6. Ceza Dairesi 2015/9490 E. , 2017/6114 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanıkların, yağma suçunu gerçekleştirirken, mağdura, iki tane kız arkadaşla tanıştıracağı bahanesini kullanıp hile ile SSK kavşağında bulunan ..."un ilerisindeki ... önüne gelmesini sağlayıp buradan bir müddet araç ile hareket ettikten sonra olayın gerçekleştiği SSK Kurumunun önünde bulunan alt yola götürmek suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak suçunu işlediklerinin iddia edilmesi nedeniyle, anılan suçtan sanıklar hakkında zamanaşımı içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
Sanıklar ... ve ..."nin 04.12.2014 günlü oturumda, mağdurun zararını kovuşturma aşamasında giderdiklerini belirtmiş iselerde; mağdurdan zararının giderilip giderilmediği, giderildi ise kim tarafından hangi tarihte giderildiği araştırılarak sonucuna göre sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/3.maddesinin uygulama koşullarının değerlendirilmesi gerekirken eksik incelemeyle yetinilip yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
I-) Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Mahkumiyet hükmünün yasal sonucu olan 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararına göre yapılan değişikliğin infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-) Sanıklar ... ve ... hakkında yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK"nın 168/3. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı kanunun 61. maddesine aykırı davranılmış ise de sonuç cezaya etkili olmayacağından bozma nedeni yapılmamış,
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
T.C. Anayasasının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanıklardan, yargılandığı suç nedeniyle baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretlerinin sanıklardan alınmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan
nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükmün yargılama giderleri ile ilgili fıkrasından “sanıklar için atanan zorunlu savunman ücretinin” çıkartılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.