12. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/8055 Karar No: 2007/10179
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/8055 Esas 2007/10179 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2007/8055 E. , 2007/10179 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Osmaneli İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 18/10/2006 NUMARASI : 2006/7-20
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun (haline münasip) evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki (aile) terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Mahkemece borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. İİK.nun 82/4. maddesinde ise, borçlunun çiftçi olması halinde kendisinin ve ailesinin geçinmeleri için zorunlu olan ziraat arazisinin haczedilemeyeceği öngörülmüştür. Anılan madde çiftçi olan borçluların geçinmeleri için zorunlu olan ziraat arazisini kapsadığından, borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için (asıl uğraşısının) çiftçilik olması gerekir. Ayrıca şikayetçinin haczedilmezlik iddiasında bulunduğu taşınmazların kendisine murisinden intikal ettiği iddia edilmektedir. Bu durumda borçluya isabet edecek payın değeri her bir taşınmaz için ayrı ayrı belirlendikten sonra bu değerlerin toplamı esas alınarak yukarıda yer verilen kurallar uygulanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Bir başka anlatımla paya isabet eden değer toplamının borçlunun haline münasip bir evi edinebileceği miktarı aşması halinde haczin kaldırılmaması, satış bedelinin bu miktarı geçmesi koşuluyla taşınmazların satışına karar verilmesi ev için belirlenen miktarın borçluya, kalanın alacaklıya ödenmesine karar verilmesi gereklidir. Borçlunun birden fazla evde paydaş olması, ya da mali durumunun iyi olması bu kurallara göre meskeniyet şikayetinde bulunulmasını engellemez. Zira yukarıda açıklandığı üzere kalan miktar zaten alacaklıya ödenecektir. Şikayetin reddi halinde borçluya İİK.nun 82/12. maddesinde tanınan yasal hak engellenmiş olur. İİK.nun 82/4. maddesi dayanak yapılarak ileri sürülen şikayetinde bu maddede yazılı esaslar dairesinde incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gereklidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.