7. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/229 Karar No: 2021/1399 Karar Tarihi: 04.10.2021
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/229 Esas 2021/1399 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/229 E. , 2021/1399 K.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03/11/2015 tarihinde verilen dilekçeyle mirasın hükmen reddi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 27/03/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. KARAR Dava, mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir. Davacılar vekili, 18.02.2004 tarihinde vefat eden muris ...’in terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Yasal mirasçılar, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işleri yapmamış olmaları veya terekeyi sahiplenmemiş bulunmaları halinde terekenin ölüm tarihinde borca batık olduğu yönünde tespit kararı verilmesini süreye tabi olmaksızın isteyebilirler. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2). Somut olayda, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden mirasçı davacının muris ...’e ait borç için 13.05.2011 tarihinde yapılandırma taahhüdünde bulunmuş ardından 30.06.2011 ile 31.03.2014 tarihleri arasında 1.437,36 TL ödeme yaparak terekeyi benimsemiştir. Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesi gereğince, mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçı, mirası reddedemez. O halde, mahkemece terekeyi benimsediği kabul edilerek davacı ... hakkında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 373/1. maddesi gereğince ... Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 04.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.