Özel belgede sahtecilik - dolandırıcılık - suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/7616 Esas 2014/9748 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Özel belgede sahtecilik, dolandırıcılık, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama
Hüküm : 1- Özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından; 765 sayılı TCK"nın 102/4, CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca açılan davaların düşürülmesine
2- Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçundan; Beraat


Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ... vekilince yapılan temyizin, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1-Katılanlar... Muhakemat Müdürlüğü ve ... vekillerince yapılan temyizlerin incelemesinde;
Sanıklara atılı suçların niteliği itibariyle suçtan doğrudan zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan ... Muhakemat Müdürlüğü ve ..."nun davaya katılmasına ilişkin verilen karar hukuki değerden yoksun olup hükmü temyiz yetkisi vermeyeceğinden, katılanlar vekillerinin temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2- Katılan Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu vekilinin özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyizinin incelenmesinde;
Suç tarihi ile karar tarihi arasında zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle verilen davanın düşmesine ilişkin kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan ... vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle düşmeye ilişkin hükmün ONANMASINA,
3- Katılan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekilinin suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçundan kurulan hükme yönelik temyizine gelince;
Sanıklara atılı, 4208 sayılı Kanun uyarınca karapara aklama suçu için öngörülen zamanaşımı süresinin suç tarihi itibariyle aynı Kanunun 8. maddesi uyarınca 10 yıl ve olağanüstü zamanaşımı süresinin ise 15 yıl olduğu, ancak anılan Kanunun 8. maddesinin 5549 sayılı Kanunun 26. maddesiyle mülga olması nedeniyle sanık lehine olan 5198 sayılı Kanunun 5. maddesi ile yapılan değişiklikten önceki 5237 sayılı TCK"nın 282/1. maddesinde öngörülen cezanın süresi itibariyle aynı Kanunun 66/1-e maddesi gereğince 8 yıllık olağan ve 67/4. maddesi uyarınca 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi olduğu ve bu sebeple suç tarihi ile inceleme tarihleri arasında zamanaşımının dolduğu anlaşılmakla hükmün BOZULMASINA, CMUK"nın 322. maddesi uyarınca sanıklar hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 29.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi