Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/12238 Esas 2015/546 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/12238
Karar No: 2015/546
Karar Tarihi: 13.01.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/12238 Esas 2015/546 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/12238 E.  ,  2015/546 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 8. AİLE MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/03/2014
    NUMARASI : 2014/37-2014/342

    Taraflar arasında görülen nafakanın artırılması davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davada, 200 TL iştirak nafakasının aylık 1.000 TL"ye çıkartılması ve her yıl %25 oranında arttırılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
    Mahkemece, iştirak nafakasının aylık 275 TL"ye çıkartılmasına ve nafakanın her yıl %25 oranında arttırılması talebinin ise reddine karar verilmiştir.
    Türk Medeni Kanunu"nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
    Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan nafaka belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Nafaka takdir edilirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır.
    Dosyanın incelenmesinden, müşterek çocuğun 2001 doğumlu olduğu, davacı annenin ev hanım, davalı babanın ise aylık gelirinin 1.885 TL olduğu ve yeniden evlendiği anlaşılmıştır.
    Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, çocuğun yaşına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ve en son nafaka takdirinin yapıldığı dava tarihinden bu güne değin aradan 4 yıllık bir sürenin de geçmiş olması, bu süre zarfında müşterek çocuğun da ihtiyaçlarının artmış bulunmasına göre, takdir edilen nafaka yeterli değildir.
    Bu durumda, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına,çocuğun yaşına,nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına uygun bir nafaka artışına karar verilmesi gerekirken, düşük miktarda nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    Davacının nafakanın her yıl %25 oranında artışına ilişkin talebinin reddine ilişkin karar yönünden ise TMK"nın 182/3.maddesine göre "Hakim, istem halinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödenebileceğini karara bağlayabilir". Bu madde hükmünce nafaka artışının ne miktarda olacağı hususunu hakim serbestçe takdir eder. Talep edilmesi halinde, takdir edilen nafakanın, tespiti takip eden yıllar için de, yeniden mahkeme kararı olmaksızın belli bir oranda artacağına da mahkeme karar verebilir.
    Bunun yanı sıra, mahkeme kararlarının gerekçeli olması asıldır. Ne var ki; yerel mahkeme, davacının tespit edilen nafakanın, takip eden yıllarda arttırılması talebinin reddine ilişkin kararına hiçbir gerekçe göstermemesi de doğru görülmemiş, bozmayı gerektirlmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.