727,18 TL zarar gibi gözükse de fiilen şirket kasasından çıkan bir miktar olmadığı gibi bu kısım yönünden davalının alacağı kabul edilmediğinden zarar kalemi sayılmadığı davalının takas mahsup talebinde de nazara alınmamış ancak toplam zarar miktarının hesabında bu miktar her iki taraf alacak kaleminden düşülmesi soncunda davalının birleşen doysa ile takas mahsup hakkını ileri sürdüğü de dikkate alınarak davalının ... şirketinden olan Toplamda 14 .050.74 TL tutarındaki alacağı ... şirketinin uğratılmış olduğu toplam zarar tutarından mahsup edilmesi sonucunda sunulan bilgi belge kapsamındaki alacakları düşüldükten sorıraki ... şirketinin zararının 2.317.631,30 TL olduğu tespit edilerek aşağıdaki şekilde tahsil hükmü kurulmuştur.
Tüm bu nedenlerle; asıl dava yönünden davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, tespit edilen 2.317.631,30 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Pazarlama Sanayi ve Tic. Ltd.Şti.'ne ödenmesine, yönetici Azli yönünden talebin kabulü ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ... sicil numarasında kayıtlı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Pazarlama Sanayi ve Tic. Ltd.Şti.'nin müdürü olan davalı ...'ın şirketi temsil yönetim ve ilzam yetkilerinin kaldırılarak müdürlük görevlerinden haklı sebeple azline, yönetim ve temsil kayyımı olarak tedbiren SMM ...'nun atanmasına ve görevinin kararın kesinleşmesine kadar tedbiren devamına, yönetim ve temsil kayyımına karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 2.000.-TL ücret takdirine, ücretin doğrudan şirket hesaplarından ödenmesine, Birleşen Bakırköy 6. ATM'nin 2017/236 Esas sayılı dosyası bakımından davanın reddine, Mahkememizin Birleşen 2021/642 Esas sayılı dosya bakımından ; Davacının mahsup talebi asıl dosyada değerlendirildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, Birleşen dosyadaki davacının yönetici sorumluluğu talebi yönünden dosyanın yeniden tefrikine, yönetici sorumluluğu ve sair hususlar bakımından davanın yeni esas numarasında değerlendirilmesine, mahkememizin ayrı bir esas numarasına kaydını yapılarak karşı davanın tefrik edilen dosya üzerinden yürütülmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-ASIL DAVA YÖNÜNDEN DAVANIN KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
Tespit edilen 2.317.631,30 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Pazarlama Sanayi ve Tic. Ltd.Şti.'ne ödenmesine,
2-Yönetici Azli yönünden talebin KABULÜ İLE;
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ... sicil numarasında kayıtlı ... Süt ve Et Ürünleri Gıda Pazarlama Sanayi ve Tic. Ltd.Şti.'nin müdürü olan davalı ...'ın şirketi temsil yönetim ve ilzam yetkilerinin kaldırılarak müdürlük görevlerinden haklı sebeple AZLİNE,
3-Yönetim ve temsil kayyımı olarak tedbiren SMM ...'nun atanmasına ve görevinin kararın kesinleşmesine kadar tedbiren devamına, yönetim ve temsil kayyımına karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 2.000.-TL ücret takdirine, ücretin doğrudan şirket hesaplarından ödenmesine,
-İşbu kararın ticaret sicil müdürlüğünde İLAN VE TESCİLİNE,
4-Birleşen Bakırköy 6. ATM'nin 2017/236 Esas sayılı dosyası bakımından davanın REDDİNE,
5-Mahkememizin Birleşen 2021/642 Esas sayılı dosya bakımından ;
A) Davacının mahsup talebi asıl dosyada değerlendirildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
B)-Birleşen dosyadaki davacının yönetici sorumluluğu talebi yönünden dosyanın yeniden TEFRİKİNE, yönetici sorumluluğu ve sair hususlar bakımından davanın yeni esas numarasında değerlendirilmesine, mahkememizin ayrı bir esas numarasına kaydını yapılarak karşı davanın tefrik edilen dosya üzerinden yürütülmesine,
-Asıl dava yönünden yargılama giderleri:
1.1-Alınması gerekli 158.317,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78-TL harç ile 279.350,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile artan 121.203, 38 -TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
1.2-Davacı tarafından yatırılan 170,78-TL peşin harç, 158.317,40 TL harç ile 27,70 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1.3-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 105.542,36 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
1.4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak davacı yararına tayin ve takdir olunan 105.542,36 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
1.5-Davacı tarafından sarf edilen 1.086,20-TL tebligat ve müzekkere masrafı, 1.250,00 TL talimat masrafı, 28.000,00 TL bilirkişi ücreti, 834,30 TL keşif harcı olmak üzere toplam 31.170,50-TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 4.413,67 TL'sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
1.6-Davalı ... tarafından sarf edilen 100,00 TL tebligat ve müzekkere masrafından oluşan yargılama giderinin davanın red oranı dikkate alınarak takdiren 85,84 TL'sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı ... üzerinde BIRAKILMASINA,
1.7-Davalı ... tarafından sarf edilen 43,60 TL tebligat ve müzekkere masrafından oluşan yargılama giderinin davanın red oranı dikkate alınarak takdiren 37,43 TL'sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı ... üzerinde BIRAKILMASINA,
2-Yönetici Azli yönünden;
2.1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 30,10 TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.2-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Birleşen Bakırköy 6. ATM'nin 2017/236 Esas sayılı dosyası yönünden yargılama giderleri:
4.1-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubuna, artan TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4.2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4.3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Mahkememizin Birleşen 2021/642 Esas sayılı dosya bakımından yargılama giderlerinin tefrik sonucu ... Esasına kaydı yapılan dava dosyasında yapılacak yargılama sonucu değerlendirilmesine,
6-Asıl ve birleşen dosya yönünden kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
7-Asıl ve birleşen dosya yönünden HMK'nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360'ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/11/2021

Başkan ...
¸
Üye ...
¸
Üye ...
¸
Katip ...
¸







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi