14. Hukuk Dairesi 2016/8189 E. , 2018/7799 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar- karşı davalılar vekili tarafından, davalı- karşı davacı aleyhine 05.07.2013 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, olmazsa tazminat, ikinci kademede ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 11.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, TMK’nın 724. maddesi uyarınca temliken tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalının oğlu olduğunu, 2011 yılında öldüğünü, davalının 626 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, taşınmazdaki ... ve zemin kat bağımsız bölümlerin davalı tarafından yapıldığını, halen de davalı tarafından kullanıldığını, davalının, davacıların murisine zemin kat üzerine 1 kat ve çatı katı inşaatı ve kullanımı için izin verdiğini, bu izne dayanarak davacıların murisinin bahsi geçen inşaatları yaptığını ve buraların davacılar tarafından halen kullanıldığını, çatının kapatılması karşılığında inşaatın yapımına izin verildiğini; davacıların, murisleri öldükten sonra davalı tarafından taşınmazın satılacağı, hakları verilmeden tahliye edilecekleri yönünde tehdit edildiklerini ileri sürerek TMK"nın 724. maddesi uyarınca taşınmazın 1. katının mülkiyeti ile çatı katının intifa hakkının 1. katın mülkiyetine bağlı olarak arsa payı verilmek üzere tapuda tesis ve tescilini, tescil talebinin reddi halinde yapılan tüm inşaat giderlerinin tazminat kapsamında inşaa tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların murisinin müvekkilinin desteğiyle bir kat inşaa ettiğini ve binanın üstünün çatı ile örtüldüğünü, çatının zaten imara aykırı olduğu için mühürlendiğini, davacıların murisinin erken yaşta ölmesinden sonra davacıların evin mülkiyetinde hak iddia etmeye başladıklarını belirterek davanın reddini savunmuş, karşı dava olarak da 2004 yılından beri konutta ivazsız oturan davacılardan son 5 yılın kira getirisini ecrimisil bedeli olarak tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, subjektif iyiniyet koşulu gerçekleşmediğinden ... iptali ve tescil talebinin esastan reddine, tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile davacıların murisince yapılan inşaatın asgari levazım bedeli olan 57.176,19TL’nin dava tarihinden itibaren faiziyle davalıdan tahsiline, karşı dava olan ecrimisil talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı - karşı davacı vekilinin tüm, davacı-karşı davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2) Davalı - karşı davacının mülkiyetinde bulunan 626 ada 4 parsel sayıl arsa niteliğindeki cins tashihi yapılmayan ve kat mülkiyeti tesis edilmeyen taşınmaz üzerinde ...+zemin+1 normal kat+çatı katından ibaret kargir bina bulunduğu, 1.katının davacılar- karşı davalıların murisinin inşa etmesinin üzerinden 10 yıldan fazla zaman geçtiği dosyada mevcut olan delillerden anlaşılmıştır. 1. katın inşa edildiği tarihten itibaren davacı-karşı davalılar dava konusu yerde ikamet etmiştir. Mahkemece, asgari levazım bedeline hükmedilmiştir. Ancak davalı-karşı davacı babanın, davacı-karşı davalılarının murisi olan oğlunun çekişme konusu taşınmaz üzerindeki binaya ek kat yapmasına muvafakatının bulunduğu dikkate alındığında, temliken tescil şartları oluşmamış ise de ödenmesine hükmedilen tazminatın asgari levazımın bedeli yerine muhik tazminat bedeli olması gerekir.
Mahkemece değinilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda; (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı vekilinin tüm, davacı-karşı davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2018 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(Muhalif) (Muhalif)
KARŞI OY
Dava, temliken tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuş, karşı davasında ecrimisil isteminde bulunmuştur.
Mahkemece ... iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kısmen kabulüne, davacıların murisi tarafından yapılan inşaatın asgari levazım bedeli olan 57.176,19TL"nin davalıdan tahsiline; karşı davada ecrimisile yönelik talebin reddine karar verilmiş; hükmü, taraf vekilleri temyiz etmişlerdir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı (karşı davacı) vekilinin tüm, davacı (karşı davalı) vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar verilmesi doğrudur.
2) Davacı (karşı davalı) vekilinin tazminat talebi bakımından temyiz itirazları incelendiğinde; bilindiği gibi başkasının taşınmazına temelli ve kalıcı nitelikte yapı inşa edilmesi halinde, TMK"nin 684 ve 718. maddeleri uyarınca yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüzü) haline geleceğinden ana taşınmazın mülkiyetine tabi olur. Bu konumdaki taşınmazın maliki ile yapıyı yapan kişi arasındaki ilişki TMK"nin 722, 723 ve 724. maddelerinde düzenlenmiştir.
Davacıların temliken tescil talepleri reddedildiğine göre, yapı yıkılamadığı takdirde taşınmaz malikinin mal varlığında sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, taşınmaz malikinin malzeme sahiplerine muhik (haklı) bir tazminat vermesi gerekir. Ancak, malzeme sahibi iyiniyetli değilse, tazminat miktarı, levazımın en az kıymetini geçemez. Davacıların murisinin iyiniyetli olduğu kanıtlanamadığından temliken tescile yönelik ... iptali ve tescil talebi reddedildiğinden, inşaatın asgari levazım bedeli olan 57.176,19TL tazminat isteğinin kabulüne yönelik yerel mahkeme kararının onanması gerekir. Açıklanan nedenle sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyoruz.