4. Hukuk Dairesi 2021/14895 E. , 2021/2977 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Mersin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 8.6.2021 Salı günü davacı ile davalılar adlarına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; Müvekkilinin alacağı nedeniyle davalılardan ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine Mersin 6.İcra Müdürlüğü"nün 2018/10106 sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, davalı takip borçlusunun halihazırdaki mal varlığının borcu karşılayamadığını, ancak adına kayıtlı dava konusu iki adet taşınmazı 17/09/2018 tarihinde diğer davalı ... Üstandağ"a devrettiğini, taşınmazların gerçek değerinin çok altında bedelle devredildiğini belirterek bu tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...; emlakçı vasıtasıyla taşınmazların tapu kayıtlarını kontrol ederek 17/09/2018 tarihinde 1.800.000 TL bedelle bu taşınmazları satın aldığını, müvekkiline bu taşınmazları satan kişiyi daha öncesinde hiçbir suretle tanımadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davalılar ... İnşaat. Ltd. Şti ile ... arasında 17/09/2018 tarih, 17359 yevmiye numaralı resmi senetle yapılan, Mersin ili Toroslar ilçesi ... Mahallesi, ... ada 9 ve ... ada ... parsel numaralı taşınmazların satışına ilişkin tasarrufun İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptaline, davacıya, Mersin 6. İcra Müdürlüğünün 2018/10106 esas sayılı dosyasına konu alacak ve fer"ilerini tahsil amacıyla sınırlı olmak üzere belirtilen taşınmazlar üzerinde cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; İİK"nun 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İptal davasından maksat, İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazıldığı gibi alacağın tahsilini temin için borcun doğumundan sonra yapılan tasarrufların iptaline hükmettirmektir. Bu davanın ön koşulu ise, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunmasıdır. Ön koşulun bulunması halinde ise İİK.nun 278,279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278. maddede akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279. maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
Mahkemece; taşınmazların bilirkişi raporu ile belirlenen gerçek değerleri ile tapuda yazılı satış miktarları arasında fahiş fark bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Dosya içerisindeki tapu kayıtları ve resmi akit tabloları incelendiğinde dava konusu Mersin ili Toroslar ilçesi Osmaniye Mahallesi, ... ada ... parselin davalı borçlu şirket tarafından 17/09/2018 tarihinde 900.000,00 TL bedelle, aynı yer ... parselin de aynı tarihte 900.000,00 TL bedelle davalı 3.kişi ...’a devredildiği, mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda; ... numaralı parselin satış tarihindeki gerçek değerinin 1.678.128,00 TL, 12 numaralı parselin ise; 2.259.435,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Ancak dava konusu taşınmazlardan 12 nolu parselin üzerinde; Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin 17/06/2016 tarihli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 7.maddesine göre belirtme yazısı bulunmakta olup, bundan dolayı bu parselin m2sinin bilirkişi raporunda 996,12 m2 olarak tespit edilmesine karşın, Toroslar Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 03/07/2019 tarihli yazısına göre; taşınmazın imar planlarına göre yola terk işlemi yapılması sonucunda parselin yaklaşık olarak 573 m2 kalacağı belirtilmiştir. Yani; mahkemece alınan bilirkişi raporunda bu parselin 996,12 m2 üzerinden değeri belirlenirken, Toroslar Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 03/07/2019 tarihli yazısına göre 573 m2 olacağı tespit edilmiştir. Öte yandan; davacı alacaklısı farklı ancak davalıları ve dava konusu taşınmazları işbu dosya ile aynı olan bir başka davada; Mersin 7.Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/573-2020/187 sayılı dosyasında aynı taşınmazların tasarruf tarihindeki gerçek değerinin belirlenmesi için alınan bilirkişi raporunda 9 numaralı parselin 1.507.234,00 TL, 12 numaralı parselin 1.061.550,00 TL olduğu tespit edilerek bedel farkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve karar temyiz edilmeden
kesinleşmiş olup, aynı taşınmazlar yönünden farklı dosyalarda alınan bilirkişi raporlarında çelişki oluşmuştur. Bu durumda, bu raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesine yönelik yeni bir uzman bilirkişi heyeti teşekkül ettirilerek 12 numaralı parselin gerçek m2sinin de dikkate alınarak, satış tarihindeki gerçek değerlerinin, diğer dava dosyasındaki raporla çelişki yaratmayacak şekilde yeniden rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyize konu yerel mahkeme kararının HMK 371. maddesi gereğince BOZULMASINA; HMK 373/1 maddesi gereğince istinaf mahkemesinin esastan red kararının kaldırılarak dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine; Duruşmada vekille temsil olunmayan davalı ... yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine, 14/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.